Zübeyde ÖZLÜ – Herkes Duysun / BURSA (İGFA) – Bir müddettir çok sıcaklarla çaba etmek zorunda kalan Türkiye’de vatandaşlar, önemli güneş çarpmalarına maruz kalmaya başladıktan sonra kendilerini bu sıcaklardan ve sıcakların tesirlerinden muhafazanın yollarını araştırmaya başladı.
Aşırı sıcaklarda insanların serin yerlerde ve gölgede bulunmalarının kıymetini vurgulayan Uzman Diyetisten Merve Bahtiyar, bilhassa bu duruma kalp, tansiyon ve şeker üzere rahatsızlıkları olan bireylerin ekstra dikkat etmeleri gerektiğinin altını çizdi. Genelde 60 yaş ve üzerindeki bireyler, gebeler ve küçük çocuklarımızın öğlen vaktinde pek dışarı çıkmamalarını tavsiye eden Bahtiyar, “İlaç kullanan bireyleri sabah yahut akşam saatlerinde yanlarına sularını alarak dışarıya çıkmaları konusunda uyarıyoruz. Bu periyotta sıcaklardan ötürü çok su kaybı olabiliyor, güneş çarpması üzere kahırlarla karşılaşabiliyoruz. Bu yüzden öğlen saatlerinde konutta olmalarını öneriyoruz.” dedi.
“SICAK HAVA BEDEN ISISINI ARTIRIYOR”
Sıcak havanın beden direncini artırdığına değinen Bahtiyar, insan bedeninin vücut içindeki ısı ile beden dışındaki ısı ortasında temas kurmaya çalıştığının altını çizdi.
Mineral kayıplarını önleyebilmek için günde 1 tane soda tüketilmesini öneren Bahtiyar, “Soğuk sular yerine ılık suların tüketilmesini tavsiye ediyoruz. Zira çok sıcak havalarda soğuk su içildiği vakit dışarıdaki sıcak hava beden sıcaklığını artırıyor. Ardından soğuk su içildiği vakit organlara ve damarlara ziyan verebiliyor. Sıcak bir şeyi bir anda soğutmak istediğimiz için beden kendi sıcaklığını korumakta meşakkat yaşıyor.” diye konuştu.
SICAK HAVALARDA EN ÇOK NE TÜKETİLMELİ?
Sıcak havalarda su tüketimine dikkati çeken Uzman Diyetisyen Merve Bahtiyar, sıvı oranı yüksek olan eserlerin bu sıcakta daha çok tercih edilmesi gerektiğini belirterek bu listenin de en başında suyun yer alması gerektiğini söyledi. En az 2 ilâ 2,5 litre su tüketilmesi gerektiğini belirten Bahtiyar, “Dışarıda çok fazla vakit geçiriyorsak şayet en az 3 litre tüketilmelidir. Tansiyon istikrarını sağlayabilmek için meze stili şeyleri tüketebiliriz. Ayranaşı üzere soğuk çorbalar tüketilmeli. Velhasıl daha çok sıvı odaklı ilerliyoruz. Beden sıcak havalarda çok fazla sıvı kaybettiği için sıvı oranı yüksek besinler tüketilmesini tavsiye ediyoruz. Çilek, kavun, karpuz, şeftali üzere meyvelerin tüketilmesini tavsiye ediyoruz fakat şeker hastalarının bu besinleri tüketirken dikkatli olmaları konusunda uyarıyoruz. Bilhassa insülin kullanıyorsa büsbütün yasaklıyoruz. Şeker oranı yüksek olan meyveleri süt ve yoğurt üzere besinlerle birlikte tüketmeleri gerektiğini söylüyoruz” diye konuştu.
Sıcak havalarda ağır yağlı yiyeceklerden uzak durulması gerektiğine söyleyen Bahtiyar, “Yağlı besinler, kızartmalar, ağır yemekler bu periyotta önemli sorun yaratıyor. Zira hem mide sindirim kısmında hazımsızlık sorunlarına sebep olup hem de şeker ve tansiyon istikrarını oynatabiliyor. Örneğin süt kümesi sıcakta çok kaldığı vakit bozulabilecek bir kümedir. Salça da birebir halde çok çabuk bozulabilen bir eserdir. Salça ile yapılan yemeklerin buzdolabında tutulmasını tavsiye ediyoruz. Yaz aylarında yemekler yapıldıktan sonra çabucak tüketilmeli, tüketilmiyorsa biraz ılıdıktan sonra dolaba kaldırılmalıdır. Sıcak havalarda yemeklerin içerisindeki mikroplar çok daha süratli ürüyor. Yaz aylarında süt eserli yahut salçalı yemekler yapmaktan kaçınılmalı. Daha çok zeytinyağlı zerzevat yemekleri yapılmalıdır. Kafein tüketimini olabildiğince azaltmalıyız. Tüketeceğimiz suların içerisine meyve, zerzevat ekleyebiliriz. Detoks suları yapıp tüketebiliriz” dedi.