9 sivilin öldüğü ve 23 kişinin hayatını kaybettiği hücumdan sonra, hem memleketler arası medya kuruluşları, hem ABD medyası, hem İsrail basını, hem Barzani’ye yakın yayın organları, hem PKK medyası hem de Irak medyası tıpkı anda “Türkiye yaptı” dedi.
Dışişleri Bakanlığı, “Bu bir terör saldırısıdır” dedi.
Irak hükümeti ise şu açıklamayı yaptı: “Türkiye’nin terör örgütü PKK’ya yönelik askeri harekatı son bulsun.”
Duhok’taki tatil beldesine yapılan atağın, Türkiye – Rusya – İran ortasındaki Tahran doruğu ve mümkün Suriye operasyonu sinyalleri sonrasında meydana gelmesi dikkat çekti.
Emekli Özel Kuvvetler subayı ve güvenlik uzmanı Abdullah Ağar, Duhok saldırısının bilinmeyenlerini Odatv’ye anlattı: “Faili muhakkak.”
“İSRAİL VE İRAN YAN YANA GELDİ”
Terör örgütü PKK’nın Suriye uzantısı YPG’ye yönelik muhtemel bir askeri harekat, dünyada gündem oldu.
İsrail, ABD, İngiltere, Rusya ve İran, harekata karşı çıktı.
Abdullah Ağar, birbiriyle çatışma içinde bulunan devletlerin “YPG’ye sahip çıktığını” tabir etti: “Bunların hepsi Suriye’deki oyuna dahil oldu. Hepsi YPG’den bir biçimde nemalanıyor. Türkiye’nin askeri harekatı, onların oyunlarını ve kurgularını bozuyor. Hepsi pastadan kendi dilimlerini yeme peşinde. Yiyorlar da zati. Türkiye’nin yapacağı harekat, o dilimleri yemelerine mani olacak.”
Abdullah Ağar, birbiriyle çatışma halindeki İsrail ve İran’ın dahi Türkiye tersliğinde yan yana gelmesini şu sözlerle yorumladı: “İsrail ve İran, YPG ve PKK konusunda tıpkı noktada buluştu. Ortalarında arbede var fakat bu bahiste tıpkı noktadalar.”
“PKK HEZİMETE UĞRADI”
Pençe operasyonları kapsamında nisan ayında başlayan Pençe – Kilit Harekatı ile terör örgütü PKK, Zap Dağları’nda ağır bir darbe aldı.
Terör örgütünün hareketlerine başladığı ve 1982’den beri kalesi pozisyonunda olan Zap bölgesinde, 150’den fazla terörist etkisiz hale getirildi.
Emekli Özel Kuvvetler Subayı Abdullah Ağar, yaşanan gelişmelerin, Kuzey Irak’ta PKK’nın aldığı darbe ile temaslı olduğunu vurguladı: “Zap’taki harekat, PKK’yı ağır bir darbe oldu. 1982’den beri Türkiye’yi bekliyorlar orada. Burası Peşmerge’nin, Irak polisinin ve hatta Irak ordusunun dahi giremediği bir yer. Türkiye oraya girdi ve PKK bir darbe yedi.”
TERÖR ÖRGÜTÜ TEHDİT ETMİŞTİ
Terör örgütü PKK’nın kelamda önderleri Cemil Bayık ve Murat Karayılan, “Zap düşerse PKK da düşer. Zap’ta kaybedersek felaket olur” demişti.
Abdullah Ağar, Zap’ta kaybeden PKK’nın, Barzani idaresindeki Kuzey Irak’ı tehdit ettiğini söyledi: “PKK Zap’ta kaybediyor. Bundan bir ay evvel terör örgütü PKK, Barzani’yi tehdit etmişti. ‘Türkiye ile iş birliğine devam ederseniz, savaşı kentlere taşırız” demişlerdi. Türkiye sivilleri vurmadı. Sivilleri kimin vurduğu belirli.”
Abdullah Ağar, bölgedeki savaşı kentlere taşıma tehdidinde bulunan terör örgütü PKK’nın bu saldırıyı gerçekleştirmiş olabileceğini tabir etti: “Ya kendilerinin yaptığını ya da birilerinden bu hususta dayanak aldıklarını düşünüyorum. Türkiye’ye ziyan vermeyi amaçlıyorlar. Mülteci sorununun çözülmesini istemeyen devletler ve PKK bir anda el birliği etmişçesine Türkiye’yi maksat gösterdi. Buradan da anlaşılıyor ki birileri bu olayı istismar etmeye çalışıyor.”
Güvenlik uzmanı Abdullah Ağar, amacın “Türkiye’nin terör örgütleriyle uğraşına darbe vurmak ve Türkiye’yi bölgeden çıkarmak olduğunu” tabir etti: “Irak hükümeti ile Türkiye’nin ortasını açmak istiyorlar. Irak, PKK ile saf tutsun istiyorlar. Biz bunu çok net görüyoruz.”
“İNCELEME YAPILIRSA FAİL BULUNUR”
Dışişleri Bakanlığı yaptığı açıklamada sivilleri amaç alan atağın terör örgütleri tarafından gerçekleştirildiğini ve “Gerçeğin açığa çıkması için her türlü adımı atmaya hazırız” dedi.
Abdullah Ağar, bunun mümkün olduğunu, Türkiye’nin Bağdat Büyükelçiliği’ne yapılan roket saldırısından örnek vererek anlattı: “Bağdat’taki Büyükelçilik binamıza roket saldırısı yapılmıştı. İki adet roket atılmıştı. Roket modüllerinden, saldırıyı hangi örgütün gerçekleştirdiği tespit edilmişti.”
Emekli Özel Kuvvetler Subayı Abdullah Ağar, taarruzun failinin tespit edilmesinin “çok kolay” olduğunu söyledi: “Saldırının geldiği noktayı hesaplamak dahi mümkün. Bunun ölçümleri var, incelenmesi var. Olay yerindeki mühimmat kesimleri, oluşan çukur vs. incelenir. Mermi vuruş noktası tahlili denen bir şey var. Atışın ne kadar uzaklıktan, hangi noktadan yapıldığı dahi tespit edilir. Bu da faili ortaya çıkarır. Türkiye ve Irak makamları ortak bir soruşturma ile gerçeği ortaya çıkarabilir. Tekrar söylüyorum, Türkiye sivilleri asla amaç almaz. Türk ordusu, bu bahiste çok hassastır.”
“SURİYE OPERASYONU HALA MASADA”
Dün yapılan Ulusal Güvenlik Konseyi toplantısından sonra yayınlanan MGK Bildirisi’nden Suriye’deki terör örgütlerine yönelik bir operasyon çıkmadı.
Abdullah Ağar, “Operasyon rafa kalkmadı, hala masada” dedi ve alandaki durumu açıkladı: “Operasyonlar için bildiriye değil, alandaki yığınağa bakılır. Türkiye’nin askeri yığınağı tamam. Ordu hazır. Bu türlü operasyonlar bildirilerde ilan edilmez. Bir gece apansız başlar.”
Kutalmış Gürbüz