Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, İskenderun’da Sarsıntı Konutları ve Yeni Devlet Hastaneleri Temel Atma Töreni’nde açıklamalarda bulundu.
14 Mayıs’taki seçimi işaret eden Erdoğan, “Seçim ülke gündeminden bir an evvel çıksın istedik. Felaketin izlerini birlikte ortadan kaldıracağız” dedi.
CHP’li belediyeleri maksat alan Erdoğan, “Ana muhalefetin 11 büyükşehir belediyesi var, neredeler, buralara uğradılar mı
?” tabirlerini kullandı.
Erdoğan’ın konuşmasından öne çıkanlar şöyle:
KONTEYNER SAYISI, MEVCUT BAŞVURUYU ZİYADESİYLE KARŞILAYACAK DÜZEYDE: Kaybımız öylesine büyük, acımız öylesine derin ki anlatmaya sözler kifayet etmiyor. Vefat eden kardeşlerimizin aziz anıları yüreklerimizde ebediyen yaşayacaktır. Bize düşen asıl vazife ise can kaybı yaşanan 11 vilayetimizi ve bilhassa de en büyük yıkıma ve acıya maruz kalan Hatay’ı bir an evvel ayağa kaldırmaktır. Lakin bu formda insanlarımızın yine hayata tutunmalarını, umutlarını yeşertmelerini, geleceklerine inançla bakmalarını sağlayabiliriz. Yaklaşık 1,5 ay içinde arama kurtarma çalışmalarının bittiği, enkaz kaldırma faaliyetlerinin süratle sürdüğü, süreksiz barınma merkezlerinin yaygınlaştırıldığı, kalıcı konutların inşasına başlandığı bir periyoda girdik. Süreksiz barınma için 125 bini AFAD tarafından olmak üzere 156 bin çadır dağıtılmış yahut kurulmuştur. AFAD tarafından 22 bin ve bağış olarak da 14 bin olmak üzere toplam 36 bin konteynerin altyapısı, konseyimi, nakli sürmektedir. Bu konteyner sayısı, mevcut başvuruyu ziyadesiyle karşılayacak düzeydedir.
ŞEHİRLERİMİZİ AYAĞA KALDIRMA KELAMI VERDİK: Acımızın büyüklüğünü anlatmaya sözler yetersiz. Yaklaşık 309 bin aileye 10 bin liralık ödemeler yapılmış. 101 bin ailemize 15’er bin TL taşınma dayanağı verildi. Tek gayemiz Hatay ve öteki vilayetleri ayağa kaldırmak. Kalıcı konutlarla ilgili hazırlıkları da inşaat safhasına getirdik. Birileri bize kalıcı konutların üretimi, kadim kentlerimizin imarı ve ihyası konusunda çabuk ettiğimizi söylüyor. İleri sürülen münasebetlerin ilmi ve teknik geçerliliğinin olmadığını Van’dan Elazığ ve Malatya sarsıntılarına kadar yaptığımız çalışmalarda gördük. Daha değerlisi bu kentlerde yaşayan milyonlarca insanımızın kimsenin keyfini bekleyecek, kimsenin hesaplarının tekemmülünü bekleyecek vakti de sabrı da dermanı da yoktur. İşte biz bunun için bir yılda 319 bin konut yaparak altyapısıyla, iş yerleriyle, toplumsal ve kültürel üniteleriyle tüm gereksinimleri tamamlayarak kentlerimizi ayağa kaldırma kelamı verdik.
SEÇİM ÜLKE GÜNDEMİNDEN BİR AN EVVEL ÇIKSIN İSTEDİK: Sarsıntı bölgesinde yürüttüğümüz çalışmalar seçim atmosferinden etkilenmesin, bu iş bir an evvel ülkenin gündeminden çıksın istedik. Bakanlıklarımızla, kurumlarımızla, belediyelerimizle, sivil toplum kuruluşlarımızla, özel kesimimizle tam kapasite alandayız. Dünyada 500 kilometrelik bir alana yayılan, böylesine büyük bir felaketin yıkıcı tesirlerinin bu kadar kısa müddette üstesinden gelip, kalıcı konutların inşasına başlayabilecek öteki bir ülke bulamazsınız. Türkiye, devletinin gücü, hükümetinin kararlılığı, milletinin inancıyla bunu başarmıştır.
