ABD istihbarat ünitelerinin, ‘Havana Sendromu’ olarak bilinen gizemli hastalık hadiseleri ile yabancı düşmanlar ortasında bir bağ kurulamadığı sonucuna ulaştığı belirtildi. Bu mevzuda yapılan yeni istihbarat değerlendirmesine aşina yetkililerin CNN ve Washington Post’a verdiği bilgilere nazaran, Havana Sendromu olayları ile ‘dış güçlerin’ ilişkilendirilemediği kaydedildi.
AA’nın aktardığına nazaran istihbarat değerlendirmesinde, kelam konusu gizemli hastalığın ABD’nin bir düşmanı tarafından hedeflenen bir harekatın sonucu olma ihtimalinin düşük olduğuna karar verildiği söz edildi. Yüzlerce olayın ve bunları çevreleyen çok çeşitli faktörlerin gözden geçirilmesi sonucu oluşturulan değerlendirmede ayrıyeten, yabancı bir düşmanın bu formda gizemli hastalıklara neden olabilecek bir silah yahut aygıta sahip olduğuna dair inandırıcı bir delil da bulunmadığına işaret edildi.
96 YERDE 1500 OLAY TESPİT EDİLDİ
Diğer yandan değerlendirmenin kelam konusu hastalığa neyin sebep olduğu konusunda kesin cevaplar vermediğinin de altı çizilerek, bunun hastalıktan etkilenenler ortasında ABD hükümetinin durumu gereğince ciddiye almadığı konusunda daha fazla hayal kırıklığına yol açabileceğine dikkat çekildi. Haberlerde, ABD’de şu ana kadar 96 farklı yerde yaklaşık 1500 gibisi hadisenin rapor edildiği bilgisi de paylaşıldı.
ABD Merkezi İstihbarat Teşkilatı da (CIA), 20 Ocak 2022’de yayınladığı raporda, Havana Sendromu’nun düşman bir güç tarafından ABD’li diplomat ve casusları amaç alan global bir kampanya olmadığı sonucuna vardığını bildirmişti. O devirde, rapora reaksiyon gösterenler, CIA’nın bulgularının süreksiz bir kıymetlendirme olarak kabul edilebileceğini ve Savunma Bakanlığı üzere mevzuyla ilgilenen başka istihbarat kurumlarıyla koordineli olmadığını öne sürmüştü.
‘HAVANA SENDROMU’ NEDİR?
Adını, ortaya çıktığı Küba’nın başşehri Havana’dan alan gizemli hastalık, birinci olarak 2016-2017 yıllarında Küba’da vazife yapan Kanadalı ve ABD’li diplomatlar ile ailelerinde görülmüştü. Ülkedeki diplomatik işçi ve aileleri, baş dönmesi, istikrar ve duyma kaybı, anksiyete ve “bilişsel sis” diye nitelendirdikleri semptomları bildirmeye başlamıştı. Bu bireyler, bir anda etraftakilerin duymadığı halde gürültüler duyduklarını ve akabinde baskı ve titreme hissettiklerini belirtmişti.
Kanada’nın Havana Büyükelçiliği’nde misyonlu işçide, 2017 ilkbaharında ‘Havana Sendromu’ olarak isimlendirilen gizemli rahatsızlığın yol açtığı baş dönmesi ve bas ağrısı üzere şikayetler görülmeye başlanmıştı. ABD’nin Küba’daki büyükelçiliğinde vazifeli 21 bireyde de benzeri şikayetler görülmüş, Washington idaresi, Eylül 2017’de ülkede ikinci derecedeki işçisinin büyük kısmını geri çekmişti.
Küba hükümeti, ülkede misyonlu ABD’li diplomatların maruz kaldığı öne sürülen gizemli sonik hücum tezlerinin gerçeği yansıtmadığını açıklamıştı. Sonraki yıllarda, Kolombiya’nın Bogota ve Avusturya’nın Viyana kentlerinde de en az 60 olay da dahil olmak üzere dünyanın dört bir yanında gibisi hadiseler rapor edilmişti. (DIŞ HABERLER)