CHP Adıyaman Milletvekili Abdurrahman Tutdere, TBMM Genel Kurulu’nda; “Adaletsizlik, hukuksuzluk ve kanunsuzluk kimden, nereden gelirse gelsin, kime gelirse gelsin lisanı, rengi fikri, inancı, fikri ne olursa olsun, biz haksızlığın ve hukuksuzluğun her vakit karşısında olacağız. Hukuk önünde herkesin hesap vermesi gerektiğine inanıyoruz. Türkiye’de adalet yürüyüşünü başlatan bir parti olarak kolluk da dâhil herkesin hukuka, kanunlara ve nizamlara uygun davranmasını talep ediyoruz” dedi.
HDP’nin, “İşkence ve makus muameleye karşı cezasızlık rejiminin sonlandırılması” maksadıyla verdiği araştırma önergesinin gündeme alınmasına ait küme önerisi üzerinde CHP Kümesi ismine kelam alan Tutdere şunları söyledi:
“HDP’nin küme teklifindeki olay Van ilinin Başkale ilçesinin Esenyamaç köyünün On İki Dere mezrasında gerçekleşiyor. Olay sabah saat 6’da hakkında çeşitli hatalardan ötürü yakalama kararı bulunan bir şahsın gözaltına alınması için kolluk kuvvetleri tarafından yapılan bir operasyon sırasında yaşanıyor. Medyaya yansıyan imgelere baktığımızda, kolluk kuvvetlerinin hakkında yakalama bulunan bu şahsı gözaltına almak için yapmış olduğu operasyonun ölçüsüz olduğunu görmekteyiz. Görüntülere baktığımızda köy yerleşim yerinde bulunan çocukların, bayanların köyde yaşayan bütün yurttaşların çok önemli bir kaygı ve panikle karşı karşıya kaldığını görüyoruz. Burada havaya ateş açılmak suretiyle vatandaşlarımızı endişeye paniğe sevk ediliyorlar. Burada büyük bir kanunsuzluk, büyük bir hukuksuzluk var. Buna ait Van Barosu’nun, İnsan Hakları Derneği’nin ve Hukukçular Derneği’nin hazırlamış olduğu rapora baktığımızda, olayın görgü şahitleri ve olay yerinde bulunan insanların sözleri burada orantısız bir gücün olduğunu, oransız bir gücün kullanıldığını görüyoruz.
”Kolluk kuvvetleri keyfi gözaltı müddetlerini uzatıyor”
Kolluk kuvvetleri vakit zaman uygulamada çok önemli kusurlar yapmaktadır. Benim seçim bölgem olan Adıyaman’da 2 yıldan beri, bilhassa birtakım siyasi soruşturmalarda kolluk kuvvetleri şüphelilerin bütün anayasal haklarını ortadan kaldıracak uygulamalara imza atıyor. Ne yapıyor? Keyfi olarak gözaltı müddetlerini uzatıyor. Şüphelilerin müdafileri ile görüşmelerine pürüzler çıkarılıyor, istisna olan gözaltı müddetlerinin uzatılması unsurunu kural haline getirmiş bulunmaktadırlar. Bilhassa şüpheliler üzerinde baskılar oluşturmak suretiyle şüphelilerin avukatlarıyla, müdafileriyle görüşmeleri engellenmek suretiyle iradeleri sakatlanmakta, hukuka ters bir sürü kanıtın ortaya çıkmasına sebebiyet vermektedirler. Biz daha evvel bu bahiste tekraren Adalet Komisyonu’nda iktidara da Adalet Bakanlığı’na da davet yaptık. Lakin gelinen noktada Adalet Bakanlığı’nın ve İçişleri Bakanlığı’nın bu çeşit kanunsuzluğa ve hukuksuzluğa imza atan kolluk kuvvetleri hakkında rastgele bir soruşturma yapmadığını görmekteyiz.
”Hukuk dışı uygulamalar ülkemizin demokrasisine darbe vurmaktadır”
Van’daki olayda da Van Valiliği’nin açıklamasına baktığımızda, bu bahiste rastgele bir idari ve isimli soruşturmanın yapılmadığını görüyoruz. Bu hakikat değil. Bu çeşit hukuk dışı uygulamalar ülkemizin demokrasisine ve hukukuna darbe vurmaktadır. İktidar meclise çok sayıda ıslahat paketi getiriyor, bir sürü düzenleme yapıyoruz. Maddelerimizde temel hakları ve özgürlükleri koruyacak çok sayıda düzenleme var. Lakin, hükümdardan çok kralcı geçinen birtakım kolluk kuvvetleri yahut uygulayıcılar, yanlış uygulamalarla bu cins şeyleri tuzla buz etmektedirler.
”Biz haksızlığın ve hukuksuzluğun her vakit karşısında olacağız”
Biz CHP olarak adaletsizlik, hukuksuzluk ve kanunsuzluk kimden, nereden gelirse gelsin, kime gelirse gelsin lisanı, rengi fikri, inancı, niyeti ne olursa olsun, biz haksızlığın ve hukuksuzluğun her vakit karşısında olacağız. Hukuk önünde herkesin hesap vermesi gerektiğine inanıyoruz. Türkiye’de adalet yürüyüşünü başlatan bir parti olarak kolluk da dâhil herkesin hukuka, kanunlara ve nizamlara uygun davranmasını talep ediyoruz.” (ANKA)