Kuruçeşme’de bir gece kulübünde objektiflere yansıyan Manuel Fernandes’in paniği ve yer güvenliklerinin işgüzarlığı sonucu olay çıktı. İki güvenlik vazifelisi, 36 yaşındaki futbolcuyu cep telefonuyla görüntüleyen muhabire saldırdı.
“HANGİ BASIN OLURSAN OL FARK ETMEZ”
Muhabiri yer içerisine çekip, ofise atan iki kişi, basın mensubunun elini kolunu tuttu. Üçüncü kişi ise cep telefonunu alarak, imgeleri sildi. “Ben basın mensubuyum” kelamlarına karşın güvenlikler, “Bizi ilgilendirmez, sen kimsin? Hangi basından olursan ol fark etmez, biz bu türlü davranırız. Hükümdarın oğlu olsan seni burada kırar geçeriz. Kimsenin ruhu duymaz” biçiminde tehditler savurdu.
MEKANA KAÇTI!
Oradan kurtulan muhabir, bu defa Fernandes’i TV kamerasıyla çekince, birebir muameleye maruz kaldı. Portekizli futbolcu yeniden yanıdnaki bayan arkadaşlarıyla görüntülendiğini fark edince, sevgilisini bırakıp yer içerisine kaçtı.
ARAÇ İÇİNDE YERE YATTI!
Arka kapıya yanaşan VIP aracın içine koşarak binen futbolcu, koltuğa oturmak yerine araç içinde yere yattı. Bunu gören bayanların da birebir şeyi yapması dikkat çekti. VIP aracın kapısı bir anda açılınca koltukta değil, yerde görüntülendiler.
“EN ÂLÂ PERFORMANSIMI TÜRKİYE’DE GÖSTERDİM”
Süper Lig’de Beşiktaş ve Kayserispor formaları giyen Manuel Fernandes, geçtiğimiz günlerde Esporte Minuto’ya röportaj vermişti. Portekizli futbolcu, “Türkiye’ye transfer olmadan evvel Türk futbolu hakkında fikirlerin var mıydı?” sorusuna şu karşılığı vermişti:
Hiçbir fikrim ve hiçbir beklentim yoktu. Benim için karanlıkta bir atış yapmak üzereydi. Beşiktaş’ta birinci yılımda kupa kazandık, ligde iki kere ikinci olduk. O vakitler ligi Fenerbahçe ve Galatasaray domine ediyordu. Benim için o periyot âlâ geçti. Çok fazla oynadım, düzey epey düzgündü. Sanırım en yeterli performansımı Türkiye’de gösterdim. Bir futbolcu kendisini yalnızca oynayıp geliştirebilir, ben de o devirde çok fazla oynadım ve kendimi geliştirdim.
“STADYUMLAR HER VAKİT DOLU”
Türkiye’de stadyumlardaki atmosfer sorulan Fernandes, “Dolu bir stadyumda oynamak bir futbolcunun yaşayabileceği en düzgün şeylerden biri. Türkiye’de stadyumlar her vakit dolu ve beşerler 24 saat futbol konuşuyor, futboldan öbür bir şey yok. Biz de Portekiz’de futbola çok değer veriyoruz lakin bu Türkiye’de daha fazla. Bir defasında küçük bir kulüp olan Manisaspor’a karşı oynadık, stadyumun en az üçte ikisi tekrar doluydu” kelamlarını sarf etmişti.