Gelecek Partisi Genel Lideri Ahmet Davutoğlu, başörtüsü probleminin bir an evvel çözülmesi gereken husus olduğunu söyleyerek, “Toplumsal gündem açısından geldiğimiz evrede bu hususun bir an evvel tahlile kavuşturularak bir daha gündeme gelmeyecek halde geride bırakılmasının en hakikat hal olacağına inanıyoruz” dedi.
Gelecek Partisi Genel Lideri Ahmet Davutoğlu, partisinin genel merkezinde gündeme dair değerlendirmelerde bulundu.
Davutoğlu, şunları söyledi:
*Türkiye’de on yıllardır anti demokratik uygulamalarla bir meseleye dönüşen kılık kıyafet tartışmalarının göbeğinde başörtüsü yasakları vardı.
*28 Şubat yıllarında tepeye çıkan yasak uygulamaları milyonlarca bayanın hayattan, eğitimden, istihdamdan, meslek yapmaktan hatta bazen vatandaşı olduğu, vergi ödediği, oğlunu, kardeşini şehit verdiği ülkesinin devlet dairelerine bile girmekten menetmişti.
*Bu açık insan hakları ihlali uygulamalarına bizim de içinde bulunduğumuz periyotlarda AK Parti iktidarında fiilen son verildi.
*Siyasi partiler seviyesinde bu utanç verici yasağı savunan kimse kalmadı. Bütün siyasi bölümler ve sivil toplum olarak yanlışsız bir eksende dönüştü.
*Sayın Kılıçdaroğlu’nun 3 Ekim günü yaptığı başörtüsü özgürlüğünü yasal teminat altına alma daveti hem bir bütün olarak toplumsal dönüşümün yasal bir tabana kavuşması hem de bu hususta hassas geniş kitlelerin telaşlarının giderilmesi açısından son derece kıymetli ve samimi bir teşebbüs olmuştur.
*Bu mevzuda CHP’nin içinde olacağı bir mutabakat toplumsal barış açısından hayati nitelikte değere sahiptir.
*Sayın Erdoğan, evvel başörtüsü yasağının kalmadığını sav ederek bu çağrıyı gereksiz görmüş, daha sonra ise kendi sözleri ile gollük bir pas olarak kıymetlendirerek el yükseltme eforuna girmiştir.
Davutoğlu, başörtüsü probleminin bir an evvel çözülmesi gereken bir husus olduğunu söyleyerek, şu sözleri kullandı:
*1 ay süren siyasi tartışmalardan sonra husus bugün yeni bir etaba gelmiş bulunmaktadır. AK Parti tarafından hazırlanan mevzu ile ilgili anayasa değişikliği teklifi gündeme getirilmiştir.
*Bu teklif partiler ortası bir çalışma ile hazırlanmış ve öbür özgürlük alanlarını kapsayacak biçimde düzenlenmiş bir mutabakat metni olarak sunulmuş olsaydı kesinlikle çok daha gerçek olurdu.
*Ancak toplumsal gündem açısından geldiğimiz kademede bu bahsin bir an evvel tahlile kavuşturularak bir daha gündeme gelmeyecek halde artta bırakılmasının en gerçek tutum olacağına inanıyoruz.
*Bu basamakta en uygun senaryo teklifin 400 üzeri bir oyla kabulüdür ki bütün bu olumsuz senaryoları engelleyecek ve bu mevzunun bir daha gündeme gelmeyecek halde geride bırakılmasını sağlayacak senaryo budur.
*Bu senaryoda dahi cumhurbaşkanının TBMM’de kabul edilen teklifi referanduma götürme hakkı vardır.
*Ancak bu türlü bir süreçte bulunması bumerang üzere geri tepecek bir siyasi intihar olacaktır. Bu millet hesapçı ve arka niyetli adımları asla tasvip etmez ve kesinlikle cezalandırır.
*Bu sorunun 6’lı masada gündem gelmesi halinde de tavrımızın ve tavsiyemizin başörtüsü özgürlüğüne yasal ve anayasal teminatın tam bir mutabakat ile hayata geçirilmesi istikametinde olacağını bir defa daha vurgulamak isterim. (DHA)