Ekrem Şama’nn imzasını taşıyan ve bugün Ulusal Gazete’de yayınlanan köşe yazısının tamamı şu halde:
KILIÇDAROĞLU’NUN CHP DAMARI
Bugün biraz değişik takılalım mı?
14 Mayıs 2023 seçimlerinin sonraki gününü, geleceğe perspektif tutarak ve içine de birazcık kara mizah katarak kestirim etmeye, yani fütürolojik kanılar üretmeye çalışalım mı?
CHP Genel Lideri ve Millet İttifakı’nın adayı olan Kemal Kılıçdaroğlu seçimi kazanıp Cumhurbaşkanlığı makamına oturmuş. İçindeki CHP’lilik damarı küt küt atıyormuş. Bu damarın gereklerini yapmak ve icraatlarına partisinin damgasını vurmak istiyormuş.
Hemen kurmaylarını toplamış, “İlk icraat olarak neleri yaparlarsa tabanlarına CHP iletisi verebilirler” konusunu müzakereye açmış.
Heyetten birisi kelam isteyerek demiş ki:
-Sayın Cumhurbaşkanım, biz heykel kültürü olan bir partiyiz. Çabucak her yere heykeller inşa etmekle işe başlayalım.
Kurmay heyet müzakereye başlamış:
-Arkadaşlar bizden evvelki iktidar heykelcilikte bizi fersah fersah ileri geçti. Yüzlerce milyon dolarları heykelciliğe harcadılar. O denli küçük büst falan da değil, devasa dinozor heykelleri. Heykelden abideler yaptılar. Bizim artık heykel üretimi ile icraata başlamamız çok cılız kalır. Onları geride bırakamayız. Bence öteki şeylerle işe başlayalım. Mesela laikliği gündem yapalım. Hani sloganlarımızda vardı ya, “Türkiye laiktir, laik kalacak!”
-Ne diyorsun sen arkadaş? Bizden evvelkiler bırakın Türkiye’nin laik kalmasını, tüm İslam devletlerinin de laik olmasını ve laiklik modeli ile yönetilmesini şahsen en yüksek perdeden önermediler mi? Mısır’ın Tunus’un ve başka devletlerin yetkililerine şahsen teklif ettiler. Artık bizim laikliği gündeme taşımamız hiç ses getirmeyeceği üzere, bizimle alay edilmesine de sebep olur! Fikrimi söyleyeyim, İslam Dini’ni tartışmaya açalım ve ses getirecek tenkitlerimizi gündem yapmakla işe başlayalım.
-Dur bakalım arkadaşım! 1400 sene evvelki İslam kararlarının bu güne uygulanamayacağını, bunların güncellenmesi gerekeceğini, bizden evvel gündem yaptılar zati. Bizim söyleyeceklerimiz sinek vızıltısı üzere kalır. Hatırlayın Kur’an ile “makara” geçenler, bayan erkek karışık olarak mescitlerde namaz kılmaya kalkışanlar, dinler ortası diyalog ismi altında bizim hayalimize bile gelmeyen mevzuları işleyenler… İslam Dini’ni bizden evvel yıllarca gündem yaptılar, dejenere çalışmaları gerçekleştirdiler.
Peygamberle alay edenleri bağrına basan Rasmussen bunların oyları ile iki devir NATO genel sekreteri yapılmadı mı? Dini hususları gündem yapmamız hiç ses getirmez. Benim teklifim alkol tüketimini artırmak, kumarı yaygınlaştırmak, zinayı çoğaltmak, fuhşu legalleştirmek için flaş planlar açıklayarak ortalığı ayağa kaldıralım…
-Güldürmeyin beni arkadaşlar! Bizden evvel alkol fabrikalarını hem en az 10 kat artırdılar. Hem alkol tüketimi kat kat fazlalaştı. Bunu şahsen iktidarın adamları açıkladılar. Kumar diyorsunuz, devlet eliyle oynatılan kumar bizden evvelki devirde o kadar yaygınlaştı ki, çocuklar bile oynayabiliyor. Zina hür hale esasen getirildi. Fuhuş alenen yapılıyor zati. Caddelerde, parklarda, kumsallarda bu işler herkesin gözü önünde işleniyor. İşin enteresan tarafı, dinine çok bağlı olan halk bu işlere olağan imiş üzere bakmaya o kadar alıştırıldı ki, gıkları çıkmaz hale geldi. Arkadaşlara şaşıyorum, güya Türkiye’nin ne hale getirildiğini görmezden, bilmezden gelip, bayatlamış teklifleri dillendiriyorlar. Nitekim şaşkınım. Olaylara düzgün bakın arkadaşlar, bizim bırakın yapmayı, hayal dahi edemeyeceğimiz bu çeşit icraatlar AKP devrinde hayata zati geçirilmiş durumda. Bakın en hassas bir husus olan türban yasağını ağzıma bile alamıyorum. Zira geçen yıl şahsen CHP olarak başörtüsü ile ilgili yasal garanti için biz teklif verdik. Artık bu mevzuyu kaşıma üzere bir ikiyüzlülüğe düşemeyiz.
Derken!..
Yeni Cumhurbaşkanı Kemal Kılıçdaroğlu masaya bir yumruk vurarak:
-Yeter, yeter! Sizlerin bana göstereceği yol ve teklifiniz yok. CHP zihniyetimizle ilgili yaptığınız ve yapabileceğiniz teklifleri aslında geride bıraktığımız iktidar yapmış. Bizim şeflik periyodunda uyguladığımız valilerin vilayet liderlerinin talimatıyla yürümeleri üzere… Hem de bizim yapabileceğimizden çok fazlasını. Ben en yeterlisi yol haritamızı Bilge Lider olan yardımcım Temel Karamollaoğlu, namı öteki Bay Temel ile istişare edeyim. Yeni fikirleri daima onun önerisi ile benimsiyorum. Mesela helalleşme, mesela başörtüsü, mesela hak batıl kavramları, ahlak ve maneviyat bahisleri, sanayi, tarım ve hayvancılık için acil atılacak adımlar. Sanırım geçmiş iktidarın tahribatlarını onararak işe başlamak atabileceğimiz en âlâ birinci adımlar olacaktır.
Toplantı bitmiştir!..