Kadın ve Demokrasi Derneği (KADEM) Vakfı Mütevelli Heyeti Lideri Sümeyye Erdoğan Bayraktar, “Gördüğümüz şey şu, bayanlar yalnızca klasik baskı yaşamıyor, tıpkı vakitte globalleşen kültürün, çağdaş dünyanın baskılarını da yaşıyor.” dedi.
Aile ve Toplumsal Hizmetler Bakanlığı ile KADEM tarafından “Kültürel Kodlar ve Kadın” ana temasıyla düzenlenen “5. Memleketler arası Bayan ve Adalet Zirvesi“, ikinci gün oturumlarıyla devam ediyor.
Zirveyi Bayraktar, “Kültürel Kodlar ve Kadın” başlığı altında tepeyi gerçekleştirdiklerini hatırlatarak, kültürün, toplumların karakterini, kimliğini muhafaza açısından değere sahip olduğunu, çağlar uzunluğu beşerler tarafından uygulanagelmiş, toplumun birtakım bölümleri üzerinde ziyanlı olabilen uygulamaları da barındırdığını, bu uygulamaların birçoğunun bayanları çağlardan beri mağdur ettiğini söyledi.
“İbaret yerlerine alınmayan bayanlardan kelam ediyoruz”
Sümeyye Erdoğan Bayraktar, “Ne yazık ki bayana şiddeti uygulayan zihniyette yahut bunu savunan zihniyette, gücünü bir halde kültürel uygulamalardan alarak kendini legalleştirmeye çalıştığını görüyoruz. Bunun üzere daha birçok örnek var.
Sadece Türkiye’de değil, bütün dünyada bayanların temsil düzeneklerine ve karar düzeneklerine gereğince gelememeleri, gereğince temsil edilmiyor oluşları konusu var. Çeşitli ülkelerde ibadet yerlerine bile alınmayan bayanlardan kelam ediyoruz. Bunun üzere birçok örnek var.” değerlendirmesinde bulundu.
“Modernleşmenin muhafazakar bayanlara baskı olarak döndüğünü anlattı”
Zirvede yalnızca klâsik kodların yarattığı mağduriyetleri tartışmakla kalmadıklarını, farklı ülkelerden örnekleri de yabancı iştirakçilerden dinlediklerini tabir eden Bayraktar, kelamlarına şöyle devam etti:
“Bugünkü açılış panelimizde Afganistan’dan siyasetçi ve aktivist Fatima Geylani’yi dinledik. Kendisi şunu anlattı, ‘Biz Afganistan bayanları olarak oy verme hakkımızı İsviçre’den evvel kazanmıştık. Lakin ne oldu? Geldiğimiz yerde, Sovyet işgalinden sonra şu anda çok daha berbat bir durumdayız.’ dedi.
Bir öbür örneği de Tunus’tan Tesnim Khriji Chichi anlattı. Çağdaşlaşmanın Tunus’a iki ayakla geldiğini belirten Chichi, bunların sekülerleşme ve bayan hakları olduğunu lakin muhafazakar ve dindar bayanlar olarak bu bayan hakları başlığından büsbütün baskı görerek kendisinin etkilendiğini yani bu çağdaşlaşmanın, bu bayan haklarının muhafazakar bayanlara baskı olarak döndüğünü anlattı.
Burada bu örneklerde de görüyoruz. Türkiye’de de emsal örnekleri yaşadık. Gördüğümüz şey şu, bayanlar yalnızca klasik baskı yaşamıyor, tıpkı vakitte globalleşen kültürün, çağdaş dünyanın baskılarını da yaşıyor. Bu tepe bunları da tartışacağı için bir fark ortaya koyuyor diye düşünüyoruz.“
Bayraktar, tepede 17 ülkeden 26 iştirakçinin yer aldığını, sonuç bildirgesini de tepe sonunda yayımlayacaklarını söyledi.