İyi Parti Sözcüsü Kürşad Zorlu, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) bugün açıkladığı yıllık enflasyon sayılarını kıymetlendirdi. Şiddetli, “Böylesine güç bir tablo karşısında siyasi iktidarın; ‘Aralık ayını bekleyin’ diyerek vatandaşımıza bir lütuf üzere sunduğu şey ise sayılar üzerinde bir illüzyon yaratmaktan ibarettir. Bu yolla ücretlilere yapılacak artırımlarla da oynanmak istenmektedir. Her bir vatandaşımız bu yeni aldatmacayı yeterli görmelidir. Çünkü geçen yılın son ayında yüzde 13,58 olan aylık tüketici enflasyonunun tesiriyle bu yılın sonunda tüketici enflasyonunda büsbütün hesaplamadan kaynaklı bir düşüş yaşanacaktır” dedi.
TÜİK datalarına nazaran; enflasyon, ekim ayında beklentilerin bir ölçü altında kalarak yüzde 3,54 oldu. Bu artışla birlikte yıllık enflasyon yüzde 85,51’e ulaştı.Bağımsız Enflasyon Araştırma Kümesi’nin (ENAGrup) bilgilerine nazaran, ekimde aylık enflasyon yüzde 7,18 arttı. Yıllık enflasyon sayısı ise yüzde 185,34 oldu. Uygun Partili Zorlu, enflasyon sayılarına ait yazılı bir açıklama yaptı. Şiddetli, açıklamasında şunları kaydetti:
“Türkiye İstatistik Kurumu Ekim 2022 tüketici enflasyonunu; aylık yüzde 3,54, yıllık yüzde 85,51 olarak açıkladı. TÜİK’in açıkladığı bu tartışmalı enflasyon sayıları bile ülkemizin ne kadar berbat yönetildiğinin ve artan ekonomik sıkıntıların mevcut siyasi iktidar tarafından çözülemeyeceğinin göstergesidir.
“Cumhuriyet tarihimizin en yüksek seviyesi olurken enflasyonda 40 yıl öncesine döndüğümüz ortadadır”
Ana harcama kümelerindeki tüketici enflasyonuna bakıldığında fakirin daha da fakirleştiği bir devirden geçtiğimiz açıkça görülmektedir. TÜİK’e nazaran yüzde 99,05, İTO’ya nazaran yüzde 115,91 olan yıllık besin enflasyonu; tüketimlerinde besinin hissesi yüzde 30’un üzerinde olan en dar gelirli hanelerimizin fakirleşme ve yoksunlaşmasına neden olmaktadır.
Bununla birlikte TÜİK’in açıkladığı tüketici ve üretici enflasyonu ortasında yaşanan farklılık, gelmekte olan daha büyük sorunu işaret etmektedir. Üretici fiyatlarındaki yıllık yüzde 157,7 artış son 40 yılın en yüksek seviyesidir. Üretici enflasyonu ile tüketici enflasyonu ortasındaki 72,2 puanlık fark, Cumhuriyet tarihimizin en yüksek seviyesi olurken enflasyonda 40 yıl öncesine döndüğümüz ortadadır.
Vatandaşlarımız açısından en kritik konu ise üretici fiyatlarındaki bu artışın ve iktisadın genel seyrinin tüketici fiyatlarında kalıcı bir düşüşe sebep olmayacağı tarafındaki tespitimizdir. Üretici fiyatlarının 12 aylık ortalamasının yıllık değişimine nazaran hesaplanan tekrar değerleme oranı yüzde 122,93’e ulaşmış olup aksi bir karar alınmadıkça gelecek yıl vergi, harç ve cezalarda bu oranda bir artış yaşanacaktır.
“Liyakatli takımlarımız ve projelerimizle milletimizi kısa bir mühlet içerisinde rahatlatacak iktidar sorumluluğunu üstlenmeye hazır olduğumuzu paylaşmak isteriz”
Böylesine güç bir tablo karşısında siyasi iktidarın; ‘Aralık ayını bekleyin’ diyerek vatandaşımıza bir lütuf üzere sunduğu şey ise sayılar üzerinde bir illüzyon yaratmaktan ibarettir. Bu yolla ücretlilere yapılacak artırımlarla da oynanmak istenmektedir. Her bir vatandaşımız bu yeni aldatmacayı güzel görmelidir. Çünkü geçen yılın son ayında yüzde 13,58 olan aylık tüketici enflasyonunun tesiriyle bu yılın sonunda tüketici enflasyonunda büsbütün hesaplamadan kaynaklı bir düşüş yaşanacaktır. O denli ki 2022’nin son iki ayında aylık enflasyonun ortalama yüzde 3 gelmesi durumunda dahi yıl sonu yıllık enflasyon yüzde 67,4’e düşecektir. Aslında milletimizin derinden etkilendiği hayat pahalılığında bir değişim olmayacağı üzere fiyat artışlarında daha büyük maliyetli bir süreç önümüzdeki aylarda bizleri beklemektedir.
Bu vahim gidişat karşısında siyasi iktidarın değişmesi kural olmuştur. Genel Liderimiz Sayın Meral Akşener’in belirttiği üzere; Türkiye İktisat Modeli çökmüş, çöp olmuştur. ‘Faiz sebep, enflasyon sonuçtur’ teorisi masalı Türkiye’nin gerçekleri karşısında yenilmiştir. Biz DÜZGÜN Parti olarak liyakatli takımlarımız ve projelerimizle milletimizi kısa bir müddet içerisinde rahatlatacak iktidar sorumluluğunu üstlenmeye hazır olduğumuzu paylaşmak isteriz.”