TBMM Lideri Mustafa Şentop, Kur’an-ı Kerim’e hücumların düzenlendiği İsveç, Hollanda ve Danimarka’ya “ilkesizlikten vazgeçmeleri” davetinde bulundu.
Şentop, İslam İşbirliği Teşkilatı Parlamento Birliğinin (İSİPAB) “İslam Dünyası ve Çağdaşlaşma ile Kalkınmanın Sınamaları” başlığıyla Cezayir’de gerçekleştirilen 17. Konferansı’nda 16. devir lideri olarak konuşma yaptı.
İsveç, Hollanda ve Danimarka’da Kur’an-ı Kerim’e düzenlenen hücumlara dikkati çeken Şentop, “Bu aşağılık bireylerin aşağılık aksiyonları ve kelam konusu ülke makamlarının tavırları İslam düşmanlığının, ırkçı ve aşırıcı akımların Avrupa’da ulaştığı telaş verici düzeyin göstergesidir. Bu insan müsveddelerini bir defa daha lanetliyorum.” dedi.
Şentop, kelam konusu taarruzların gerçekleştiği ülkelerin tutumuna ait ise, “Putlaştırdıkları özgürlük, demokrasi, insan hakları ve hukukun üstünlüğü kisvesi altında her fırsatta Müslümanları amaç alan, gaye alınmasına göz yuman Batılı ülkeleri ilkesizlikten vazgeçmeye, geçmişlerinden ders çıkarmaya çağırıyorum.” tabirlerini kullandı.
– Çıkacak yangın herkesi yakacak
Batı’nın yüzeysel insan hakları anlayışına ve ikili standart yaklaşımına sahip olduğuna vurgu yapan Şentop, “Batılı ülkeler bu tehlikeli oyuna derhal son vermelidir. İnsanların kutsallarının tahkir edilmesine dur demelidir. Toplumların fay çizgileriyle oynanmasına müsaade etmemelidir. Çıkacak yangının herkesi yakacağını artık görmeliler.” dedi.
Şentop, İngiltere Prensi Harry’nin, Afganistan’da 25 kişiyi öldürdüğü, bundan utanç duymadığı ve “Onları insan olarak görürseniz öldüremezsiniz, o denli görmüyoruz.” halindeki cümlesini hatırlatarak, “Bu yaşananlar adeta Nazi periyoduna giden yolun taşlarını döşüyor. Hitler’i anımsatıyor.” sözlerini kullandı.
Müslüman ülkelerin sesleri zayıf kaldı
İslam ülkelerinin kişisel olarak verecekleri reaksiyonların yanı sıra İslam coğrafyasının temsil edildiği memleketler arası organların da reaksiyonlarını en yüksek perdeden ortaya koyması gerektiğini vurgulayan Şentop, şunları söyledi:
“Bu bağlamda bir öz tenkit de yapmak zorundayız. Üzülerek söz etmeliyim ki yaşanan vahim olaylar karşısında Müslüman ülkelerden ve bizlerin iştirak ettiği örgütlerden çıkan sesler de farklı bir rapora husus olabilecek halde zayıf kalmıştır. Halbuki bizlerin toplu ve güçlü bir biçimde ortaya koyacağı reaksiyon, elbet İsveç’in, Danimarka’nın, Hollanda’nın yahut bu tıp saygısızlıkların yaşandığı öteki ülkelerin kendilerine çekidüzen vermesine imkan verecek, onları ileride yaşanabilecek misal felaketlerin önüne geçmeye zorlayacaktır.”
İslam dünyasını temsil eden örgütler
Şentop, İslam dünyasını temsil eden örgütlerin genel olarak etkisiz olduğunu belirterek, “İç çekişmelerle boğuşmaktalar ve İslam dünyasının gür sesi olmaktan çok uzak durumdalar. Bugün İslam dünyasının, sahip olduğu tüm maddi ve manevi potansiyele karşın hak ettiği yerde olduğunu söylemek maalesef mümkün değildir.” dedi.
İslam dünyasının bu kurumlarını tekrar dizayn etmesinin gerekliliğine dikkati çeken Şentop, “Birliğimizin daha güçlü olması, sesimizin daha gür çıkması lazım. Filistin’den Rohingya’ya, Karabağ’dan Uygur Türklerine, Afganistan’dan Kırım’a, Kuzey Kıbrıs’tan Batı Trakya’ya, Avrupa ülkelerinden Uzak Asya kıyılarına, Amerika’dan Avusturalya’ya Afrika’ya kadar yeryüzünde her nerede bir kardeşimiz bulunuyorsa onların kaygılarıyla hemhal olmamız, haklarının korunması için çalışmamız, uğradıkları zulümleri durdurmak için uğraş etmemiz inancımızın bize yüklediği bir sorumluluk ve vebaldir.” formunda konuştu.