Toparlanma döneminde bu üç adım atılmalı!


Travmatik stres yaratan olayların sonrasında toparlanma döneminde neler yapılması gerektiğini açıklayan Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, yapılması gereken en önemli üç duruma dikkat çekti. Bu süreçte ilk olarak bozulan temel varsayımların onarılması gerektiğini belirten Demir, “İkinci olarak psikolojik dayanaklılığın ve üçüncü olarak da iyilik halinin, travma sonrası büyümenin gerçekleştirilmesi gerekmektedir.” dedi.

Üsküdar Üniversitesi NP Feneryolu Tıp Merkezi Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, afetlerden sonra toparlanma döneminin nasıl olacağı ve neler yapılması gerektiğine ilişkin değerlendirmede bulundu.

Toparlanma sürecinde zorlanma yaşanabilir

Travmatik dönemler sonrasında toparlanma aşamasına geçişin önemli olduğunu belirten Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, “Travmatik etki, kişinin çaresiz hissettiği, kaçmanın, kalmanın ya da mücadele etmenin mümkün olmadığı anlarda ortaya çıkar ve yoğun duygulara neden olur. Devam eden günlerde şok, inkar, tepkisizlik, öfke hali, tetikte olma gibi yaşantılar gelir ve kişinin toparlanma süreci zorlaşabilir. İyileşme süreci mağdurun güçlenmesi ve yeni bağlar kurması ile olur.” dedi.

Travma sonrası büyüme için üç önemli adım var

Toparlanma döneminde yapılması gerekenlere değinen Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, “Toparlanma dönemi üç aşamadan oluşur; güvenlik, hatırlama ve yas tutma, olağan hayatla yeniden bağ kurma. Bu süreçler içerisinde bozulan temel varsayımları onarmak, psikolojik dayanaklığımızı arttırmak ve travma sonrası büyüme dediğimiz, travmatik deneyimden olumlu yönde psikolojik gelişim ile çıkmak gerekir.” dedi. 

Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, “Temel varsayımlar hepimizin dünya, kendimiz ve diğerleri ile olan bağı üzerine belirlenir. Yaşamın ilk yıllarında şekillenir. Yaşamı güvenli ve rahat hale getirir.” dedi.

İlk temel varsayımımız temel güvenlik ve dünyanın iyiliği ile ilgili

Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, afetler sonrası dünyanın iyi ve güvenilir bir yer olduğu, iyi insanların başına kötü şeylerin gelmeyeceğine dair temel varsayımların sarsıldığını ve temel güven ihtiyacımızın karşılanması, insanların iyi ve yardımsever olduklarına dair inancımızın tekrar sağlanması ile travma sonrası büyümenin gerçekleşeceğini ifade etti. Demir, “Peki bu temel varsayımı tekrar nasıl kazanacağız? Depremi yaşayan insanların güvenli bölgelerde olmasını sağlayarak, birbirimize destek olarak, dayanışma ile afeti yaşayan insanların yalnız olmadıklarını onlara göstermek bize düşen görevdir.” dedi. 

Hayatın anlamını bulmak önemlidir

Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, “İkinci varsayım dünyanın anlamlı, adaletli, kontrol edilebilir bir yer olmasını içerir. İnsanlar adil bir dünyaya inanmak ister. Çevresini kontrol etmek ister. Bu varsayımımız ciddi bir afet karşısında sarsılır. Yeniden kazanmak için sosyal ilişkiler bağlamında kişiye kontrolün onda olduğu hissi verilmelidir. Afet sonrası yaşam koşullarını, nerede nasıl yaşayacağını seçme hakkı verilmelidir.” dedi.

Travma sonrası büyüme kavramını açıklarken bunun zaman alacağını belirten Demir, “Afeti yaşayan kişilerin kendileri için yapacağı en önemli şey ise toplumsal açıdan ilişki içinde olmak, yalnız kalmamaktır. Travma sonrası büyüme yani olumlu yönde psikolojik gelişim için sosyal zeminde olmamız şarttır.” şeklinde açıkladı.

Travmanın panzehri grup dayanışmasıdır

Üçüncü varsayımın ise kendilik değeri ile ilgili olduğunu kaydeden Uzman Klinik Psikolog Merve Umay Candaş Demir, “Afet sonrası kişinin rutin hayatı, mesleğini yapması, kendilik değerini ortaya koyduğu sosyal çevresi dağılır. Kişinin değerli olduğunu ona göstermemiz gerekir. Unutmayalım ki birlik bizim için önemlidir. Travmanın panzehri dediğimiz durum, grup dayanışmasıdır ve bir arada olmaktır. Düşmanca tavırlar kişide travmatik etkiyi arttırırken ona destek olmak, bir arada olmak ve anlayışlı olmak depremi yaşayanların içinde bulunduğu travmatik etkiyi azaltır.” dedi.

Toparlanma dönemi zaman alır, kişi kendine anlayışlı yaklaşmalıdır 

Travmanın ardından bu temel varsayımların sorgulanması ve yeniden yapılandırılması zaman içinde gerçekleşebileceğini belirten Demir “Travma sonrası büyümenin bir süreç olarak ele alınması daha doğrudur. Sosyal destek ve travma sonrası büyüme arasında karşılıklı, pozitif bir ilişki olduğunu gösteren araştırma sonuçları mevcuttur.” dedi.

 

Kaynak: (BYZHA) – Beyaz Haber Ajansı

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir