Pandemi sonrasında hızlanan ilaç krizinde eczacılara nazaran dört ilaçtan biri yok kategorisine girerken, üretici şirketler ise tahlil için tedarik sorunu ve yüksek maliyetlere işaret etti. Piyasada hâlâ ambalaj ve şişe bulamayan şirketler olduğunu, hammadde fiyatlarının döviz bazında yükselmesi ile üretimin külfete girebildiğini kaydeden Abdi İbrahim Genel Müdürü Süha Taşpolatoğlu, “Sadece Türkiye’de değil tüm dünyada hammadde ya da çeşitli yardımcı hususların ve ambalaj gereçlerinin erişiminde düşünceler var. Bu devirde ilaç yokluklarında ana sebeplerden biri bu. Bir başka neden şayet maliyetler kâfi değilse firmalar eserleri piyasaya verme konusunda geri durabiliyorlar” dedi. Taşpolatoğlu, 2023’ün birinci yarısının ilaç alanında emsal bir tabloya işaret ettiğini, ilaç fiyat kararnamesi kapsamında da yüzde 30’luk bir fiyat artışı olabileceğini lisana getirdi.
TALEP YÜKSEK
GSK Türkiye Genel Müdürü Selim Giray ise “Hem talep yükseliyor hem de arzda tedarikte kasvetler var. Sıkıntı bir periyoda yakalandık. Türkiye’ye mahsus bir durum değil. Dünya genelinde birtakım eserlere talep çok arttı. Paniğe gidecek hiçbir durum yok. Hepsi yönetilebilir kâfi ki müşterek bir yol haritasında ilerlensin” değerlendirmesini yaptı.
Avustralya’daki üretimi Türkiye’ye kaydırdı
Sektörün iki büyük temsilcisi Abdi İbrahim ve GSK Türkiye işbirliğine giderek yatırım fiyatı 340 milyon Türk Lirası’nı bulan ve teneffüs yolu hastalıklarının tedavisinde kullanılan en ileri ‘nebül’ teknolojisini Türkiye’ye getirdi. GSK’nın Avustralya fabrikasındaki üretiminin Abdi İbrahim tesislerine kaydırılması ile birlikte 5 yıl içinde cari açığın yaklaşık 2 milyar TL kapanmasına katkı sağlayacağı belirtildi. Proje kapsamında 600 milyon adet nebül üretilmesi hedefleniyor.