Kahramanmaraş’ta meydana gelen 7.7 ve7.6 büyüklüğündeki iki yıkıcı sarsıntı milyonların yüreğini yaktı adeta. 30 binden fazla kişiyi hayattan kopartan felaket 10 ili enkaz yığınına çevirdi. Tüm Türkiye bir olduk ve arama-kurtarma gruplarının enkazda sorduğu ‘Sesimi duyan var mı?’ sorusuna gelecek en ufak bir sesi bekliyoruz. Enkaz altından kurtarılan 2 aylık bebek ise içimizde adeta bir umut yeşertti. Bakan Koca, 107 saatin akabinde göçükten kurtarılan 2 aylık bebeğin sıhhat durumuna ait açıklamalarda bulundu.
Merkez üssü Kahramanmaraş’ın Pazarcık ve Elbistan ilçeleri olan iki sarsıntı yüreğimizde derin bir yara açtı.
İlki 6 Şubat Pazartesi günü 04.17 sularında meydana gelen 7.7 büyüklüğündeki sarsıntı binlerce insanı uykusunda yakaladı. Yapılan son resmi açıklamalara nazaran 29 bin 605 kişi ömrünü yitirdi.
Günler geçtikçe bilançonun daha da ağırlaştığı afet bölgesinde arama-kurtama takımları çalışmalarını sürdürüyor.
Enkaz altından gelecek en ufak bir ömür belirtisine tutunduğumuz bu günlerde alınan mucize haberleri içimizi biraz da olsa sevinç dolduruyor.
Yaşanan felaketlerde elbette en büyük yıkım merkez üssü olan Kahramanmaraş’ta meydana geldi. Kahramanmaraş’ta yıkılan bir binanın arama-kurtarma çalışmalarının 107. saatinde bir mucize haberi geldi.
Göçük altında 107 saat geçiren 2 aylık bir bebek yaşama sıkı sıkıya tutundu adeta. Sıhhat Bakanı Fahrettin Koca, hepimizin yüreğine bastığı bebeğin sıhhat durumuna ait beklenen açıklamayı yaptı.
Bakan Koca “Hatay’da enkaz altından 107. saatte kurtarılan, saatler süren açlığına karşın hayatta kalan, tüm Türkiye’nin ekranlardan tanıyıp bağrına bastığı bebeğimiz Adana Kent Hastanesinde ve sıhhat durumu çok iyi” tabirleriyle yüreğimize bir nebze olsun su serpti.
Çocuk Uzmanı olan Adana Kent Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nin Başhekim Yardımcısı Nurşah Keskin de kıymetli açıklamalar yaptı.
‘Bebeğimiz 5 gün enkaz altında kaldı. Daha sonra hava ambulansıyla hastanemize getirildi. Genel durumu düzgün baş tramvası yok. Rastgele bir ezik, zedelenmesi yok. Bu kadar enkaz altında kalıp, bu kadar âlâ olması büsbütün mucize.”
”Hepimizi âlâ hissettiren, hepimize umut veren, hepimizin kalplerine sıcaklık hissettiren bir gelişme oldu bu. Bebeğimiz pek yeterli. Tedavisi sürüyor, sıhhat durumu stabilize olmadı. Anne-babasına şimdi ulaşamadık.”
”Hastanede kaldığı müddet içerisinde bize emanet, 7 gün 24 saat başında istekli ablaları var. Onlar da şefkat ve sevgiyle bakıyorlar. Kimliklendirme çalışmaları için ağır bir uğraş içerisindeyiz.
Cumhuriyet Savcılığı, emniyet güçleri, hastanemizdeki toplumsal hizmet ünitesi, Aile ve Toplumsal Hizmetler Bakanlığı ile titiz bir çalışma yapıyoruz. Bu çalışmalar sonlanıncaya kadar bu bebek bizimle. Annesi de babası da biziz.’