Ulusal Yapay Zekâ Stratejisi çalışmalarına dair değerli açıklamalarda bulunan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, son yıllarda dijitalleşmenin başta ekonomik faaliyetler olmak üzere tüm alanlara derin biçimde nüfuz ederek bu alanları şekillendirdiğini belirterek “Güvenilir Yapay Zekâ Damgası ile yapay zekâ teknolojilerinin minimum itimat standartlarına uymasını hedeflemekteyiz.” açıklamasında bulundu.
Oktay, dijital dataların oluşturulması ve üretkenliği artıracak biçimde işlenmesinin ülkelerin ekonomik büyüme siyasetlerinin ana odaklarından biri haline gelmeye başladığını belirterek, “Dijital datayı işlemek ve ondan mana çıkararak kıymet üretmek ismine yapay zekâ teknolojilerinden daha fazla faydalanabilmek için birçok ülkenin ulusal ölçekte siyasetler geliştirip uygulamaya aldığını ve bu alanda global bir yarışın da yaşanmakta olduğunu görüyoruz” değerlendirmesinde bulundu.
Yapay zekâ teknolojilerinin önümüzdeki devirde global tertibin kurallarının yine belirlenmesi açısından kıymetli bir faktör olacağının altını çizen Oktay, bu teknolojilerin imalat, savunma, sıhhat, tarım, eğitim, finans üzere pek çok kesimdeki üretkenliği ve dataya dayalı yenilikçiliği giderek arttıracağını tabir etti.
GÜVENİLİR YAPA ZEKÂ RİSKİN GERÇEK YÖNETİLMESİNE KATKI SAĞLAYACAK
Yapay zekâ teknolojilerinin göstermekte olduğu süratli gelişimin itimat konusunda bir ekip korkuları da beraberinde getirdiğine dikkati çeken Oktay, bu teknolojilerin bilim kurgu konseptinden çıkıp gerçek dünyaya entegre olduğunu, başta insan hayatı, iş dünyası ve sıhhat üzerinde tesir oluşturacak bir pozisyona geldiğini vurguladı.
Fuat Oktay, sıhhat sistemlerinden, e-ticarete birçok alanda yapay zekâ ve bağlı teknolojiler ile karşılaşıldığını kaydederek, “Modern hayatın neredeyse her noktasında karşımıza çıkan algoritmaların yanlış davranma riskleri inanç gereksinimini doğurmaktadır. Bu muhtaçlık üzerine ortaya çıkan ‘güvenilir yapay zekâ’ kavramı, riskin hakikat yönetilmesine büyük oranda katkı sağlayacaktır.” diye konuştu.
GÜVENİLİR YAPAY ZEKÂ İÇİN ADIMLAR ATACAĞIZ
Güvenilir yapay zekâ geliştirmeye dair değerli açıklamalarda bulunan Oktay, şöyle devam etti:
“Yapay zekâ teknolojilerinde itimat konusunda sistemlerin tarafsız, etik, açıklanabilir, denetlenebilir ve emniyetli olması bir çerçeve oluşturmaktadır. Gelinen noktada, birçok ülkede olduğu üzere ülkemizde de muteber yapay zekâ en kıymetli bahislerden biri haline gelmiştir. Stratejimiz muteber yapay zekâ geliştirilmesine ait adımları çok istikametli bir formda ele almaktadır. Bu bağlamda Ulusal Yapay Zekâ Stratejimizde bir yandan emniyetli yapay zekâ geliştirilmesiyle ilgili etik ve hukuksal çerçevenin oluşturulmasına yönelik önlemler oluşturulurken, öbür taraftan da muteber yapay zekânın kontrolüne ait ulusal bir çerçevenin hazırlanması için önlemlere yer verilmiştir.
Süreçteki birinci amacımız ülkemizin yapay zekâ risk haritasını oluşturarak, yapay zekâ risk idaresine ait tavsiyelerin hazırlanması olacaktır. Oluşturulan tavsiye gerek geliştiriciler gerekse son kullanıcılar tarafında bir farkındalık sağlarken, muteber yapay zekâ kontrolü sisteminin denetim listesine de altlık oluşturacaktır. Bu çerçevede, hayata geçirmeyi planladığımız ‘Güvenilir Yapay Zekâ Damgası’ ile yapay zekâ işaretlemesine dönük önemli bir adım atıyoruz. Muteber Yapay Zekâ Damgası ile yapay zekâ teknolojilerinin minimum inanç standartlarına uymasını hedeflemekteyiz. Emniyetli Yapay Zekâ Damgası ile yapay zekâ teknolojilerine minimum inanç standartları oluşturularak, kamu kurumları bilgi temelli tertiplere dönüştüreceğiz“
50 KAMU KURUMU 2025 YILINA KADAR KAMU DATA ALANINA DAHİL EDİLİYOR
Oktay, Ulusal Yapay Zekâ Stratejisinin önceliklerinden birinin de “kaliteli bilgiye ve teknik altyapıya erişim” imkanlarını genişletmek olduğunun altını çizerek, bu öncelik kapsamında yapay zekâ ve ileri analitik araştırmalarında bilgilerin inançlı bir biçimde paylaşımını sağlayacak sistemlerin oluşturulacağını lisana getirdi.
Oktay, bugüne kadar “Dijital Türkiye” çalışmalarında atılan adımlar ve uygulamaya alınan dijital kamu hizmetleri ile gelinen noktada kamunun büyük verisinin oluşturulduğunu söz ederek, artık “veriden paha üretme” konusunda da adımların süratle atılmaya başlandığını söz etti.
Cumhurbaşkanlığı Dijital Dönüşüm Ofisi uhdesinde hazırlıkların başladığını belirten Oktay, “Kamu Bilgi Alanı” projesinin tam da bu hedefe hizmet edecek projelerden biri olduğunu söyledi.
Tüm dünyada olduğu üzere Türkiye’de de yapay zekâ ve ileri analitik çalışmaları geliştirerek sürdürebilmek için kaliteli bilgiye ve teknik altyapıya erişimin değerli bir gereksinim olduğunu tabir etti.
Oktay daha sonra “Dijital dünya sisteminde kamu kurumları da hizmet sunumları ve eser geliştirme safhalarında bilgi odaklı bir yaklaşım benimsemek durumundadır. Örneğin, AB’nin de hayata geçirmek üzere benimsemiş olduğu ‘veri uzayları’ konseptinden yola çıkarak kamu kurumlarının sahip olduğu datalardan daha yüksek bedel üretmesinin, verimliliğin ve üretkenliğinin artırılmasının yolu açılacaktır. ‘Kamu Data Alanı’ projesi ile data paylaşımına ait zorlukların önüne geçerek kamu kurumlarımızı ‘veri temelli organizasyona’ dönüştürüyoruz. Bu dönüşümü kolaylaştırmak için hazırlanacak geçiş planı doğrultusunda gereksinim duyulacak rehberlik ve eğitim üzere çalışmalarla data yönetişimine ait müşterek uzmanlığın geliştirilmesini sağlıyoruz. Stratejimiz doğrultusunda 2025 yılına kadar 50 kamu kurumumuzun Kamu Bilgi Alanı Projesine dahil olması için çalışıyoruz” kelamlarıyla kamu data alanını projesinden bahsetti.