Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın, ‘Katil İsrail’, ‘FETÖ’cü BAE’, ‘Cani Suud’ dedikten sonra zeytin kolu uzattığı ülkelere ‘Zalim Mısır’ da eklendi. Türkiye ile Mısır bağı Sisi’nin liderliğindeki ordunun 2013’te Müslüman Kardeşler mensubu olan Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’yi devirmesinin akabinde bozulmuştu. Erdoğan, bu olaydan sonra ‘Rabia’ işareti yaparak Mursi’ye takviye vermişti. Erdoğan, elinin 4 parmağını gösterdiği bu işareti parti simgesini dönüştürüp, meydanlarda “Tek millet, tek bayrak, tek vatan ve tek devlet” diye anlatmıştı. Erdoğan, Mısır siyasetinde yaptığı bu son değişikliği muhalefet şöyle kıymetlendirdi:
DP önderi Gültekin Uysal: Ar damarı oldu, kâr damarı. Rabia bile yapamaz oldunuz.
Memleket Partisi başkanı Muharrem İnce: Rabia‘dan el sıkışmaya. Darbeci Sisi’den, dostum Sisi’ye… Ak Parti’nin ve Erdoğan’ın iç siyasete yönelik, meydanlarda, sokaklarda dış siyaset yürütmesinin ülkemize faturası çok ağır oldu. Sorun yalnızca Erdoğan için Rabia’nın gidip Sisi’nin gelmesi değildir. Bu süreçte Türkiye’nin kaybettikleri ne olacak?
CHP Sözcüsü Faik Öztrak: Anadolu’da hoş bir kelam vardır: Siyasette adama kirlettiği testiden su içirirler.
CHP Küme Başkanvekili Özgür Özel: Seçimi kaybetmemek uğruna tükürdüklerini yalıyor. Tükürdüğü hızı yalıyor, ittirdiği eli tutuyor.
CHP Genel Lider Yardımcısı Oğuz Kaan Salıcı: Erdoğan “katil ve firavun” dediği Sisi ile el ele, göz göze çok memnun.
CHP Genel Lider Yardımcısı Seyit Torun: İşine gelince ‘darbeci Sisi’, işine gelince kardeşim Sisi… Evvel Allah’a, sonra halkımıza havale
CHP Genel Lider Yardımcısı Ali Öztunç: Sisi ile samimi pozlar. Üstelik bir eliyle değil iki eli ile. Ne oldu Rabia?
CHP Genel Lider Yardımcısı Veli Ağbaba: Rabia işareti de tarih oldu. Evvel “darbeci Sisi”ydi, artık “dostum Sisi” oldu. “Ben bu türlü bir şahısla asla görüşmem. Mısır halkı bizim canımız ancak Sisi asla!” diyen Erdoğan, katil diye seslendiği bireyle el sıkıştı. Nereden nereye.
CHP Ankara milletvekili Ali Haydar Hakverdi: Yavaş dön, ümmet suratına yetişemiyor.
CHP Ankara Milletvekili Murat Buyruk: Muhalefeti yıllarca meydanlarda rabia işareti eşliğinde Sisi’cilikle, darbecilikle suçladın. Artık hiçbir şey olamamış üzere zalim, katil, darbeci dediğin adamla kucaklaşıyorsun. Ya kaybettirdiklerin?
CHP İstanbul Milletvekili Mahmut Tanal: Ey yandaşlar, troller, sırada hangi işaret var? Malum Rabia işareti artık istenmeyen sembol ilan edildi!
İYİ Parti Genel Lider Yardımcısı Ümit Dikbayır: Kelamının eri olmak demek bu olsa gerek. Allah, Sisi’yle Erdoğan’ın muhabbetlerini arttırsın.
İYİ Parti Genel Lider Yardımcısı Metin Ergun: Kimler kimlerle beraber! Ey Ak Parti’ye oy veren seçmen: Ne diyorsun bu işe?
İYİ Parti Genel Lider Yardımcısı Ahmet Erozan: Sonunda Sisi’nin de elini sıktı, sıra Esad’da…
İYİ Parti Genel Sekreteri Uğur Poyraz: 2019 Lokal Seçimlerinde; ‘Sisi mi, Binali Yıldırım mı?’ diyordunuz. Anlaşılan artık Sisi… Pekala Binali Yıldırım ne olacak?
