Maçın 52.dakikasında Abdülkadir’in baş vuruşu biraz daha yere gerçek yönelse, tahminen kalan dakikalarda beraberliği yakalamak da mümkün olacak ve Trabzonspor kendi meskeninde oynayacağı ikinci maç öncesi daha rahat bir skorla meskene dönecekti. Abdullah Avcı, ligden alıştığımız savunma güvenliğini önde tutan futbol anlayışını bu maçta da bırakmamış ve orta sahayı kalabalık tutarak gol beklentisini eski Kopenhaglı olduğunu bilmesek bile ayağına her top değdiğinde yuhalanmasından rahatlıkla anlayabileceğimiz Cornelius’a yüklemişti.
HESAPTA OLMAYAN GOLLER
İlk yarının çabucak başında, dakikalar şimdi 9’u gösterirken gerilerden gelen Claesson’un attığı birinci gol ve ikinci yarının çabucak başında Lerager’in, sağ kanattan kullanılan köşe vuruşunu baş ile indiren Vavro’nun asistiyle kaydettiği ikinci gol ligimizde maç sonlarında duymaya çok alıştığımız ‘Basit goller yedik’ tarifinin içini dolduran çeşitten hiç hesapta olmayan gollerdi.
HERKESi ŞAŞIRTAN SKOR
Ligdeki birinci 2 maçını kalesinde gol bile görmeden kazanan Türkiye şampiyonunun, lige berbat başlangıç yapan Kopenhag karşısında çok üstün oynayacağını düşünenleri yanıltan bir skordu bu. Natürel bunu düşünenler, Kopenhag ekibinin Türk futbol tarihinde kıymetli yeri olan kutu üzere Parken Stadyumu’nda ülkenin en ateşli taraftar kümelerinden birinin ikamet ettiğini bilmiyorlardı. Alandaki ve tribündeki Danimarkalıların ligdeki form durumu ne olursa olsun bu maçı bırakmayacağı ortadaydı.
TOPA SAHiP OLDU LAKİN…
Maç boyunca topa sahip olma yüzdesini daima elinde tutmasına karşın, kapanan rakibi karşısında bulduğu konumları ve şutları istediği üzere tamamlayamayan Trabzonspor, kendi açısından Şampiyonlar Ligi’ne kalmak için, ülke açısından giderek azalan ülke puanımıza katkı vermek için golün peşindeydi. Aramaktan hiç vazgeçmediği sayıyı Bakasetas’ın orta alandan taşıdığı ve sert bir şutla kaleye gönderdiği topun savunma oyuncusu Khocholava’ya çarparak istikamet değiştirmesiyle buldu.
Gol, maç boyunca eksikliği hissedilen sakat oyuncusu Edin Visca’ya adandı. Danimarkalılar kalan dakikaların tamamını vakit geçirmeye adayınca cins umudu Trabzon’a kaldı