Foreign Policy mecmuasında yayınlanan makalede, Türkiye’ye göç etmiş ve Türk vatandaşlığına sahip olan insanların, 14 Mayıs’taki seçimlerde, Erdoğan’a oy verecekleri tez edildi. Makalede, bu seçim kararlarının, Erdoğan hükümetinin gösterdiği cömert göç siyasetleri ve ortak dini kimliğe duyulan minnettarlık sebebiyle olduğu belirtildi.
İstanbul’un Zeytinburnu ilçesinde yaşayan 36 yaşındaki Murat Aslan Foreign Policy’ye demecinde, Türkiye’ye birinci sefer öğrenci olarak 2007 yılında geldiğini belirtti ve Türkiye Cumhuriyeti kimlik kartını göstererek, “Tabii ki Erdoğan’a vereceğim. O bana yeni pasaportumu ve geleceğimi verdi” dedi.
Foreign Policy’ye nazaran Erdoğan ve Kılıçdaroğlu ortasındaki seçim yarışı Erdoğan’ın cumhurbaşkanlığı periyodundaki alışılmışın dışındaki iktisat siyasetleri, hiperenflasyon ve hayat pahalılığı krizine karşın başa baş ilerliyor. Foreign Policy’nin “yeni Türkler” olarak isimlendirdiği bu beşerler ise seçim sonucunu etkileme potansiyeline sahip.
Konuyla ilgili Foreign Policy’ye konuşan Orta Doğu Enstitüsü analistlerinden Orwa Ajjoub, “Türk vatandaşlığı alanların birden fazla, AKP olmasaydı vatandaşlık alamayacaklarına inanıyor. Tüm bunlar onu tercih edilen bir seçenek haline getiriyor” tabirlerini kullandı.
Yaklaşık 20 yıl evvel Afganistan’dan Türkiye’ye gelen Büyük Birlik Partisi milletvekili adayı İzzet Sadat, “Biz vatandaşlığa geçmiş Türkler Erdoğan’ın kazanmasına yardım etmek istiyoruz ve inanıyorum ki yalnızca Afganlar değil, çoğumuz oylarımızı ona vereceğiz” dedi.
Foreign Policy’ye nazaran her şeye karşın yeni Türkler’in ortasında da Erdoğan destekçisi olmayanlar var. Bu isimlerden birisi 43 yaşındaki beş çocuk babası bir Afgan Türkü olan Daud Nasimi. Erdoğan’ın ekonomiyi makus yönetmesinden ötürü güç durumda olan bir işletme sahibi olan Nasimi, “Tüm Türklerin, 85 milyonun faydasına olacak bir başkan istiyorum ve bu Erdoğan değil’’ dedi.
Odatv.com