DEVA Partisi Ekonomi ve Finans Politikaları Başkanı İbrahim Çanakcı, TBMM’ye sunulan ek bütçeyi değerlendirdi. 2022 bütçesinde öngörülen enflasyon, faiz ve döviz kuru tahminlerinin hiçbirisinin tutmadığının altını çizen Çanakcı, bütçeyi “servet transferinin belgesi” sözleriyle tanımladı.
Ek 90 milyarlık faiz ödeneğiyle beraber faiz giderlerinin 330 milyara çıkacağını vurgulayan Çanakcı şunları söyledi:
‘Faize ilişkin tüm sözleri birer safsata’
“Zaten hükûmet normal koşullardaki faiz ödemelerini yaklaşık beş katına çıkarmıştı. 2003-2017 yılları arasında bütçeden yapılan faiz ödemesi ortalama 50 milyar liraydı. Şimdi 330 milyar liradan bahsediyoruz. Dillerine doladıkları faiz lobisiyle böyle mi mücadele ediyorlar? Devlet, faiz yükünden böyle mi kurtuluyor? Hükûmetin faize ilişkin tüm sözleri birer safsatadan ibaret.”
‘Bu bütçe, çöküşün ve başarısızlığın belgesidir’
“Ek bütçe hükûmetin ekonomideki gelişmeleri öngöremediğinin, ekonomiyi ucu açık yüklerle karşı karşıya bıraktığının, bölüşümü zenginler lehine bozduğunun, dar gelirliden alıp bir avuç varlıklı kesime kaynak transfer ettiğinin göstergesi oldu. Bu bütçe, servet transferinin belgesidir. Bütçe, ekonomi politikalarının tamamen haksız gelir ve servet sahiplerine dayalı olduğunu ortaya koyan belgedir. Hükûmet için çöküşün ve başarısızlığın belgesidir.”
‘Merkez Bankası’ndan KKM’ye çıkan parayı açıklayın’
Bütçe teklifinde ayrıca Kur Korumalı Mevduat sistemi için istenen 40 milyar lira ek ödeneğe Merkez Bankası’ndan yapılan ödemenin dahil olmadığını söyleyen Çanakcı, hükûmeti Merkez Bankası’ndan çıkan parayı açıklamaya çağırdı:
“Sayın Nebati, Kur Korumalı Mevduat sisteminin bütçeye yükünün 12,5 milyar lirayı geçmeyeceğini açıklamıştı. Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu. Üstelik 40 milyar lira sadece Hazine’nin ödediği tutar. Merkez Bankası’nın ödediği tutarı bilmiyoruz. Çünkü açıklamıyorlar. Sesleniyorum. Halka karşı dürüstseniz, sözünüzün eriyseniz, şeffafsanız Merkez Bankası’ndan çıkan parayı açıklayın. Vazgeçtiğiniz vergileri açıklayın. Kurumlar vergisinden, gelir vergisi stopajından vazgeçtiniz. Çıkın açıklayın.”
‘Kamuya maliyeti, bugünkü kurla en az 150 milyar’
“Üstelik Kur Korumalı Mevduata ayırdıkları 40 milyar da yetmeyecek. Daha martın sonundan hazirana kadar 21 milyar 100 milyon lira ödediler. Kur bugünkü seviyesinde, 17,30 seviyesinde kalsa bile bu sistemin kamuya maliyeti 150 milyar liranın üzerinde. Dolar kuru her 1 lira arttıkça, Hazine’ye yaklaşık 60 milyar ilave yük getirecek. Dediğim gibi, buna Merkez Bankası’ndan çıkan para dahil değil. Yazıktır, günahtır.”
‘Halkı düşünmeyen bir bütçe olamaz’
“Ek bütçede çiftçiye, esnafa, dar gelirliye herhangi bir destek yok. Ek bütçede hububat üreticileri için istenen ek ödenek 7,2 milyar lira. Kamu-Özel İşbirliği garantileri için istenen tutar ise 10,5 milyar lira. Kaldı ki kur böyle giderse 10,5 milyar da yetmeyecek. İktidarın kaynakları nasıl çarçur ettiği ve geleceğimizi ipotek altına aldığı çok açık. Halkı düşünmeyen bir bütçe olamaz.”
‘Bütçe fazla veriyorsa akaryakıttaki ÖTV neden düşürülmüyor?’
“Hükûmet bütçe fazlası verdiğimizi söylüyor. Ama vergi gelirinde 1 trilyon 83 milyar lira daha fazla tahsilat öngörüyor. Madem işler düzgün, niye akaryakıttaki vergi düşürülmüyor? Aksine, petrol ve doğal gaza 50 milyara yakın ekstra ÖTV tahsilatı bekleniyor. Durum iyiyse, bütçe fazla veriyorsa niye vergi indirimine gidilmiyor? Benzin istasyonlarının tabelalarının her gün yenilendiği bir ülkede hükûmet, bu sorulardan kaçamaz.”
‘Yerlerinde olsam mali disiplin gibi lafları ağzıma almaktan utanırdım’
“En çarpıcı noktalardan bir tanesi de dillerine ‘mali disiplin’ gibi lafları dolamaları. Bu nasıl bir mali disiplin ki Hazine’nin borcunu 3,4 trilyon liraya yükseltti. İç borcun faiz yükünü de dokuz ayda 1,4 trilyon lira arttırdı. Kim ödeyecek bu parayı? Bu ülkenin vatandaşları ödeyecek. Hükûmetin yerinde olsam mali disiplin gibi lafları ağzıma almaktan utanırdım.”
Kaynak: (BHA) – Beyaz Haber Ajansı