Antalya’da 15 yıl evvel düğününden kalan 4 bileziğini satıp bir inekle hayvancılık işine giren mesken bayanı Fatma Öncel, 5 milyon liralık servetin sahibi oldu. Şu anda 170 büyükbaş ve 150 küçükbaş hayvanın bulunduğu büyük bir çiftliğe sahip olan Öncel’in emekli polis memuru olan eşi Sadettin Öncel ise, “İnek alacağını söyledi, evvel gülüp geçtim. Bu türlü olacağını söyleseler inanmazdım” dedi.
Muratpaşa ilçesinde yaşayan Fatma Öncel (43) 15 yıl evvel konutta canı sıkıldığını ve aile bütçesine dayanak olmak istediğini söyleyerek hayvancılık işine girmek istedi. Polis memuru eşinden olumlu karşılık alan Öncel, düğününden kalan 4 bileziğini o periyot 2 bin 500 liraya satıp 2 bin 400 liraya inek, 100 liraya da hayvanını besleyecek yem aldı.
İlk başlarda inek sütü satarak para kazanmaya başlayan Öncel, vakitle eşinin dayanağıyla de inek sayısını 20’ye kadar çıkardı. İneklerini beslemek için bir de tarla kiralayan Öncel, buraya ektiği mısırla hayvanlarını beslemeye başladı. Daha sonra tavuk ile keçi de beslemeye başladı ve 15 senede 170 büyükbaş, 150 küçükbaş hayvanın sahibi oldu.
Kurban bayramlarında kurbanlık, günlük süt ve yumurta satışlarıyla servetine servet katan Öncel, 20 dönümlük toprakta konseyi 5 milyonluk servetin sahibi oldu.
“BU İŞİ BIRAKMAM”
Başarı kıssasını anlatan Fatma Öncel, hayvancılığı sevdiği için konut bayanlığını bırakıp bu türlü bir işe girdiğini söyledi.
Şu anda 350’ye yakın büyükbaş ve küçükbaş hayvanının olduğunu belirten Öncel, “Şu an hayvan fiyatları yükseldi ve satacak olursam 5 milyon lira para ediyor. Birisi için 10 milyon lira verseler yeniden de bu işi bırakmam. Sıhhatim el verinceye kadar bu işi yapacağım” dedi.
Bu yıl girdi maliyetleri arttığı için kurbanlık satışlarının yükseldiğini ve bunun hayvan fiyatlarına yansıdığını belirten Öncel, “Ama yeniden de satış yapıyorum. Küçükbaşlardan adaklık veriyorum, sütten ve yumurtadan kazanıyorum. Şu an yalnızca sütten kazanıyorum. Günde 700-800 kilo süt çıkıyor. Perakende satış yapıyorum. Sütün kilosunu 10 liradan veriyorum” tabirini kullandı.
Öncel, mesai saatinin olmadığını da kelamlarına ekleyerek şunları söyledi: “Benim saatim yok. Sabah 5’te çalışanlarla kalkıyorum. Onlar akşam konutlarına gidiyor, ben gece saatlerine kadar çalışıyorum. Gece 2-3’te hayvanların doğumuna bile kalktığım oluyor. Zorda kalmadığım sürece buzağıları kendim doğurtuyorum. Çocuklarımdan daha fazla bunlarla ilgileniyorum. Hayvancılığa kıymet verilsin, tarım bitmesin. Hayvancılığı bırakmasınlar.”
“ÖNCE GÜLÜP GEÇTİM…”
Fatma Öncel’in eşi Saadettin Öncel ise, eşinin bu kadar ilerleyebileceğine kendisinin de inanamadığını belirterek, “Daha evvel polis memuruydum, şu an emekliyim. Eşimin canı çok sıkılıyordu. Çalışmak istediğini söyledi. ‘İnek alayım’ dedi, evvel gülüp geçtim. Sonra bilezikleri sattı. Kendine buzağı olan bir inek aldı. Kar ettikçe inek sayısını arttırmaya başladı. Ben de maaşım ve zamanımla dayanak vermeye başladım. Bu türlü olacağını evvelce söyleseler inanmazdım. Hayaldi gerçek oldu” dedi. (İHA)