Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan, Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Lideri Recep Tayyip Erdoğan’ın “Yolsuzlukların, rüşvetin olmadığı, yoksulluğun olmayacağı Türkiye’yi fakat biz hallederiz” kelamlarını eleştirdi. Erbakan, “Madem yapacaktınız, 20 yıldır niçin yapmadınız? 20 yıldır yolsuzlukların kaçına müdahale ettiniz? Bu işlere karıştığı sav edilen, bünyenizdeki kaç kişiyi attınız, soruşturma müsaadesi verdiniz? Hangi yolsuzluğun üzerine gittiniz” dedi.
Fatih Erbakan, dün partisinin Malatya vilayet kongresinde konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Yolsuzlukların, rüşvetin olmadığı, yoksulluğun olmayacağı Türkiye’yi lakin biz hallederiz. Bunu biz yaparız. Şu an itibariyle onun hazırlık içerisindeyiz” kelamlarını anımsatan Erbakan, şunları söyledi:
“20 yıldır yolsuzlukların kaçına müdahale ettiniz?”
“Biz buna karşılık ‘hayırlı olsun’ diyoruz. 20 yıldır muhalefette olan AKP, 2023 seçimlerinde iktidara gelip yolsuzluğu ve rüşveti engelleyecek. Beşere sormazlar mı, ‘20 yıldır iktidardasınız ve kimseye nasip olmamış yetkilerle yolsuzluğu ve yoksulluğu çözmek içinde ne yaptınız? Rüşveti ortadan kaldırmak için ne yaptınız? Bundan sonra yapacaksınız’ diye. Madem yapacaktınız, 20 yıldır niçin yapmadınız? 20 yıldır yolsuzlukların kaçına müdahale ettiniz? Bu işlere karıştığı tez edilen, bünyenizdeki kaç kişiyi attınız, soruşturma müsaadesi verdiniz? Hangi yolsuzluğun üzerine gittiniz? Yolsuzluk tezi oluyor, grevden alıyorlar, ‘Biz bunu aile içerisinde hallederiz’ deniyor. Kamu malına kastedilmişse, bir rüşvet ve yolsuzluk cürmü varsa sen bunu nasıl aile içinde halledersin? Cumhurbaşkanı, ‘Yolsuzlukların, rüşvetin olmadığı, yoksulluğun olmayacağı Türkiye’yi biz kurarız’ diyor. Bugüne kadar niçin kurmadınız? Bugüne kadar neden bu adımları atmadınız? Cumhuriyet tarihinde kimseye nasip olmayacak yetkilerle iktidardasınız, istediğiniz vakit kimseye kuş dahi uçurtmuyorsunuz, bunları neden önlemediniz, ortadan kaldırmadınız? Buna karşın gerçekleştiyse bunların üzerine gidilmesi için gerekli adımları neden atmadınız?”
“c”
Erbakan, AKP’nin 20 yıllık iktidarı boyunca Kamu İhale Kanunu’nun 192 kere değiştirildiğini belirterek, “Kamu İhale Kanunu’ndan ne istiyorsunuz? Ne için 192 sefer değişiklik yapıyorsunuz? 20 yıldır 1 dolarlık ihaleleri 5 dolara, 7 dolara, 10 dolara neden veriyorsunuz? 100 milyon dolara yapılacak bir tüp ya da altgeçidi 1,2 milyar dolara neden ihale ediyorsunuz? 486 milyon liraya ihale edilen Artvin Yusufeli Barajı’nı 6,4 milyar liraya neden mal ediyorsun? Devletin kendi sayılarıyla söylüyorum. 5 imtiyazlı holding var, dünyada birinci 7’ye girmişler. Bunlar yapılırken sizin ‘yolsuzlukla gayret edilecek’ sözünüze nasıl güvenebiliriz? Bunun yanında devletin en büyük varlıklarını Varlık Fonu bünyesine aldınız. Ardında da o Varlık Fonu’nu Sayıştay kontrolünden çıkarttınız. Neden bu adımı attınız? Siz mi bu saatten sonra yolsuzlukla, usulsüzlükle, rüşvetle uğraş edeceksiniz? Memleketin neresine gitsek talandan, rüşvetten, torpilden bahsediliyor. Bugün, bir bakan yardımcısının 5 başka yerden bir ayda 310 bin lira maaş aldığı ortaya çıktı. ‘Yoksulluk ve fakirlik var. Domates, biber pahalı’ dediğiniz vakit, ‘Böyle bir şey yok, abartıyorsunuz’ diyor. Ayda 310 bin lira maaş alan adama bunu anlatamazsınız” dedi.
