Karar gazetesi müellifi Akif Beki, Recep Tayyip Erdoğan’ın eski yol arkadaşları Ahmet Davutoğlu ve Ali Babacan için kullandığı “Nasıl bir ihanetin içinde olduklarını kendilerinin düşünmesi lazım. Onlar o makamlara layık oldukları için gelmediler, o makamlara getirildiler” sözünü köşesine taşıdı.
Uzun yıllar AK Parti’de üst seviye siyaset yapan iki isim daha sonra başka farklı partiler kurarak ‘muhalefet cephesi’nde yollarına devam etmeyi tercih etti.
Beki’nin yazısından öne çıkan kısım şöyle:
“Dikkat edin, daima verilen ‘makam’dan kelam ediyor, ‘görev’den değil. Halbuki zehir zemberek bir notla Hazine ve Maliye Bakanlığından ayrılan Berat Albayrak hakkında, çok farklı konuşuyordu” diyen Beki, şöyle devam etti:
“Erdoğan, iktisat idaresindeki performansını överek Albayrak’ı, tenkitlere karşı şöyle savunmuştu:
‘Bu gayretin ön safında Berat Beyefendi yer almıştır. En büyük talihsizliği, damat sıfatının bu alanlardaki birikimi, uğraşının önüne geçirilmiş olmasıdır. Rastgele bir siyasetçi olarak bu işleri yapsaydı, kendisiyle ilgili değerlendirmelerin daha objektif olabileceğini düşünüyorum.’
Yani Berat Albayrak, damat olduğu için değil, ehliyet ve liyakatinden ötürü o misyona getirildi ve vazifesini de layıkıyla yaptı. Pekala Davutoğlu ile Babacan, layık değildilerse hangi vasıflarından ötürü o ‘makam’lara getirildiler?
Ve bir faydaları yoktuysa, neden onca yıl orada tutuldular? Milletin emanetine ihanet boyutu ne olacak?
Üstelik koca memlekette, layık hiç kimse yok muydu ki misyona onlar seçildi? Tek kriter başkana sadakat, iradesine kayıtsız koşulsuz bağlılık ve itaatse Berat Bey’e tanınan ayrıcalık, nereden geliyor? (HABER MERKEZİ)
YAZININ TAMAMI