DEPREM TURİSTLERİ…: Hatay yaralıyken kalan 80 vilayetimiz sağlıklı olamaz. Hatay hüzünlüyken kalan 80 vilayetimiz sevinçle hayatına devam edemez. Sarsıntı kentlerimizin tamamı için tıpkı durum geçerlidir. Bu imtihanı daima birlikte verecek, bu felaketin izlerini daima birlikte ortadan kaldıracağız. Bunun için süratle yürüttüğümüz süreksiz barınma merkezlerinin suramı, yardım faaliyetleri, kalıcı konutların inşası, mevcut yerlerin ihyası programlarında rastgele bir kesintiye yahut gecikmeye müsaade veremeyiz. Bakanlarımız sarsıntı gününden, biz de zelzelenin üçüncü gününden beri buralardayız. Cumhurbaşkanı olarak her kentimizi tekraren Cumhur İttifakı olarak ziyaret ettik. Yapılan çalışmaları yakından izliyoruz. Zihnimiz de gönlümüz de daima sizlerle birlikte. Kimi zelzele turistleri, yalnızca fotoğraf çektirmek, yalnızca imaj vermek için ortada bir buralara uğrayabilir. O ortada palavra yanlış laflar da edebilirler. Siz onlara aldırmayın. Keşke bunun yerine ellerindeki imkanları süreksiz barınma merkezleri kurarak, yardım faaliyetlerini sürdürerek, yüreklerini depremzede kardeşlerimize açarak kullanabilseler, insanlarımızın gönüllerini alabilseler. İnşallah o da olur.
BU BELEDİYELER SANKİ BURAYA UĞRADI MI?: Ana muhalefetin 11 büyükşehir belediyesi var. Nerede bu belediyeler? Bu belediyeler sanki buraya uğradı mı? Biz sorumluluğumuzun gereğini, kendimize yakışanı, sizlerin beklediği işleri yaparak sarsıntı kentlerimizi 1 yılda ayağa kaldırma kelamımızı tutmaya bakacağız. Bugüne kadar milletimize verdiğimiz her kelamı nasıl tuttuysak, her afette kayıpları nasıl telafi ettiysek inşallah bu sefer da birebirini yapacağız. Hiç kimse kaygıya, tereddüte kapılmasın. ‘Burası CHP’li’ demedik. Biz ne dedik? ‘Bunlar da bizim vatanımız, bunlar da bizim vatandaşımızdır.’ dedi. Tek yapamayacağımız şey ölenleri geri getirmektir. Onun dışındaki her kaybı telafi edecek güce, imkana, kararlılığa sahibiz. Kâfi ki biz birliğimize, beraberliğimize, kardeşliğimize ortak geleceğimize, ortak hayallerimize, ortak amaçlarımıza sahip çıkalım. Gerisi resen gelecektir.
22 BİN 467 KONUTUN İNŞASI FİİLEN BAŞLAMIŞTIR: Tespitlerde gelinen noktaya nazaran kentimizde 100 bin binadaki 338 bin bağımsız kısım yıkık, acil yıkılacak, ağır ve orta hasarlı olarak kullanılamaz hale gelmiştir. Hatay’da toplamda 238 bine yakın konutu ve köy meskenini yaparak hak sahiplerine teslim etmeyi planlıyoruz. Zelzeleden bugüne 50 bin konut ve köy meskeninin inşasına başlanmasıyla ilgili süreci sonuçlandırdık. Bugün Hatay’da temelini atacağımız 3 bin 122 konutla birlikte 22 bin 467 konutun inşası fiilen başlamıştır. Bölgedeki kentlerimizin tamamında her gün binlerce yeni konutun temelini atarak sizlere verdiğimiz kelamı yerine getireceğiz. Önümüzdeki bir yıl içinde 319 bin konut toplamda 650 bin konut yaparak, kent merkezlerimizi yerinde dönüştürerek insanlarımıza sağlam, inançlı, huzurlu yuvalar ve iş yerleri kazandıracağız. Konutlarla kalmıyor, bölgenin sıhhat altyapısını da ayağa kaldıracak projeleri başlatıyoruz. Sarsıntının akabinde Arsuz’da 100, Hassa’da 100 ve Belen’de 30 yataklı devlet hastanelerini çabucak tamamlayarak hizmete aldık. Salgın devrinde nasıl rekor müddetlerde acil durum hastanelerini inşa ettiysek Hatay’da da bunu yapacağız. Biz ana muhalefetin palavralarıyla ayakta duran bir parti bir iktidar değiliz. Hatırlayın o salgının olduğu periyotta İstanbul’da dev Çam ve Sakura Hastanesini bitirdik. 3 ay üzere bir vakitte bir taraftan İstanbul Havalimanı’nda bir taraftan evet Anadolu Yakası’nda 2 hastaneyi 1006 odalı olarak 1006 bir tarafta 1006 bir tarafta bitirdik ve halkımızın hizmetine sunduk.
