BURSA (İGFA) – Terör devleti İsrail’in mezaliminin başladığı birinci günlerde bölgeye dayanak için giden Amerika Birleşik Devletleri Dış İşleri Bakanı Antony Blinken’in Tel Aviv’e giderek ben de Yahudiyimve Yahudi kimliğimle buradayım kelamlarını hatırlatan Sultan Abdülhamid Han Kültür ve Eğitim Derneği Genel Lideri Turgay Yazıcı, Müslüman ülke önderlerine davette bulundu.
Başkan Yazıcı, “Dünyadaki Müslüman ülkelerin Liderleri Kudüs’e giderek bizde Müslümanız ve Müslüman kimliğimizle buradayız demeli. Kudüs’e yapılacak ziyaret, tüm istikrarları alt üst edecektir. İsrail’in yaptığı vahşetin durması ismine bu atılım bir fırsat” dedi.
Kudüs’ün birinci kıblemiz, ikinci mescidimiz ve üçüncü haremimiz Mescidi Aksa’yı bağrında barındırdığını hatırlatan Lider Yazıcı, “Kudüs İsra ve Miraç mucizelerinin gerçekleştiği beldedir. Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed’in (sav) Mescidi Aksa’da bütün peygamberlere namaz kıldırmış ve Allah (cc) huzuruna buradan çıkmıştır. Kudüs 400 yıl Osmanlı himayesinde kaldı ve bu periyoda ilişkin yüzlerce tarihi yapıtı içinde barındıran bir İslam kentidir.Kudüs; Hz. Davud’un temeli, Hz. Süleyman’ın Beytü’l- Makdis’i, Hz. Zekeriya’nın imamlığı, Hz. Yahya’nın muştusu, Hz. Meryem’in hücresi, Hz. İsa’nın beşiği, Hz. Muhammed’in (s.a.s.) miracı, Hz. Ömer’in fethi, Selahaddin Eyyubi’nin düşü, Yasal Sultan Süleyman’ın imarı, Abdülhamid Han’ın davasıdır” diye konuştu.
KIBRIS’TAKİ GELİŞMELER TAKIP EDİLMELİ
Başkan Yazıcı davetinde şu sözleri kullandı:
“Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ndeki gelişmelerede bu noktada dikkat etmek gerekmekte. Musevilerin son dönemdeKarpaz bölgesinde, özelikle Kıyı kısmındaki toprakları satın aldığını görmekteyiz. Buralara yerleşmek ismine Yahudi Chabad Örgütünün direktifleriyle geçmişte Kudüs’te yaptıklarının birebirini,Büyük İsrail gayeleri doğrultusunda bu bölgede de faal hale getirmek istemektedirler. Kıbrıs Türk Cumhuriyetindeki son yıllardaki tüm toprak satışları, bilhassa de vekâlet verilerek süreç yapılmış toprak satışları tam gözden geçirilmelidir.Kıbrıs Türk Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı ve Başbakanı çok süratli bir biçimde son yıllardaki bütün tapu süreçleri gözden geçirilmesinin akabinde bu bahiste bağımsızlığımızı ve devlet olma kimliğimizi direkt yok etmek isteyen ikinci bir İsrail’i, yani siyonist devleti Kıbrıs Türk Cumhuriyeti topraklarında kurmak isteyen bu kirli operasyonları engelleyecek adımları atmak zorundadır.”