Edirne Cezaevi’nde 2016 yılından beri tutuklu bulunan eski HDP Eş Genel Lideri Selahattin Demirtaş, Maraş merkezli zelzelelerin akabinde televizyonlarda ortak yayınla yapılan ve 86 milyarı kamu kurumlarından, toplam 115 milyar TL toplanan yardım kampanyasıyla ilgili paylaşımlarda bulundu.
“Madem Erdoğan’ın elinde bu kadar para vardı, ne diye on binlerce insanın vefatını, 10 kentin yerle bir olmasını beklediniz?” diye soran Demirtaş, “İzledikçe kanım dondu, nefesim kesildi. Alçalmanın tabanı yok mu!” diye reaksiyon gösterdi.
Demirtaş’ın paylaşımları şöyle:
“Dün akşam, pek çok televizyon kanalında ortak yayın yapıldı ve yardım toplandı. Stüdyoda emek verenlerin ve kendi ceplerinden para gönderenlerin katkıları çok pahalı. Bu taraflar hariç, dün geceki “yardım” gösterisi tam bir aldatmacaydı. Büyük bir algı idaresiydi. Neden mi?
Halkın alın teriyle, emeğiyle oluşan kamu bütçesi tek adam sistemiyle esasen Erdoğan’ın elindeydi. Dün akşam değerli ölçüde kamu kaynağı, yardım ismi altında ve denetlenemeyecek biçimde Erdoğan’ın buyruğuna verildi. Olup biten tam olarak bu.
Merkez Bankası, Ziraat Bankası, Vakıfbank, Halkbank üzere kurumlardaki halkın parasının ne kadarının denetimsiz halde kendi buyruğuna verileceğini, Erdoğan’ın kendisi belirledi. Kamu kurumlarının genel müdürlerine ve bürokratlara düşen de telefona bağlanıp bunu duyurmak oldu.
Madem kamunun elinde ve Erdoğan’ın denetiminde zelzele için rahatlıkla kullanılabilecek bu kadar para vardı, ne diye on binlerce insanın vefatını, 10 kentin yerle bir olmasını beklediniz? Bu paraları, zelzele bölgesindeki yapıları güçlendirmek için neden kullanmadınız?
Üstelik, halkın parasını o cepten alıp bu cebe koyarken bir de vergi indiriminden yararlanıp karlı çıktılar. Dün akşam, yardım ismi altında yapılan gösterinin kaybedeni tekrar halk oldu.
Kamu kurumlarının kasasında dururken düzgün makûs bir kontrole tabi olan 5 milyar dolar, artık yardım hesabında ve kontrol dışına çıkıp bir cins örtülü ödeneğe dönüştü. Bu paraları, mesela seçimlerde kendi parti çalışmaları için kullansa bunu kim bilecek, kim denetleyecek?
İzledikçe kanım dondu, nefesim kesildi. Alçalmanın tabanı yok mu! Bunların bir de onlarca, yüzlerce milyon dolarlık şahsî servetleri, bir yanda da bu yoksulluk, bu acılar, bu yıkım… Öfkem yeterlice artıyor. Çabaya, dayanışmaya devam…” (HABER MERKEZİ)