ABD’de yaşanan bir isimli hadise sinema senaryolarını aratmayan kıssasıyla manşetlerde üst sıralara tırmandı.
Vakayı takip eden polis müfettişleri artık tüm umutlarını kaybetmişken kurbanın bir anda gözlerini açıp hayata dönmesiyle olay bir anda açığa kavuştu.
Wanda Palmer ismindeki bayan Haziran 2020’de Cottageville’deki konutunda vahşice bir taarruza uğramış; başına bir pala yahut balta ile vurulmuştu.
Jackson County Şerifi Ross Mellenger, olayı anlatırken “Dürüst olmak gerekirse oraya vardığımızda onun öldüğünü düşündük” dedi.
Wanda, yaşadığı bu fecî taarruzun akabinde komaya girmiş ve 2 yıl boyunca şuuru kapalı kalmıştı.
Dedektifler saldırganın kimliğini belirleyememişti ve tam da tüm umutlarının tükendiği bir anda, geçen hafta Palmer’ın yatırıldığı bakım tesisinden bir telefon aldılar.
Görevliler polislere kurbanın şuurunun yerine geldiğini söyledi.
Polis yetkilileri olayla ilgili yaptıkları açıklamada şu tabirlere yer verdiler:
“Neler olduğu hakkında biraz fikrimiz vardı, fakat sorun davanın somut ispatlarla devam edememesiydi. Görgü şahidi yoktu, konutta kimse yaşamıyordu, güvenlik kamerası kaydı, cep telefonu kaydı yoktu. Bizi davada ilerletebilecek hiçbir şey yoktu elimizde.”
Basına verilen bilgiye nazaran ağır beyin hasarına karşın Wanda Palmer dedektiflerle bağlantı kurabildi. Bayanın söyledikleri ise adeta kan donduracak cinstendi: Komaya girmesine sebep olan kişi bayanın erkek kardeşi Daniel Palmer’dı…
Şerif Mellenger “Her şeyin anahtarı kurbanın kendisindeydi ve onunla irtibat kuramadığımız için elimizde hiçbir şey yoktu. Artık, olaydan iki yıl sonra o artık uyanık ve bize tam olarak ne olduğunu anlatabiliyor,” dedi.
Daniel Palmer’ın cinayete teşebbüs ve taammüden yaralama cürümlerinden tutuklandığı bildirildi.
Şerif Mellenger, davadaki silahın bir pala ya da balta olduğuna inandıklarını ve kurbanın başına şiddetli bir formda vurulduğunu söyledi. Polisler Daniel Palmer’ı sorguladı, lakin Mellenger şüphelinin atağın sebebiyle ilgili bir bilgi vermediğini ve soruşturmanın devam edeceğini söyledi.