Zübeyde ÖZLÜ – Ömer DEMİR – Herkes Duysun / BURSA (İGFA) – Prof. Dr. Serhat Fındık, yapay etin öteki global problemler üzere insan hayatına direkt tesirde bulunmak için meydana getirildiğini söyledi ve zararlarından bahsetti.
“YAPAY ETİN HAM HUSUSU KANSER HÜCRELERİDİR”
Yapay etin ham hususunun kanser hücreleri olduğunu söyleyen Prof. Dr. Serhat Fındık, “Yapay etin ham unsuru insan tümör hücresidir. Kanser hücresinin kullanılma nedeni ise bizatihi sonsuza yakın bir biçimde kâfi besin ortamı sağlandığında çoğalabilen bir hücre olmasıdır. Bu durumda kaynak bulmak da kolaylaşmış oluyor. Birçok kanser hastası mevcut ve bunlardan alınan kanser hücreleri uygun ortamlarda çoğaltılmak suretiyle insanların kullanımına sunuyorlar.” dedi.
Hedeflenen şeyin kitleleri yamyamlaştırmak olduğunu tabir eden Fındık, “Yapmış oldukları bu çalışma ile insanları yamyamlaştırıyorlar. Kendileri bu eseri tüketmiyorlar. Ayrıyeten yapay et yiyenlerin kanser oldukları yapılan çalışmalarla kanıtlanmıştır. Yapay etin bırakın tadına baymayı, yanına bile yaklaşmayın derim.” formunda konuştu.
“İNSANLIĞIN SONUNU GETİRMEK İSTİYORLAR”
Yapay etin önemli ziyanları olacağına da vurgu yapan Fındık, “Yapay etin üretilmesinin gerisinde, Dünya Ekonomik Forumu ve Bill Gates üzere isimler var. Bill Gates, şahsen kendisi yapay etin reklamlarında yer alıyor ve böcek yemeyi bile kendisi teşvik ediyor. Bunlar büsbütün Allah’ın yarattığı en eksiksiz varlık olan insanoğlunu alaya almak ve onun sonunu getirmek için adım adım uygulanan senaryolar.” tabirlerini kullandı.
Yapay et konusunda Dünya Sıhhat Örgütü’nün reaksiyonsuz kaldığını söyleyen Fındık şu tabirleri kullandı:
“Dünya Sıhhat Örgütü’nün başındaki kişi zati tabip değil. Şahsen Bill Gates tarafından o misyona getirilmiş insandır. Durum bu türlü olunca onlara karşı bir reaksiyon göstermesi mümkün değil. Dünya Sıhhat Örgütü, onların bir aparatı durumunda. Hatta yurtdışından meslektaşlarımın şöyle bir benzetmesi oluyor: ‘Dünya Salgın Örgütü’ diyorlar. Bu da çok yanlışsız. O yüzden onların bir reaksiyon göstermesini beklemeyin. Hatta ben bir reaksiyon verirlerse şaşırırım.”
Çin’in yapay et fabrikası kurmasına da değinen Fındık, “Onların temel gayesi dünya nüfusunu belirli bir sayıya ulaştırmak. Dünyanın en kalabalık iki ülkesinden birisi de Çin. Çin de bu mevzuda global seçkinlerin dediklerini yapmaya hazır. Aslında biliyorsunuz ki pandeminin başladığı yer de orasıydı, karantinalar en ağır formda tekrar orada uygulandı. Çin aslında öncelikli bir deneme laboratuvarıdır. O yüzden şaşırmamak lazım.” dedi.
“HEDEFLERİ 2030”
İklim değişikliği ve yapay et bahislerinin tıpkı şahısların projesi olduğunu ve bunları beşerler üzerinde faal kılmak için her yolu denediklerini de söyleyen Fındık, “Filmlerin, senaryoların bir kısmını de tekrar onlar hazırlıyor. Biliyorsunuz Hollywood da birebir takımın bir aparatıdır. Hatta değerli müzikçiler bile var. Onlar bir formda sinema olarak da size anlatıyorlar ve neler planladıklarını yazıyorlar aslında. Gayeleri 2030 yılı. 2030’a kadar planlarını adım adım gerçekleştirmek… Aslında saklı bir şey değil, beni en çok üzen de bu. Her şey ortada aslında, ne yapacaklarını söylüyorlar. Bunlara tedbir almak o kadar kolay ki… Kendisini ihbar ediyor. Diyor ki, ‘bunları bunları yapıcaz’, gayeleri dünya nüfusunu 1 milyara indirmek. Bunu da aşı üreterek, global iklim krizi diyerek insanları dehşete sokarak yapıyorlar. Kaygı bağışıklık sistemini azaltan, insan hayatını en çok kısaltan etkendir. Yani bunların hepsi kendi ajandalarında var” diye konuştu.
“TÜRKİYE YAPAY ETİN ÜRETİM VE TÜKETİMİNE GEÇMEMEMELİ”
Yapay etin ziyanlarının hangi boyutlarda olduğunu açıklayan Fındık, Türkiye’nin yapay et konusunda ne üreteci ne de tüketici pozisyonunda asla bulunmaması gerektiğinin altını çizerek, “İnsan tümor hücresinden oluşturulan, insanı yamyamlaştırma üzere bir ziyanı olan eser asla kullanılmamalıdır. Dini açıdan bakıldığında insan eti, hücresi yemek helal olmadığından yapay et de helal değildir” görüşünü savundu.