“Adeta bir Afrika ülkesinden bahsediyoruz”
“İktidar yetkililerine sesleniyorum; siz, giderayak son dakika bırakın bu yolsuzlukla uğraş laflarını, 20 yıllık iktidarınız sürece Türkiye’yi ne hale getirdiniz bir ona bakın” diyen Erbakan, kelamlarını şöyle sürdürdü:
“5,7 milyon hane yardım aldı. 20 milyon insan, temel gereksinimini kendisini karşılayamadığı için yardım almak mecburiyetinde. 2022’nin Türkiye’sinde 11 milyon 362 bin insan, temel beslenme muhtaçlığını karşılayamadığı için yardım alıyor. Geçen yıl 4 milyon haneye kömür ya da doğal gaz yardımı yapıldı. Bu sene tekrar bakanlık açıkladı, 4 milyon haneye elektrik faturası yardımı yapılacak. 2021 yılında 148 bin çocuk, anne-babası bakımını karşılayamadığı için devlet dayanağı almak mecburiyetinde kaldı. Afrika istatistikleri. Adeta bir Afrika ülkesinden bahsediyoruz. Bu enflasyon ve hayat pahalılığıyla açlık sonu 7 bin 245 lira oldu. Taban fiyat 5 bin 500 lira, emekli maaşı onun da altında, halkın yüzde 45’i açlık hududunun altında. Yoksulluk hududu, 4 kişilik aile için 23 bin 600 lira oldu. Ondan sonra da gençlere tavsiye, ‘Aman ha evlenin, 3 tane de çocuk yapın’. Âlâ, çok hoş; 5 kişilik ailenin yoksulluk hududu aylık 30 bin lira. İşte getirdiğiniz nokta bu. Bırakın 3 çocuk yapmayı, gençler bugün evlenemiyor. Neden? Mesken kiraları taban fiyat düzeyine geldi. Yalnızca aldığı maaş konutun kirasına fakat yetecek, bu insan nasıl evlensin? Bekar kalsa aylık geçinme maliyeti 9 bin 470 lira. Kaç kişinin bu türlü bir gelir imkanı var?”
“Bir yandan müjde, bir yandan Türkiye’nin geldiği noktanın itirafı”
Vatandaşların bankalara olan borçlarının arttığını lisana getiren Erbakan, “Vatandaşın bankaya olan borcu, 6,6 milyardan 1,2 trilyona çıktı. AKP iktidarında yüzde 80 artmış. 20 senede Türkiye’yi ne hale getirdiniz, resmi sayılarla anlatıyorum. Çiftçinin borcu, AKP devrinde 2,2 milyardan 200 milyarın üzerine çıktı. Çalıştıkça batıyor, zira bütün ürettiği mahsulden elde ettiği gelir maliyetleri karşılamıyor. 2,6 milyon çiftçi vardı Çiftçi Kayıt Sistemi’nde, bu sene 493 bine düştü. 2,1 milyon çiftçimiz, kayıt sisteminden kaydını sildirip çiftçiliği bırakmış; zira takım biçtikçe daha çok batıyor. 350 bin KOBİ, ödeyemediği borçtan ötürü icralık. Cumhurbaşkanı’nın açıkladığı müjde, Türkiye’de vatandaşın halini daha hoş özetliyor; ‘Türkiye’de 2 bin lira ve daha altındaki düzeyde borcu olan 5,5 milyon vatandaşımızın borcunu biz üstleniyoruz, onları icra takibinden kurtarıyoruz’ dedi. Bir yandan müjde, bir yandan Türkiye’nin geldiği noktanın itirafı” diye konuştu.
“İmtiyazlı holdinglere, faize verilen milyar dolarlar, israfa giden milyarlar, gerisinden da 85 milyon vatandaşa imkan kalmıyor”
Erbakan, konuşmasının devamında şunları söyledi:
“Hani bütün dünya bizi kıskanıyordu? Şu geldiğimiz noktaya bakın. Üniversite öğrencileri, memlekete anne-babasını göremeye senede bir iki kez dahi gidemeyecek duruma geldi. 5,5 milyon vatandaş, 2 bin liranın altında borcu ödeyemeyecek, icralık durumda. Öbür tarafta ‘Aya gideceğiz, uzaya çıkacağız, dünya bizi kıskanıyor’ öyküleri. Nitekim çok yazık. Paralar faize, imtiyazlılara ve israfa gidiyor; ondan ötürü vatandaş bu halde. 20 senede faize ödedikleri para 520 milyar dolar. Savaşta yıkılan Ukrayna’nın yine imar ve inşası için gereken paranın 180 milyar dolar olduğu söyleniyor. Yıkılan Ukrayna’yı üç kere inşa etmeye yetecek kadar parayı 20 senede faize vermişler. Üç senede 2 trilyon daha faiz ödeneceğini söylüyorlar. 520 milyar dolar ödedi, 329 milyar dolar bu sene ödüyor, 2 triyon daha iktidarda kalırsa üç senede ödeyeceğini söylüyor. Kim ödeyecek bunu? 85 milyon ödeyecek. Kur Muhafazalı Mevduat sahiplerine 100 milyar lira ödeneceğini söylüyor. ‘Cumhuriyet tarihinin en büyük toplumsal konut projesi’ diye bir proje açıkladı. Gece gündüz reklam yapıyorlar, güya ücretsiz veriyorlar. 500 bin konut yapılacağı söyleniyor, 2 artı 1’ler 608 bin lira. Faize 329 milyar lira veriyorsun. Bu faiz canavarına para vermese bu konutlar vatandaşa bedavaya verilir. İmtiyazlı holdinglere, faize verilen milyar dolarlar, israfa giden milyarlar, gerisinden da 85 milyon vatandaşa imkan kalmıyor. Hani bunlar faize karşıydı? Düzgün ki faize karşı bir hükümet var, bir de faizi seven bir hükümet olsa ne kadar faiz ödeyeceklerdi.” (ANKA)