İYİ Parti Kayseri Milletvekili Dursun Ataş: Rabia’ya ne oldu? Esma’ya dökülen gözyaşları palavra mıydı?
Gelecek Partisi Sözcüsü Serkan Özcan: Ülkemizin çıkarları için hiçbir ülkeyle bağlantılarımızın kesilmemesi en doğrusudur. Lakin bundan da değerlisi ülkemizin prestijinin bu halde ayağa düşürülmemesidir! Bütün muhalefeti yıllarca Sisi olmakla suçlayıp, tekraren Sisi’ye katil deyip, akabinde da keyifli ve gülen bir yüzle elini sıkmak milletimizin haysiyetine hakarettir!
Gelecek Partisi Genel Lider Yardımcısı Mustafa Gözel: Evet davayı satan biziz…
Yeniden niçin olmasın? Bunun sinyalini verdik, inşallah adımlar atılacak
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Sisi ile el sıkışmasının akabinde yaptığı açıklamada. “Temennim odur ki süreci, daha sonra inşallah üst seviye görüşmelerle düzgün noktaya taşıyalım istiyoruz” dedi.
Erdoğan, Katar dönüşü uçakta gazetecilerin sorularını yanıtladı. Dünya Kupası açılış resepsiyonunda Mısır Cumhurbaşkanı Abdülfettah es-Sisi ile görüşmesiyle ilgili soruya şu karşılığı verdi: “Bir süreç başlayabilir demiştik. Bu türlü bir sürecin başlaması için burada bir adım atılmış oldu ve güzeliyle görüşmeleri yaptık. Temennim odur ki evvel bakanlarımızla başlayan bir süreci, daha sonra inşallah üst seviye görüşmelerle güzel bir noktaya taşıyalım istiyoruz. Zira olaya ben şöyle bakıyorum, Türk milleti ile Mısır halkının geçmişteki birlikteliği bizim için çok kıymetlidir. Yine niçin olmasın, yine niçin başlamasın? Bunların sinyalini verdik. İnşallah olağanüstü bir hal olmadıktan sonra bu adımı iyisiyle atarız. Bizim doğal kendilerinden tek isteğimiz; bize karşı Akdeniz’de hal içinde olanlara yönelik burada biz barışı ikame edelim, onunla bir arada yolumuza inşallah devam edelim.”
AKŞENER’E KARŞILIK VERDİ
Erdoğan, ‘Altılı masayı terk et’ dediği YETERLİ Parti önderi Meral Akşener’in “Kumar masasında olmadık, olmayacağız” kelamlarına de karşılık verdi. Erdoğan, “Altılı masa alışveriş yapmıyor mu? Hatta ‘Şu kadar bakanlık filancaya verilebilir’ denmiyor mu? Kumar budur. Sayın Akşener; ne Tayyip Erdoğan’ın hayatında bu türlü bir şey var ne de Sayın Bahçeli’nin… Biz işimize bakıyoruz. Bizim tek kaygımız bu ülkeye hizmet. Cumhur İttifakı’nın attığı bu adımı nasıl bir kumar oyunuyla özdeş hale getirmek istersin? Bu olacak iş mi? Onun için Sayın Akşener’in kendisini ve yanındakileri bir gözden geçirmesinde yarar var.”
Mısır Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamada da Sisi ile Erdoğan’ın el sıkışması, “İkili ilgilerin yeni başlangıcı” olarak yorumlandı. (A.A)
Erdoğan Sisi için ne demişti?
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Sisi ile tokalaşmasının akabinde 2019 yılında tekrarlanan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimlerinden kısa bir müddet evvel söylediği kelamları toplumsal medyada gündem oldu. Erdoğan, “Pazar günü Sisi mi diyeceğiz, Binali Yıldırım mı diyeceğiz?” demişti. Erdoğan, şu tabirleri kullanmıştı: “Darbeyle başa geçen şu andaki zalim Sisi, 50’ye yakın kişiyi idam etmiştir. Batı bu idamlara sessiz kalmıştır. Avrupa ülkeleri idamı yasaklarken, katil Sisi’nin davetine icabetle oradaki toplantıya iştirak etmişlerdi. Bu ikiyüzlülük değil çok yüzlülük.” Erdoğan, 17 Haziran 2019’da ise şöyle demişti: “Beni Sisi ile çok barıştırmak isteyenler var, asla kabul etmiyorum, etmem de. Neden? Halkının yüzde 52 oyunu almış olan bir Mursi’yi ve arkadaşlarını cezaevine mahkum eden bir antidemokratla karşı karşıya gelmem, onunla tıpkı masada oturmam.” Erdoğan, 13 Mart 2019’da “Sisi ile görüşür müsünüz?” sorusuna, “Şaka yapıyorsun herhalde. Bu türlü bir şey asla kelam konusu değil” karşılığını vermişti. 1 Mart 2015’te ise “Benim için Mısır’ın Cumhurbaşkanı Mursi’dir. Darbeci Sisi’yi Cumhurbaşkanı olarak kabul etmediğimi söyledim, yeniden söylüyorum. BM’de tıpkı masaya onunla oturmadım, oturursam, kendimi inkar ederim. Oturursam demokrat olmam” tabirlerini kullandı.
