Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Ankara’da “Yurt dışı Müteahhitlik Hizmetleri Muvaffakiyet Ödül Töreni”nde konuştu.
MÜTEAHHİTLİK HİZMETLERİNDE AMAÇ 75 MİLYAR DOLAR
Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları şöyle:
(Uluslararası müteahhitlik hizmetleri) Ülkemizin bu büyük pastadan aldığı hissesi, birinci etapta 75 milyar dolara çıkarmayı beraberce hedeflemeliyiz. Global ekonomik krizin en çok etkilediği alanların başında müteahhitlik bölümü gelmesi karşın firmalarımızın ülkemizi muvaffakiyetle temsil etmeyi sürdürmesinden memnuniyet duyuyoruz.
”TÜRKİYE SON 20 YILDA KARAYOLU, HAVAYOLU VE DEMİRYOLU ALTYAPISINI BÜYÜK ÖLÇÜDE YENİLEMİŞTİR”
Salgında devrinde gelişmil ülkelerin altyapılarının nasıl yetersiz olduğunun ortaya çıkmasını önümüzdeki devirde yapılacak devasa yatırımların habercisi olarak görüyorum. Türkiye son 20 yılda karayolu, havayolu ve demiryolu altyapısını büyük ölçüde yenilemiştir. Türkiye barajlar ve öbür yatırımlarla kalkınmasına dayanak olacak güç gereksinimini karşılamıştır.
”YASAL DÜZENLEME İSE YASAL DÜZENLEME”
Özellikle de emekçilerin yurt dışındaki meseleleriyle alakalı olarak birtakım avukatlık firmalarının alavere dalavere yapmak suretiyle onların güya haklarını alıp iade edecekmiş üzere oradan kendilerine imkan tevlit etme çabaları noktasında başta Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay olmak üzere bakan arkadaşlarıma söylüyorum Meclis’in yeni periyodunda yasal düzenleme ise yasal düzenleme yapmak suretiyle bu adımı atacağız. Başka husus vergi noktası. Bu hususla ilgili olarak da bakanımız hiç gecikmeden bunu bakanlık nezdinde hızla adımı atıp bunun çıkışını bakanlığımızın sağlaması gerekir. Biz kimsenin kimliğiyle ilgilenmiyoruz, bizim baktığımız tek konu ülkemize katkınızdır.
”ENFLASYON, FAİZ, KUR DİYE SIKINTILARIMIZ VAR FAKAT…”
Küresel iktisattaki dengesizliklerin ülkemize olan tesirlerinin hepimiz farkındayız.Türkiye global ekonomik krizi fırsata çevirme konusunda en başarılı ülkedir. Enflasyon faiz, kur diye sıkıntılarımız var fakat elimizdeki imkanlar ve önümüzdeki fırsatlar öylesine büyük ki yalnızca bunlara takılıp kalırsak ülkemize yazık ederiz. Birileri Türkiye’de üretim bitti diyor. Gerçek o denli mi? Tarımda çok güzel rekolte ettiğimiz bir periyot yaşıyoruz. Turizmde başarılı bir dönem geçiriyoruz. Avrupa’da besin başta olmak üzere temel gereksinim hususlarındaki fiili fiyat artışı ile fiyatlara yapılan artış ortasında öylesine derin uçurumlar var ki beşerler sokaklara dökülmeye başladı.
”ÜLKEMİZİN AMAÇLARINDAN UZAKLAŞTIRILMASINA MÜSAADE VEREMEYİZ”
Demokrasi ve kalkınma yolunda asırlık sıçrama gerçekleştiren ülkemizin bir kere daha yolundan çıkartılmasına, maksatlarından uzaklaştırılmasına müsaade veremeyiz. Fiyatlara enflasyonun üstünde yaptığımız artışlarla enflasyonun toplumsal tesirlerini sınırladık. Son devirde banka kredilerindeki badirelerin kaynağı iktisat programımız değil finans bölümü ile gerçek bölüm ortasındaki süreksiz bir yaklaşım farklılığıdır. (Finans kesimi-reel sektör yaklaşım farklılığı) Bunun, üretim ve istihdam odaklı büyümeyi destekleyecek formda kapsamlı uzlaşmaya dönüşeceğine inanıyorum.”