Halkevleri 27. Olağan Genel Kurulu, “yoksullaştırmaya ve faşizme karşı direnişte birleşme” çağrısıyla Ankara’da toplandı. Halkevleri Genel Başkanı Nebiye Merttrük, çözüm ve değişim anahtarının halkın elinde olduğunu belirterek direnişi büyütme çağrısında bulundu. Genel kurula katılan HDP ve sol-sosyalist partilerden temsilciler de ortak mücadele vurgusunda bulundu.
İnşaat Mühendisleri Odası’nda yapılan genel kurula Emek Partisi Genel Başkan Yardımcısı Selma Gürkan, KESK Eş Genel Başkanı Şükran Kablan Yeşil, TTB Genel Sekreteri Vedat Bulut, ESP adına Mehmet Ali Tosun, İHD Eş Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan gibi çok sayıda siyasi parti, sendika ve meslek örgütü temsilcisi katıldı.
MERTTÜRK: FAŞİZM İNSANLARIN HEM ÇARESİ HEM ÇARESİZLİĞİ
Halkevleri Genel Başkanı Nebiye Merttürk açılış konuşmasında, halkın görülmemiş bir yoksullaşma ve hayat pahalılığı altında ezildiğini söyledi. Bir yandan geçim kaygısı büyürken diğer yandan ülkede değişim beklentisinin arttığını ifade eden Merttürk, “Bu süreçte gerçek çözüm ve değişim anahtarının halkın elinde olduğunu bilerek, yeni sorumluluklar almak için bir aradayız. Bugün kirasını faturasını ödeyemeyen, sağlıklı beslenemeyen, aldığı ücretle geçinemeyen milyonlarca insanın bu düzenden beklentisi tükeniyor. Egemenler kitleleri yoksullaştırırken, bir yandan da ne kadar demokratik hak varsa baltalamaya çalışıyor. Faşizm onların hem çaresi hem çaresizliği. Biz sessiz kaldığımızda çareleri, direndiğimizde ise çaresizliği oluyor” dedi.
Bu ülkenin umudunun direnişlerinde olduğunu belirten Merttürk, “Kapitalizmin tarihsel krizi karşısında toplumsal devrim imkanın direnişin içinde büyüdüğünü görüyoruz. Halkın bağımsız siyaset iradesi bu direnişler içerisinde oluşacak. Sürekli tartışımız birlik ihtiyacı ancak o direnişler içerisinde gerçekleşebilir. Halk kendi gücü ve çözüm çözüm kapasitesini o direnişler içerisinde görecek” diye konuştu.
Direnişte olan DİSK Enerji Sen üyesi işçiler, “Direne direne kazanacağız” sloganlarıyla kürsüye çıktı. Bir işçi, “Direnişimizin her anında yanımızda olan Halkevleri’nde içtiğimiz çayın tadı hala ağzımda. Ben 45 yaşımdan sonra halk olduğumu öğrendim. Değil 77 gün, 777 gün de olsa kazanana kadar vazgeçmeyeceğiz” dedi.
SANCAR: NE BU ZORBA İKTİDAR, NE DE KÖHNEMİŞ ESKİ SİSTEM
HDP Eş Genel Başkanı Mithat Sancar, iktidarın çözüldükçe ülkeyi de çürütmek istediğini söyledi. Yoksulluk ve açlık bakımından belki de tarihin en acı döneminin yaşandığını belirten Sancar, şöyle konuştu: “Bu açlık, yoksulluk ve sefaletin sebebi iktidarın rant, talan, sömürü ve savaş politikalarıdır. Savaş politikalarına sarılıyor, halkın sorunlarına çözüm bulma imkanı bulmayınca halkı ayrıştırmak, düşmanlaştırmak ve savaş tehditleriyle yıldırmak için uğraşıyor.
İşte bunlara karşı asıl ve gerçek çözüm bütün demokratların, devrimcilerin, ilericilerin ortak mücadelesidir. Bizler gücümüzü birleştirirsek bütün bu politikaları boşa çıkarırız, bu zorba iktidarı mutlaka durdurur ve değiştiririz. İşte bizlerin uzun süredir burada çeşitli kuruluş ve partileriyle halkın çeşitli kesimleriyle oluşturmaya çalıştığımız mücadele ortaklığı tam da bu hedefe yöneliktir. Biz bu mücadele ortaklığını sadece günün sorunlarının çözümü için değil, sadece seçimlere dönük bir hesap ya da taktik politika olarak değil stratejik bir birliktelik olarak görüyoruz. Ortak mücadele bu iktidarı durdurmak ve değiştirmek için şarttır. Ama aynı zamanda bu iktidarın yerine eski köhnemiş zihniyetlere karşı gerçek alternatifi de üretmektir. Bizler ne bu zorba iktidarı ne de köhnemiş eski sistemi istiyoruz. Bizler yeni bir başlangıç istiyoruz.”
