İsmailağa cemaati önderi Mahmut Ustaosmanoğlu’nun cenazesinde oğlu Ahmet Ustaosmanoğlu, cenaze namazını kıldırmadan evvel “En çok sorulan sorulardan birisi, efendi hazretlerimiz kendisinden sonra kimi yerine bırakacak sorusu idi” demiş; babasının, kendisinin yerine dünürü Hasan Kılıç’ı temsilci ve cemaatin başı olarak vasiyet ettiğini açıklamıştı.
‘POST ARBEDESİ CENAZE KALDIRILDIKTAN SONRA BAŞLADI’
Halk TV müellifi İsmail Saymaz, “İsmailağa’da post arbedesi başladı” başlıklı yazısında cemaat içinde bu kararın nasıl alındığına dair bilgiler paylaştı.
Saymaz, yazısında şu bilgileri paylaştı:
“Aslında İsmailağa’nın resmî kararı cenazeden bir gün sonra alındı ve internet sitelerinde yayınlandı. Duyuruda ‘Cübbeli Ahmet’ lakaplı Ahmet Mahmut Ünlü, Ahmet Ustaosmanoğlu ve Hasan Kılıç’ın da ortalarında olduğu yedi kişilik İstişare Heyeti’nin cemaatin problemlerini görüştüğü belirtiliyor.
Görüşme sonunda alınan karara nazaran…
Mahmut Efendi’nin 2003 yılında dokuz hocayı toplayarak, “Ben yaşlılığım sebebiyle vücudu takatten düşüyorum. Şayet emr-i hak vaki olursa yerime Hasan Kılıç Hoca Efendi’yi, ona da yardımcı olarak Mustafa Bilici Hoca Efendi’yi bırakıyorum” dediği belirtiliyor. Kararda, “Bundan sonra, tarikatımızın 37. halkası (şeyhi) Hasan Kılıç Hoca Efendi’dir” deniyor.
Duyuruyu yapan, Ustaosmanoğlu Ailesi’nin hükümran olduğu İsmailağa Camii İlim ve Hizmet Vakfı.
Yani, İsmailağa’nın iki merkezinden biri.
Şeyh Hasan Kılıç, Mahmut Efendi’nin yalnızca halifesi değil, dünürü de.
Mahmut Efendi’nin oğlu olan Ahmet Ustaosmanoğlu’nun kayınpederi.
Sanki pir atanmıyor da aile ortasında kelam kesiliyor.
Mahmut Efendi’nin bakımını üstlenen bacanağı Muhammed Keskin’in başkanı olduğu, İsmailağa’nın ikinci merkezi sayılan Beykoz Çavuşbaşı’ndaki Beceri Derneği ise Kılıç’ın şeyhliğini tanıdığını şimdi açıklamadı. Marifet’çiler sessiz. Ustaosmanoğlu’nun eşinin Kılıç’a karşı olduğu ileri sürülüyor.
Post arbedesinin Mahmut Efendi’nin cenazesi kaldırıldıktan çabucak sonra başladığı vurgulanıyor. Örneğin Kılıç tersleri, Mahmut Efendi’ye ilişkin 2007 yılındaki bir görüntüyü deverana soktu. Bu manzarada Cübbeli Ahmet, hastane yatağındaki Mahmut Efendi’ye, kendisinden sonra kimin pir olacağını ima ederek, “Yazıya dökelim” diyor. Mahmut Efendi’nin “Nasip neyse o olur” dediği ve hiç kimseyi tayin etmediği savunuluyor.”
KAYNAK