Türkiye’nin çeşitli bölgelerinden yükledikleri ihraç yüklerini Avrupa ülkelerine götürmek için yola çıkan tırlar, Bulgaristan’a açılan Kapıkule ve Hamzabeyli Sınır Kapılarında 8 gündür yoğunluk oluşturuyor.
Yoğunluk nedeniyle günlerdir Kapıkule Sınır Kapısı’nda bekleyen ‘Anadolu Uluslararası Nakliyeciler Platformu’ üyesi nakliyeci ve tır şoförleri Gümrük ve Turizm İşletmeciliği (GTİ) Tır Parkı önünde eylem yaptı.
Eylemde şoförlerin, Kapıkule Sınır Kapısı’nın tırla kapatmasına polis ve jandarma ekipleri izin vermedi.
“Haksızlığa ve YYS’li geçiş üstünlüğüne hayır”
Bunun üzerine, tır parkı önünde toplanan 50 kişilik grup, ‘Haksızlığa hayır, YYS’li geçiş üstünlüğüne hayır’ yazılı pankart açtı.
Binnet Demirci, kuyruğun minivanların geçişleri ve Yetkilendirilmiş Yükümlü Statüsü (YYS) yeşil mühürlü TIR’lara verilen öncelikten kaynaklandığını iddia etti.
YYS’nin ihracata zarar verdiğini öne süren Demirci, “Son 3 yıldır, başta Kapıkule ve Hamzabeyli olmak üzere Türkiye’nin bütün sınır kapılarında TIR’lar bekletiliyor. Bu beklemeler sınır komşumuz olan ülkelerin uygulamalarından kaynaklansa da sebep asla bu değildir. 2020’den bu yana ihracatta, YYS uygulanmaktadır. Bu uygulama Avrupa’nın birçok ülkesinde yıllardır kullanılmaktayken hiçbir ülke bu YYS’yi kullanarak sınır geçişlerinde, geçiş üstünlüğü imtiyazını hiçbir nakliyecisine kullandırmamaktadır. Açıkçası bu uygulamanın içerisinde böyle bir imtiyazı ve haksızlığı maalesef ülkemiz icat etmiş durumdadır. Kapıkule de sektörde, lokomotif sınır kapısı durumundadır. Kapılarda geçiş üstünlüğü imtiyazının haksız olduğunu, sadece şoförlere ve nakliyecilere değil, ülkemizin ihracat rakamlarına da alenen zarar verdiğini yetkililere duyuruyoruz” diye konuştu.
“Aklın alacağı bir uygulama değil”
Beklemelerin bir diğer sebebinin ise minivanlarla yapılan uluslararası taşımacılık türü olduğunu ifade eden Demirci, “Değeri yüz binlerle ölçülen minivanlardaki malzemeler Kapıkule’de ve diğer sınır kapılarında beklemezken, değerleri ve taşıdıkları yük bakımından 10 milyonların telaffuz edildiği araçların, minivanların geçişini izlemek zorunda bırakılması, aklın alacağı bir uygulama değildir. Ülkesine katma değer kazandıran, ülke turizmiyle eş değer rakamla döviz getirisi sağlayan, milyonlarca kişiye kapısı olan, tedarik zincirinin en önemli halkası, Avrupa ülkelerinde şirketler kurup o ülkelere yatırım yapamayan ve bu yolla ülkesini sömürmeyen yerli ve milli olan, kazandığını ülkesine harcayan Anadolu nakliyecilerinin önündeki engellerin kaldırılması temennisinde bulunarak, yaşadığımız adaletsizlikler ve haksızlıklar son bulana kadar bu mücadeleyi yapacağımızı kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz” ifadelerini kullandı.
Transport Dünyası Uluslararası Şoförleri Derneği Başkanı Hakan Yücel de minivanların hepsinin Dereköy Sınır Kapısı’na yönlendirilmesi gerektiğini belirterek, “Ülkeler arası devlet yüklerinin taşınmasıyla alakalı kullanılan mühür, yeşil mühürdür. Bu mührün herkese dağıtılması bir zaaftır, bunun kaldırılmasını istiyoruz. Minivanlar da Dereköy Sınır Kapısı’na gönderilmeli. Mesai değişimleri de çok etkiliyor, bunların da düzeltilmesi lazım” dedi.
Trakya Gümrük ve Dış Ticaret Bölge Müdürlüğü yetkilileri yoğunluğun Türkiye’nin artan ihracatı ve Bulgaristan tarafının yoğunluğa karşılık verememesinden kaynaklandığını söyledi.