EMİR: SEÇİM, AK PARTİ İÇİN BİR SON, HALKIN İKTİDARI İÇİN GERÇEK BAŞLANGIÇ
Ardından sahneye çıkan CHP PM üyesi Murat Emir, Sancar’ın muhalefete yönelik eleştirisine yanıt verdi. Emir, “Eskinin köhnemiş düzenini asla özlemiyor ve getirmeyeceğiz. Ama bizim geniş ortak paydamız demokrasidir, gerçek bir demokrasidir. Hak ve özgürlüklerin sonuna kadar kullanıldığı, yargının bağımsız olduğu, bütün renklerin kendini temsil ettiği, üretenin yönettiği bir Türkiye; biz bunu hayal ediyoruz. Bunu hep birlikte başaracağız. Bunu başarmak için özgürlük ve demokrasi mücadelesinde ele ele veren hepimiz, elbette başaracağız. Bu toprakların devrimcileri bunun örneğini verdiler. Yaşamın her alanında mücadelenin nasıl verileceğini her defasında gösterdiler. Seçim, AKP için bir son, halkın iktidarı için gerçek bir başlangıç olacak” dedi.
AKDENİZ: HALK KENDİ İTTİFAKINI TABANDAN ÖRGÜTLEYEREK KURACAK
Emek Partisi Genel Başkanı Ercüment Akdeniz genel kurula gönderdiği mesajda “Ekmek ve özgürlük için işçi sınıfı ve halkımız bir çıkış yolu arıyor. Egemen sınıflar ise emekçi halkı iki kutuplu burjuva seçenek arasında sıkıştırmak, çaresiz bırakmak istiyor. Bu çemberi birlikte kıracağız. Sosyalist, demokratik, ilerici güçler olarak, emek ve meslek örgütleri, demokrasi güçleriyle birlikte halk seçeneğini birlikte oluşturacağız. Halk kendi ittifakını tabandan örgütleyerek kuracak. Halkevleriyle omuz omuza verdiğimiz mücadeleyi önemsiyoruz. Birlikte Kazanacağız, Halk Kazanacak!” dedi.
KADIGİL: SOLCULAR, SOSYALİSTLER, DEMOKRASİYE İNANANLAR BU ÜLKENİN GELECEĞİ
TİP Sözcüsü Sera Kadıgil, ülkenin tek kişi karanlığından kurtuluşu ve hak ettiği gibi kuruluşu için sorumluk almak gerektiğini anlatarak, “Solcular; sosyalistler; demokrasiye, özgürlüğe, eşitliğe inananlar bu ülkenin geleceği olacaklar. Bir gram aşağısını bile kabul etmiyoruz. Bu salondakilerle yürüyecek milyonlar ülkenin kaderini değiştirecek. Egomuza yenilip, köşemize oturup, bu mücadelede biz yokuz mu diyeceğiz; yoksa uzlaştığımız ilkeler etrafında saray faşizmine ve kapitalizmin boyunduruğuna mı yenileceğiz. Ne mutlu ki bu salondakiler ikinci yolu tercih etmiş bulunuyoruz” dedi.
HAYIR: ORTAK BİR SEFERBERLİĞİ ÖRGÜTLEMELİYİZ
Sol Parti PM üyesi Hasan Hayır da “Ortak bir seferberliği örgütlemek zorundayız. Bizler eğer yeni bir rejim inşa edeceksek, bugünkü rejimden kopuşu örgütlemek zorundayız ve laiklik, kamuculuk olmazsa olmazımızdır” dedi.
ARIKAN: GENÇLER TARİKATLARIN HEDEFİ HALİNDE
TKP Merkez Komite Üyesi Ali Ufuk Arıkan, halkın en temel ihtiyaçlarını bile karşılayamadığını, kadınların ve gençlerin tarikatların hedefi haline geldiğini, emperyalistlerin ülkeyi kendi çiftlikleri gibi gördüğünü söyledi. Halkevlerinin eşitlik, özgürlük demokrasi mücadelesini kutladıklarını söyledi. (EVRENSEL)