İstanbul 2 No’lu Barosu Lideri Yasin Şamlı, İdare Heyeti Üyeleri Nurcan Yanardağ ve Kemal Kaya ile baroya kayıtlı avukatlar Ömer Bozoğlu ve Mustafa Deniz, Stockholm Norrmalm Polis Emniyet Müdürlüğü önünde toplandı.
Burada küme ismine açıklama yapan Şamlı, “Kutsal kitabımız Kur’an-ı Kerim’e ve bayrağımıza yapılan hücum hatasının failinin hukuk önünde hesap vermesi ve işlediği kabahatin cezasını alması için bugün İsveç’in başşehri Stockholm’deyiz. Biraz evvel cürüm duyurusunda bulunduk.” tabirini kullandı.
Bu aksiyonun hiçbir biçimde tabir özgürlüğü kapsamında değerlendirilmeyeceğini savunan Şamlı, “Hukuk normlarının ve hukuk düzeneklerinin sonuncu gayesi adaleti sağlamaktır. Kamu nizamını sağlamak, kabahat işlenmesini önlemek de tekrar bu hedef kapsamındadır. Kur’an-ı Kerim’e ve bayrağa yapılan atak, İsveç Ceza Kanunu’nun 8. Hususunun 16, 7, 2. ve 29. fıkralarına nazaran cezalandırılması gereken bir cürümdür. Bu aksiyon asla söz özgürlüğü kapsamında bedellendirilemez. Bu kabahat hareketi, bir kanıyı tabir biçimi değil, ayrımcı ve ırkçı bir aksiyondur. Kamu nizamını bozma potansiyeli olan bir harekettir. Kamu güvenliğini bozma potansiyeli olan bir harekettir.” dedi.
Kamu sistemi ve güvenliğini bozabilecek hareketlerin, Avrupa İnsan Hakları Mukavelesi’nin kararlarına nazaran de söz özgürlüğü muhafazasından yararlanamayacağını vurgulayan Şamlı, şöyle konuştu:
“Bu kabahat hareketi, kabahatin işlendiği ülkelerdeki beşerler ortasında barış ve huzur ortamını bozma potansiyeli olan bir aksiyondur. Milyarlarca insanın mukaddesine saldırmak, hakaret etmek bir ülkenin değil, bütün dünyanın barış ortamına yapılan bir taarruz olması nedeniyle daha da vahimdir. İnsanların kutsallarına saldırmak insanlığa karşı bir kabahattir. Bu cins hareketler insanların kutsal saydığı, İncil, Tevrat üzere öbür kitaplara yahut diğer kutsallara da yapılsa kamu nizamını, kamu barışını bozma niteliği taşıyan bir hatadır ve bütün hukukçular ayrım yapmadan karşı çıkmalıdır. İnsanların barış içinde bir ortada yaşamasını amaç alan bu cins hücumlar, beşerler ortasında kin, nefret ve düşmanlık tohumları ekme eforu taşıması hasebiyle de bütün insanların karşı çıkması gereken nitelikte bir cürümdür.”
Şamlı, yarın da Danimarka’nın başşehri Kopenhag’da Paludan hakkında cürüm duyurusunda bulunacaklarını hatırlattı.
PASKALYA OLAYLARI
Rasmus Paludan, 2022 yılında Paskalya tatili boyunca İsveç’in Malmö, Norköpin, Jönköping ve başşehir Stockholm’de Kur’an-ı Kerim yakma provokasyonlarını sürdürmüştü.
Paludan’ın durdurulmasını isteyen göstericiler de yollarda lastikler yakarak polise taşlarla saldırmıştı. Çıkan olaylarda 104 polis ve 14 gösterici yaralanmış, 20 polis aracı yakılarak tahrip edilmişti.
PALUDAN, TÜRK BÜYÜKELÇİLİĞİ ÖNÜNDE KURAN YAKMIŞTI
İsveç’in başşehri Stockholm’de 21 Ocak’ta Paludan, Türkiye’nin Stockholm Büyükelçiliği önünde Kur’an-ı Kerim yakmıştı. Kalabalık polis muhafazasında gerçekleştirilen aksiyon sırasında Paludan’ın yanına kimsenin yaklaşmasına müsaade verilmemişti.