Bilişim dalında yaşanan gelişmelerin sağlıktan eğitime, iş yapma biçimlerinden cümbüşe kadar hayatın her alanındaki kıymeti artırmaya devam ediyor.
Bilişim dünyasındaki gelişmelere imkan tanıyan en büyük yeniliklerden biri 5G oldu. 5G teknolojileri şimdi büsbütün yerleşmezken 6G de son periyotta dünyanın gündemine girmiş durumda.
6G çalışmaları ile ilgili açıklamalarda bulunan İstanbul Medipol Üniversitesi Mühendislik ve Tabiat Bilimleri Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Hüseyin Arslan, son yıllarda teknolojinin gelişmesiyle birlikte artan bilgi trafik yoğunluğuna ve farklı uygulama gereksinimlerine karşılık verebilmek maksadıyla 5G standartlarının geliştirildiğini söyledi.
Farklı uygulama gereksinimlerine tıpkı anda karşılık verebilme kabiliyetinin 5G’yi evvelki sistemlerden ayıran en kıymetli farklılık olduğuna değinen Arslan, birçok farklı kablosuz haberleşme ihtiyacının tıpkı anda karşılanabilmesi gereksiniminin giderek daha fazla artacağı göz önüne alınarak çalışmalarına başlanılan 6G’nin, 2026 yılında standart çalışmalarına başlayıp 2030’lu yıllarda tüketicinin hizmetine sunulmasını beklendiğini belirtti.
“5G FRAGMAN, 6G SİNEMANIN SİNEMADAKİ GÖSTERİMİ OLACAK”
5G standartlarıyla birlikte ortaya çıkan yeni vizyonun devamı niteliğinde olan 6G sistemlerinin ehemmiyetine dair ayrıntılar veren Arslan, “Yapay zekâ ve makine öğrenmesi üzere teknikleri de kullanarak insan ve etrafın bütünleşmesini sağlayacak, objelerin insanlara daha fazla hizmet ettiği, objelerin haberleşmesi ile toplumun bütünleştiği bir dünyada yalnızca şahısların değil sağlıktan tarıma, eğitimden ulaşıma ve daha birçok dikey kesimin dijitalleşmesine katkıda bulunacak. Özet söylemek gerekirse; 5G bu saydığımız dijital dünya bileşenleri açısından bir emekleme devri olarak görülebilir, ya da bir sinema fragmanı. 6G ise muhakkak bir olgunlaşma ile sinemanın sinemadaki gösterimi olacak” dedi.
Radar ve algılama teknolojisinin haberleşme teknolojisi ile bütünleşmesi 6G ile mümkün olacak
6G ile bir arada klasik bilgi haberleşmesi dışında ortam bilgisi denilebilecek bilgilerin de üretilmesi, toplanması ve bu bilgilerden yeni bilgilerin üretilmesinin ehemmiyet kazanacağına işaret eden Arslan, radar ve algılama teknolojisinin haberleşme teknolojisi ile bütünleşmesinin 6G ile mümkün olacağının altını çizdi.
Arslan, 6G’nin daha evvel kullanılamayan yüksek frekansların kullanılmasına fırsat vereceğine vurgu yaparak, 6G’nin çok daha süratli ve çok daha algılayabilen, hem duygu/algı kabiliyeti olan hem de haberleşebilen bir teknoloji olduğunun altını çizdi.
Her şeyi algılayabilen, birebir vakitte haberleşebilen bir ağ yapısının inançlı olması gerektiğine vurgu yapan Arslan, “Siber güvenlik tehditlerinin çok daha fazla artabileceği bu türlü bir ağın klasik güvenlik önlemleri yanında yeni ve daha inançlı teknolojilerle donatılması 6G ile mümkün olacaktır. 5G vizyonu çok harika, lakin 5G teknolojisinin bu vizyona uygun olmadığını ve biraz aceleye getirildiğini düşünebiliriz. 6G ile bu vizyonu daha da genişletip bu vizyona uygun çok daha düzgün bir teknoloji geliştirmemiz gerekecek” sözlerini kullandı.
Arslan, Türkiye’de şu an az sayıda üniversitenin 6G üzerine çalışmalar yaptığına değinerek, sanayinin 6G çalışmalarına dahil olması için üniversite- sanayi iş birliklerinin değerli olduğunu söyledi.
Teknoloji geliştirmek için kıymetli seviyede AR-GE ve ÜR-GE çalışmaları gerektiğini hatırlatan Arslan, “Türkiye şayet 6G’nin hem AR-GE hem de ÜR-GE çalışmalarında bulunursa dünyada kıymetli bir yer edinmesi kaçınılmaz. Bilhassa bu teknolojinin yerli ve ulusal olarak geliştirilmesi güvenlik, gelişmişlik ve rekabet açısından çok kıymetlidir. Bu yıl SSB tarafından başlatılan ve ULAK Haberleşme tarafından sürdürülen 6G AR-GE projesi kapsamında tüm patent üretme çalışmalarının teknik uyumunu üstleniyorum. Proje kapsamında 6G standartlaştırma çalışmaları başlamadan evvel en az 200 çok kaliteli milletlerarası patent başvurusu yapılması gayesi bulunuyor” değerlendirmesinde bulundu.
SAVUNMA ENDÜSTRİSİNDE OLDUĞU ÜZERE 6G ALANINDA YENİ SİYASETLER GELİŞTİRİLMELİ
Arslan, sanayinin üretim sürecinin gerisine, araştırma geliştirme safhasına gereken kıymeti vermesi ve AR-GE ve ÜR-GE’ye daha fazla yatırım yapması gerektiğine vurgu yaparak, devletin savunma endüstrisinde yaptığı atılımlar, siyasetler üzere haberleşme teknolojilerine bilhassa 6G alanında da yeni siyasetler oluşturması ve atılımlarla desteklemesi gerektiğine işaret etti.
Şu an öteki ülkelerin bu bahis üzerinde çok önemli bütçeler ayırdığına değinen Arslan, “Bizim de 6G seyahatinde bulunabilmemiz için tüm paydaşlarla bir arada önemli katkılar sağlamamız lazım. SSB tarafından başlatılan 6G AR-GE projesi kıymetli bir gelişme; bu tıp fonların başka kurumlarca da önceliklendirilmesi kıymetli gözüküyor” dedi.
5G çalışmalarına ülke olarak çok geç kalındığının altını çizen Arslan, bunu 6G’de de yaşamamak için 2017’den beri düzenledikleri etkinliklerde 6G ismini geçirdiklerine dikkati çekti.
Bu maksat doğrultusunda mevzuyu tüm kamuoyu ve vatandaşlara duyurabilmek için çeşitli çalıştaylar yaptıklarından bahseden Arslan, 6G alanındaki farkındalığı artırabilmek için daha evvelki yıllarda üç kere düzenlenen aktifliklerin her birine kamu, sanayi ve akademiden 300’den fazla iştirakçiyi ağırladıklarını vurguladı.
Arslan, “Bu yıl evvelki yıllarda düzenlediğimiz çalıştayların devamı niteliğinde olan 6G konferansında 500’den fazla iştirakçi beklenmekle bir arada çeşitli paneller ve keynote konuşmalara yer verilecek. Gelecek kuşak irtibat teknolojileri ile ilgili olabilecek tüm paydaşlar bu konferansa davet edilmektedir. Bu tertibin ülkemizdeki 6G farkındalığını canlı tuttuğunu ve artırdığını düşünüyoruz. Gelecek yıllarda çok daha büyük bir tertibe dönüşmesini isteriz” diye konuştu.