MÜSLÜMAN BİREBİR DELİKTEN İKİ SEFER ISIRILMAZ: Tarih boyunca birçok badireleri atlatmış, pek çok defa yıkılıp yine ayağa kalkmış Hatay’a teslim olmak yakışmaz. Daima birlikte uğraş edeceğiz, yıkılan her şeyi tekrar daha güzeliyle daha hoşuyla daha güvenlisiyle tekrar yapacağız. Canlarımız dışında kaybettiğimiz her şeyi tekrar kazanacağız, tekrar yerine koyacağız. Bu millet birçok sokak olaylarını, kaç siyasi kumpasları, kaç ekonomik tuzakları, birçok terör taarruzlarını, birçok global dayatmaları göğüsleyerek bugünlere geldi. Epey imtihandan alnının akıyla sıyrılmış bir milleti, bu milleti tek başına sarsıntı mi esir edecek, asla. Ülkemizin geçmişinde makus yapılaşmadan, plansız kentleşmeden, denetimsiz gelişmelerden kaynaklanan ıstırapların faturasını zelzelede yıkılan binalarımızla ve yitip giden insanlarımızla maalesef ödedik. Müslüman birebir delikten iki kez ısırılmaz. Esasen bu bahiste geçtiğimiz 20 yılda pek çok iş yaptık. Kıymetli iyileştirmeler sağladık fakat görüyorum ki daha fazlasını, daha süratli bir formda yapmaya gereksinimimiz var. Bunun için Türkiye Ulusal Risk Kalkanı Modeli ile yalnızca zelzelede yıkılan kentlerimizi değil ülkemizin tamamında kentsel dönüşümü hızla neticelendirecek bir program hazırladık.
KENTSEL DÖNÜŞÜM DAVETİ: Hatay, inançlı konutları, tarihi ve kültürel mirasımızın ihyasıyla ortaya çıkacak görünümüyle bu modelin vitrini olacak. Hatay tarihe gömülecek bir kent değildir. Hatay’ı inşa edene kadar durmayacağız, dinlemeyeceğiz. Hatay’dan tüm vatandaşlarıma sesleniyorum, binanız sarsıntıya güçlü değil, sel yahut heyelan tehdidi altındaysa vakit kaybetmeden dönüşüm sürecini başlatın. Görüyorsunuz, zelzelesiyle ve seliyle afetler sizleri beklemiyor. Evvel önlemi alacak yani binamızı sağlam bir tabana tekniğine uygun halde yapıp tevekkül edeceğiz. Kentsel dönüşüm, 14 Mayıs seçimlerinde ülkeyi yine yönetme sorumluluğunu üstlendiğimizde hükümet programının birinci hususunu oluşturacaktır. Geçtiğimiz 20 yılda edindiğimiz deneyimleri 6 Şubat zelzelelerinin önümüze koyduğu fotoğrafı dikkate alarak ülkemizi kısa müddette afetlere sağlam hale getirmek için kararlıyız. Hatay’ımız 7,7 ile 7,6 ile tarihe gömülecek kent değildir.
14 MAYIS’A HAZIR MIYIZ?: Hatay bağımsızlığın, özgürlüğün değerini çok yeterli bilir. Kentimiz farklı kültürleri bir ortada yaşatmasıyla dünyayı kendine hayran bırakıyor. Bugün Türkiye, güvenlik, huzur, istihdamıyla Cumhuriyet tarihinin tepesindedir. Türkiye Yüzyılı vizyonuyla karşılamaya hazırlandığımız yeni periyotta dünyanın en gelişmiş 10 ülkesi ortasına girme gayesine sıkı sıkıya bağlıyız. Bizi bu yoldan döndürmek için son 10 yılda neler yapıldığını hatırlıyorsunuz. Milletimizle birlikte inanç, azimle verdiğimiz gayret ile hepsini aştık. Tüm dünya ile birlikte maruz kaldığımız Covid-19 krizi bizi bu amaçtan uzaklaştıramadı. Rusya-Ukrayna savaşıyla global tansiyon gayeden uzaklaştıramadı. Sarsıntı, sel üzere tabi afetler yükümüzü artırmakla birlikte bizi bu gayeden vazgeçiremez. 14 Mayıs’a hazır mıyız? 14 Mayıs’a inşallah şu terör örgütüyle kucak kucağa el ele yürüyenlere gereken dersi vermeye hazır mıyız? Yavruları anne kucağından alıp Kandil’e kaçıranlara gereken dersi vermeye hazır mıyız? Diyarbakır annelerini unutmamanızı istiyorum. Bize güvenmenizi, yanımızda yer almanızı istiyorum. (HABER MERKEZİ)