ASLIHAN ALTAY KARATAŞ Ankara – İstanbul’da Devlet Gereç Ofisi Bölge Müdürlüğü’nde güvenlik vazifelisi olarak çalışan C.M. görevi nedeniyle bulundurduğu tabancayı, mesai bitiminde iş yerinde bırakması gerekirken yanına aldı. C.M. aynı gün gerçekleştirdiği gasp aksiyonu sırasında daha evvelden tanımadığı K.D. ve Y.Ç’yi tabanca ile öldürdü.
Y.Ç’nin ailesi, C.M’nin silahı kurum dışına çıkarmasında, hasebiyle cinayetin gerçekleşmesinde hizmet kusuru bulunduğu teziyle yönetim ve fail aleyhine tazminat davası açtı. İşlediği cinayetlerden dolayı başka farklı ağırlaştırılmış müebbet mahpus cezası alan C.M, 2009 yılında mahpusta öldü. Bu ortada tazminat davasının yönetime yöneltilen kısmı için misyonsuzluk kararı verildi. Mahkeme, yaklaşık 30 bin lira fiyatındaki tazminatın yasal faiziyle birlikte C.M’nin mirasçıları tarafından müracaatçılara ödenmesine hükmetti. Yönetim aleyhine açılan tam yargı davası ise, müddet aşımı istikametinden reddedildi. Temyiz sürecinden sonra kararın nihaileşmesi üzerine mağdur aile, 2018 yılında AYM’ye ferdi müracaatta bulundu. Başvuruyu görüşen AYM, Anayasa garantisi altındaki ömür hakkının “ihlal edilmediğine” oy çokluğuyla karar verdi. Mahkeme, buna karşılık “makul müddette yargılanma hakkının” ise ihlal edildiğine oybirliğiyle hükmetti ve net 81 bin liralık manevi tazminatın müracaatçılara ödenmesini kararlaştırdı.