Esmanur GÜLBAHAR – Musa YEŞİLDAĞ – Herkes DUYSUN / BURSA (İGFA) – CHP Vilayet Lideri Nihat Yeşiltaş, Herkes Duysun’a yaptığı açıklamada, CHP’nin belediyecilik anlayışının yapılacak projelerle toplumun her bölümünü ortaklaştırmak olduğunu belirterek, Bursa’ya toplumsal demokrat ve halkçı bir belediyeciliğin gelmesi gerektiğini söyledi.
CHP Vilayet Lideri Nihat Yeşiltaş, daha evvel 6 yıl Yıldırım İlçe Başkanlığı yaptığını anımsatarak, “Partinin çabucak hemen her kademesinde yer almış bir parti işçisiyim. Ömrüm boyunca da Cumhuriyet Halk Partisine emek vermiş bir ailenin çocuğuyum. Süreç, bizim Cumhuriyet Halk Partisi ve cumhuriyetin pahaları ile kazanımları üzerinedir. Cumhuriyetin 100. yılını daha da ileriye taşıma ismine, geçmişten gelen bir anlayışı sürdürebilme, devam ettirebilme anlayışı içinde yetiştik ve büyüdük.” dedi.
“ÖZGÜR ÖZEL İLE UMUDU TEKRAR YEŞERTECEĞİZ”
Bu ülkeye demokrasiyi getiren partinin CHP olduğu fikrini taşıyan Yeşiltaş, “Bu ülkeye demokrasiyi getiren partiyiz. Parti içi demokrasi de güzel işledi. Üyelerimizin kendi mahallelerinde delege seçmesiyle başlayan süreç ilçe kongreleri, vilayet kongreleri ve kurultayla sonuçlandı. Tam bir demokrasi şöleniydi. Her şey çok uygun gelişti ve sonuçlandı. Sonuçta bir genel lider değişikliği oldu. Bundan sonraki süreçte de yeni genel liderimizle umudu tekrar yeşerteceğiz, büyüteceğiz. Önümüzde bir lokal seçim var, bu iktidarın oluşturduğu ablukayı kırarak lokal seçimlere daha heyecanlı ve coşkulu gireceğiz.” tabirlerini kullandı.
“BURSA’DA HİÇBİR ŞEY YETERLİ GİTMİYOR”
Bursa’nın âlâ yönetilmediğine ve bu kentte bir değişim olması gerektiğini tabir eden Yeşiltaş şöyle konuştu:
“Bursa’da hiçbir şey yeterli gitmiyor. Yeterli giden bir şey varsa bana da söyleyin. Bursa güzel yönetilmiyor. 19-20 yıldır yönetenler sahiden bu kente ihanet ettiler. Bu kent bir tarih, kültür ve Avrupa kenti. ‘Yeşil Bursa’ anlayışı büsbütün ortadan kayboldu ve betona boğulmuş, problemlerle boğuşan, sıkıntıları büyüyen, trafiğinden tutun da hava kirliliğine varana kadar sıkıntılar yaşayan bir kent oldu. Verilen kelamların hiçbirinin yapılmaması ile birlikte kent çok makus yönetildi. Kentte bir değişim olması gerek. Bir toplumsal demokrat belediyeciliğin, bir halkçı belediyeciliğin bu kente gelmesi gerekir. Bu kentin buna muhtaçlığı var. Çok yeterli örneklerimiz var. Kazandığımız vilayetlerde belediye liderlerimiz çok uygun işler yapıyor. Bizim zati belediyecilik anlayışımız, toplumun her bölümünü yapılacak projelerle ortaklaştırmak. Yönetenlerin şöyle bir anlayışı var: Bir yere bir şey yapınca, biz yaptık oldu anlayışı… Yapılan şeylerde kenti özünden uzaklaştırarak toplumsal yarar, toplumsal çıkarların yok sayıldığı ve yalnızca bireylerin öne çıktığı, bireylerin ferdî karlarını önemseyen belediyecilik oluştu. Bu kente ihanet etmenin en büyük görünen yüzü Doğanbey Toki konutlarıdır. Kentin ortasında bu türlü bir projeyi uygulayarak, bu türlü bir bina yoğunluğu oluşturarak kenti bir diğer alana soktular. Gördükçe biz bile utanıyoruz ve yazık diyoruz. Bir an evvel o anlayıştan vazgeçsinler diyoruz lakin artık vakitleri kalmadı. 4-5 ay bir vaktimiz kaldı, geleceğiz ve daima birlikte bu kenti yine planlayacağız. Herkesin kendini keyifli hissedeceği, herkesin gülümseyeceği bir kent yaratacağız.”
YEŞİLTAŞ’TAN ALİNUR AKTAŞ’A KENTSEL DÖNÜŞÜM CEVABI
Bursa Büyükşehir Lideri Alinur Aktaş’ın, “Kentsel dönüşümden bahseden bir tane CHP’li göremezsiniz.” açıklamasına da cevap veren CHP Bursa Vilayet Lideri Nihat Yeşiltaş, “Kentsel dönüşüm aslında bizim projemiz. Onlar kentsel dönüşüm ismi altında rantsal dönüşüm yapıyorlar.” dedi ve eklerdi:
“Başkan Aktaş bir yanılgı içinde, kentsel dönüşüm aslında CHP’lierin projesidir. Kentsel dönüşümü getiren biziz. Kentsel dönüşüm derken binaların alıp değiştirilmesine yönelik değil, bizim kentsel dönüşümümüz geniş alanlarda ve ada bazındadır. İçinde sıhhat merkezi, eğitim alanları ve alışveriş merkezlerinin olduğu geniş alanları kapsayan dönüşüm projeleridir. Alinur Beyefendi de bahsetmiş, evet onların anlayışı çok farklı. Onlar kentsel dönüşümü rantın çok olduğu yerlerde yapıyorlar. Buna rantsal dönüşüm diyoruz. Kentsel dönüşümler insan ömrünü kolaylaştıran çağdaş kentler yaratmaktır. Üzülüyoruz alışılmış bu formda olduğunda. Kentsel dönüşüm olmalı, bir an evvel binalar yenilenmeli, kentimiz sarsıntı bölgesi. Burada sağlıklı binalar, sağlıklı yapı stoğu oluşturmamız lazım. Burada kentsel dönüşümleri yaparken değerli olan birinci derecede vatandaşı mağdur etmemek. Hangi kentsel dönüşüm ismi altında değişim yapıyorlarsa biz gidiyoruz bakıyoruz ve inanın ki oradaki vatandaşlar daima mağdur. Onların yerlerini, 3 katlı binalarını, dairelerini alıp buna karşılık bir daire verip üstüne para istiyorlar. Buna emsal oradaki vatandaşların mağduriyeti ile bir şeyler yapıyorsanız, kenti büsbütün imara uygun planlı bir halde yapmıyorsanız bir sorun, bir sorun vardır.”