Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Lideri Mustafa Şentop, evvelce çıkardıkları sıcak savaşlarla dünya barışını baltalayanların, sinsi vekalet savaşları ve terör hareketleriyle kapalı savaşa devam ettiğini belirterek, dedi.
Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi’nde düzenlenen 2022-2023 akademik yılı açılışı ve ‘Uluslararası 8’inci Toplumsal Bilimler’ ile ‘4üncü Uygulamalı Bilimler Mühendislik ve Matematik’ kongrelerine TBMM Lideri Mustafa Şentop, eski dünya nizamı ve bugün dizaynı başlayan yeni dünya nizamını dikkatle izlediklerini belirtti.
“Türkiye algısı, coğrafik sonlarından kat ve kat büyük ve güçlüdür”
Şentop, konuşmasına şöyle devam etti:
“Hep söylediğim üzere Adriyatik’ten Çin Seddi’ne yalnızca Türkçe konuşarak seyahat etme imkanımız var. Tekrar gönülden inandığım ve ebediyen lisana getirdiğim bir öteki şey de Türkiye, yalnızca bugün coğrafik hudutlarıyla var olan bir ülke asla değildir. Türkiye algısı, coğrafik hudutlarından kat ve kat büyük ve güçlüdür. Daha yüz yıl evvel hem coğrafyalarımız hem kalplerimiz birdi. Ortaya giren bir asır ne Asya’daki cet yurdumuzdaki soydaşlarımızdan ne Balkanlar’daki ne de Orta Doğu’daki kardeşlerimizden bizi koparamadı.”
“Daha yüz yıl evvel hem coğrafyalarımız hem kalplerimiz birdi”
Yüz yıl evvel hem coğrafya, hem de kalplerin bir olduğunu tabir eden TBMM Lideri Mustafa Şentop, “Daha yüz yıl evvel hem coğrafyalarımız hem kalplerimiz birdi. Ortaya giren bir asır ne Asya’daki cet yurdumuzdaki soydaşlarımızdan ne Balkanlar’daki ne de Orta Doğu’daki kardeşlerimizden bizi koparamadı. Ortaya giren bir asır, insan ömrü için uzun üzere görünse de toplumların hafızaları için kısa bir vakit dilimidir. Bilhassa 20’nci yüzyılın savaşlardan yorgun düşen dünyası üzerinden şimdi bir asır geçtiği şu günlerde, 3’üncü dünya savaşı sözlerini her mecrada duyar olduk. Evvelce çıkardıkları sıcak savaşlarla dünya barışını baltalayanlar, artık sinsi vekalet savaşları ve terör hareketleriyle bâtın savaşa devam ediyorlar. 2’nci Dünya Savaşı sonrası kendi koyduğu, ‘sıcak savaşlara’ karşı oluşturdukları kuralları, çeşitli hilelerle, teşbihte yanılgı olmazsa çakallıkla delen, 500 yıllık hegemonyasını devam ettirmeye çalışan Batı zihniyeti, esasen son çırpınışlarını yaşıyor. Son çırpınışlar bilirsiniz ki telaşın ve artan kaygının da şiddetiyle, kişiyi suyun tabanına daha süratli yaklaştırır. İnsanlık tarihinin mahreci coğrafyaların kadim halkları; yakın Asya’da, uzak Asya’da, Baltık’ta, Balkanlarda küçük küçük hegemon devletlerin maşaları taraflar ve büyük şirketler vasıtasıyla karıştırılmaya devam ediyor. Dünyadaki pek çok insan barış ve kardeşlikten yana samimi telaffuzlar lisana getirirken, devlet siyasetlerini; sinsice sömürmek ve daha çok metaya sahip olmak üzerine kodlayan, erki elinde tutmak isteyen zihniyet, her gün bir kaos planını devreye sokuyor” dedi.
Şentop, bilhassa 20. yüzyılın savaşlardan yorgun düşen dünyası üzerinden şimdi bir asır geçtiği bugünlerde, 3. dünya savaşı sözlerini birçok mecrada duyduklarını tabir etti.