Babacan bir ay evvel kestirim etti
DEVA önderi Ali Babacan, bir ay evvelden, Erdoğan’ın Sisi ile ortasını düzeltmeye çalıştığını söyledi. Babacan’ın o günkü açıklamaları partisinin toplumsal medya hesabından paylaşıldı. Babacan, “Şu an Beştepe harıl harıl Mısır’la bağları düzeltmeye çalışıyor. ‘Ah keşke şu Sisi bir elimi sıksa’ diyor. ‘Elini sıkmam, masasına oturmam’ dediği Sisi’nin şu anda Beştepe peşinde koşuyor. Yapmadıkları şey, vermedikleri taviz kalmadı. Olan 85 milyona oldu. Niçin? Türkiye yalnızlaştı. Mısır’ı düşman ilan edince, Mısır da ‘Ben de giderim Rumlarla, İsrail’le, Yunanistan’la konuşurum’ dedi. Türkiye ne yapmak zorunda kalıyor? ‘Benim de hakkım olabilir’ diye bir arama gemisi gönderiyor, peşine de iki tane savaş gemisi takıyor. Sadece kuru bir inat için Mısır üzere değerli bir ülkeyle ortayı bozarsan, kaybolan haklarını tekrar kazanmak için kıvranır durursun” dedi. Başak KAYA/SÖZCÜ
Yandaş müellif bile eleştirdi
Her fırsatta Sisi’yi sert sözlerle gaye alan ve her haberinde ‘darbeci’ vurgusu AKP’ye yakın Yeni Akit gazetesini bu görüşme yumuşattı. Gazete Erdoğan ve Sisi’nin tokalaşmasını, ‘Mısır ile buzları eriten görüşme’ diye duyurdu. Yeni Akit’in yazıişleri müdürü Ali Karahasanoğlu, Erdoğan’ın Sisi’yle el sıkışması karşısında ‘yıkıldığını‘ yazdı. Erdoğan’ın verdiği bu fotoğrafı eleştiren Karahasanoğlu, devamında ‘dokuz yıl direndiği’ için övdü.
TÜRKİYE DOĞU AKDENİZ’DE YALNIZ KALDI
Mısır’la yaşanan 9 yıllık krizde neler kaybettik?
Erdoğan‘ın Mısır’ı düşman ilan etmesi, Türkiye’ye birçok alanda yer kaybettirdi. Erdoğan, trilyon dolarlık petrol ve doğalgaz rezervine sahip olan Doğu Akdeniz’de, istikrarın kıymetli ögelerinden biri olan Mısır’ı karşısına almayı tercih etti. Türkiye’nin bağı sürseydi, Libya ile yapılan mutabakatın bir benzerini Mısır ile de yaparak bölgede Türkiye’nin eli güçlenecekti. Bu siyaset sonucu, Mısır, Türkiye yerine Yunanistan-Güney Kıbrıs Rum İdaresi ile askeri işbirliği, deniz ve güç mutabakatları imzaladı. Rum İdaresi, Yunanistan, İsrail, İtalya, Ürdün, Filistin ve Mısır ortasında Doğu Akdeniz Gaz Forumu kuruldu ve Türkiye yalnızlaştı. Türkiye, Doğu Akdeniz’de doğal gaz, petrol, güç ve güvenlik açısından zora düştü. Türkiye’nin Mısır’a ihracatı da düştü. Türk teşebbüsçüler açısından Mısır, sağlam yer olmaktan çıktı. Diplomatik alakalar maslahatgüzar düzeyine indi. İki ülke Deniz Kuvvetleri’nin Doğu Akdeniz’deki işbirliği sona erdi. Bu siyasetten turizm de olumsuz istikamette etkilendi.
