Arnavutluk Başbakanı Edi Rama, toplumsal medya hesabından paylaştığı bir imajlı bildiride, hükümetin İran ile diplomatik bağların kesilmesi kararı hakkında açıklamalarda bulundu.
Edi Rama, derinlemesine yaptıkları soruşturmanın, “ülkesine yönelik gerçekleştirilen siber saldırganlığın İran İslam Cumhuriyeti tarafından yapıldığına ve desteklendiğine dair inkar edilemez kanıtlar” sağladığını kaydederek, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“Geçtiğimiz 15 Temmuz’da ülkemiz, Arnavutluk Cumhuriyeti hükümetinin dijital altyapısının imhası, kamu hizmetlerinin felç edilmesi ve hükümet sistemlerinden bilgi ve elektronik bağlantı bilgilerinin çalınmasını hedefleyen ağır bir siber hücumun amacı oldu. Hücum maksadına ulaşamadı. Saldırganın hedefledikleriyle karşılaştırıldığında ziyanlar küçük olarak kıymetlendirilebilir. Sistemler geri yüklendi ve hiçbir şey geri dönüşü olmayacak bir formda kaybolmadı.”
Rama, Arnavutluk Bakanlar Konseyi’nin, İran ile diplomatik bağlantıların derhal kesilmesine karar verdiğini aktararak, bunun İran Büyükelçiliğine resmi bir nota ile iletildiğini, güvenlik işçisi de dahil olmak üzere tüm diplomatik ve teknik-idari çalışanın 24 saat içinde Arnavutluk Cumhuriyeti topraklarından ayrılmasının talep edildiğini kaydetti.
Rama, İran’ın, Arnavutluk’a yönelik siber taarruz için dört kümesi angaje ettiğini belirterek, “Bunların ortasında memleketler arası siber terörizmin en makus şöhretli kümelerinden biri olan ve daha evvel İsrail, Suudi Arabistan, Ürdün, Birleşik Arap Emirlikleri, Kuveyt ve Kıbrıs’a (Rum Kesimi) gerçekleştirilen siber akınlarının fail yahut ortak faillerinden biriydi. Stratejik ortaklarımızı, NATO’daki ortaklarımızı ve birtakım dost ülkeleri bilgilendirerek, ülkemize yönelik saldırganlığın kaynağını kanıtlayan soruşturmanın itiraz edilemez sonuçlarını da paylaştık” diye konuştu.
Rama ayrıyeten, hiç dilek edilmeyen lakin büsbütün mecburî bir formda aldıkları bu çok tedbirin, siber hücumun ciddiyeti ve tehlikesiyle tam orantılı olduğunu, zira bu atağın ülkesindeki kamu hizmetlerini felç etmek, sistemlerin silinmesini ve devlet bilgilerini silmek, hükümet sistemi içerisindeki elektronik bağlantıları çalmak ve ülkede güvensizlik ve kaosu kışkırtmayı amaçladığını kelamlarına ekledi.