Eskiden çıkardıkları sıcak savaşlarla dünya barışını baltalayanların artık sinsi vekalet savaşları ve terör aksiyonlarıyla saklı savaşa devam ettiklerini söyleyen Şentop, “2. Dünya Savaşı sonrası kendi koyduğu, sıcak savaşlara karşı oluşturdukları kuralları, çeşitli hüllelerle, hilelerle, teşbihte yanılgı olmazsa çakallıkla delen, 500 yıllık hegemonyasını devam ettirmeye çalışan bir zihniyetle, esasen son çırpınışlarını yaşıyor. Son çırpınışlar bilirsiniz ki telaşın ve artan endişenin da şiddetiyle, kişiyi suyun tabanına daha süratli yaklaştırır” ifadelerini kullandı.
“İnsani hukuk ve nizam takip eden atalarımızın yolunu takip ediyoruz”
İnsanlık tarihinin en bereketli topraklarının, kadim halklarının, yakın Asya’da, uzak Asya’da, Baltık’ta, Balkanlar’da küçük küçük hegemon devletlerin maşaları ve büyük şirketler vasıtasıyla karıştırılmaya devam ettiğini aktaran Şentop, şunları kaydetti:
“Dünyadaki pek çok insan barış ve kardeşlikten yana samimi telaffuzlar lisana getirirken, devlet siyasetlerini sinsice sömürmek ve daha çok metaya sahip olmak üzerine kodlayan, gücü elinde tutmak isteyen zihniyet, her gün bir kaos planını devreye sokuyor. Dünya kuklaları izlerken onların iplerini kulisten yönetenler, icraatlarına süratle devam ediyor. Doğu toplumlarının üzerinde oturduğu güçlü enerji kaynakları, kardeşlik ve paylaşmadan yana olan kadim yaşantıları, yüzyıllardır algı idareleriyle onları olduğundan farklı insanlarmış üzere göstererek, Vandallıklarına kılıf uydurmaya devam ediyorlar. ‘Yaratılanı yaratandan ötürü’ düsturunu kendine rehber edinen, kadim bir medeniyetin mensupları olarak tarihin her periyodunda, sömürgeden ari ve adalet üzere olan insani bir hukuk ve nizam takip eden atalarımızın yolunu bugün de takip ediyoruz.”
“Artık 10 yaşında internet kullanmaya başlayan insan ırkı, her önüne gelene inanmıyor ve araştırıyor”
Şentop, tek kutuplu dünya nizamının kabul edilemez bencil siyasetlerinin Covid-19 salgınıyla hızlanan ivmesinin, Rusya-Ukrayna bağlamında yeni global acılara yer hazırladığını lisana getirerek şu değerlendirmelerde bulundu:
“Tarih elbette ki tıpkı yanılgıları yaparsak tekerrür eder”
Doğrunun söylenmesi açısından, bilimsel kongrelerin değerine vurgu yapan Şentop, “Bilim, teknoloji, internet; bütün alanlarda doğruyu söyleyecek gerçek bilim beşerlerine ve gerçek bilgilere sizlerin çalışmalarıyla erişecek. Sizin tarihe, coğrafyaya, teknolojiye bakışınız, bugünün paradigmalarıyla geçmişin pahalarını imbikten süzüp bugüne uygulayarak yolumuzu aydınlatacak. Bilim beşerlerine bütün toplumların ve bilhassa de bizim medeniyetimizin gereksinimi var. Bugünün yaşananlarını bilimsel bilgiler ışığında, verdiğiniz bildirimlerle ve günümüze uyarlanan yeni ve çağdaş bakış açılarıyla gelecek jenerasyonlara aktarma sorumluluğumuz var. Tarih elbette ki birebir kusurları yaparsak tekerrür eder. Birebir şeyleri yapıp farklı sonuçlar beklemek acizliğini derhal terk ederek çağın gereklerine uygun, bütün değerlendirmeleri bizim coğrafyalarımız bağlamında değerlendirmenize ve yetişecek yeni gençleri aydınlatmanıza muhtacız. 21’inci yüzyıl artık her vatandaşını üniversitede okutma saikiyle hareket ediyor” tabirlerini kullandı. (DHA-AA)