BU BİRİNCİ DEĞİL
U dönüşü Birleşik Arap Emirlikleri ile başladı
15 Temmuz darbe teşebbüsünün akabinde ‘’Darbenin finansörü” ilan edilen BAE ile de alakalar koptu. Fakat BAE Veliaht Prensi Zayed el Nahyan Kasım 2021’de Ankara’ya geldi ve yollarına halı serildi. İki ülke ortasında 9 başka işbirliği muahedesi imzalandı.
İkinci adımda Prens Salman ile tokalaştı
Suudi gazeteci Cemal Kaşıkçı’nın İstanbul Başkonsolosluğunda öldürülmesinin akabinde bu ülke ile de bağlantılar koptu. Erdoğan ‘’ İnsanları enayi, ahmak zannediyorlar” dedi. Daha sonra Suudi Arabistan’a gidip sıcak bildiriler verdi. Suudi veliaht prensi Selman da Ankara’ya geldi ve ülkesine dönerken Esenboğa Havalimanı’ndan Erdoğan tarafından uğurlandı.
‘Terör devleti’ dediği İsrail’e yeni sayfa açtı
Erdoğan Davos’ta devrin İsrail Devlet Lideri Perez’e ‘’One minute, siz öldürmeyi âlâ bilirsiniz” dedi, iki ülke ortasındaki bağlar bozuldu, Mavi Marmara olayı ile de büsbütün koptu. Lakin daha sonra İsrail Cumhurbaşkanı Herzog Ankara’ya geldi. Türk askeri at üzerinde İsrail bayrağı taşıdı. İki ülke karşılıklı Büyükelçi atadı.
Erdoğan Sisi tokalaşması vatandaştan da reaksiyon aldı
Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Mısır Cumhurbaşkanı Sisi ile görüşmesine ve samimi bir halde el sıkışmasına, vatandaş da reaksiyon gösterdi. AKP’ye oy verdiğini söyleyenler de Erdoğan’ı eleştirdi. İstanbul Bakırköy’de vatandaşlara mikrofon uzattık. Sisi ile Erdoğan’ın görüşmesini nasıl değerlendirdiklerini sorduk.
Ramazan Poyrazoğlu: Çift yüzlü siyaset. Bu devam ettiği sürece ülke daha da gerilemeye mahkumdur. Ben yaklaşık 17 sene AK Parti’ye oyumu verdim lakin 4-5 yıldır kendimi geri çektim. Niye? Bu stil yüzsüzlüklerden ötürü. Biz bu halde bir Lider istemiyoruz.”
Adnan Tankuş: Kandırılmıştır belki! Daha evvel daima kandırıldı, artık de kandırılmıştır! Tahminen de Sisi katil değildir!
Ertunç Tek: Siyaset işte, diyecek bir şey yok…
Tamer Beyefendi: Bunlara alışkınız. Tek Sisi ile değil… Sabah konuştuklarını akşam unutuyorlar yahut inkar ediyorlar.
Oya Gül: Fikirleri çok çabuk değişiyor. Çok berbat karşıladım.
Göktuğ Beyefendi: Siyasetin tabiatında palavra, söylediklerinden dönme var. Günün kaidelerine nazaran biçim alabiliyorlar, laflarından dönebiliyorlar.
Mehmet Saik: Tutarsızlığın bir göstergesidir. Erdoğan’ın ve AK Parti’nin yaptığı siyasi atılımlarını hiç tasvip etmiyorum. Ülkemize gelmiş en makûs hükümet olarak görüyorum.
İrfan Cezmi Sevimli: Görüşmeyi hoş değerlendiriyorum. Sisi’ye ben de katil diyordum. Sahiden de katil. Cumhurbaşkanımızı tebrik etmek lazım ki bu alçak beşerle Türkiye’nin menfaatleri için konuşuyor. Batuhan SERİM/SÖZCÜ
Yanlış bir fotoğraf
Batuhan Solak: Afedersiniz kaba konuşacağım lakin bir laf vardır: Tüküreceğin yüze bakma, bakacağın yüze tükürme. İsrail’le de görüşecek, Suriye’ye de gidecek. Esad’ın ismi neydi? Esed… Neden? Neden bu türlü sözler sarf ediyorsun? Bulunduğun makamın gereği sözler sarf et.