Sert tartışmalar, ağır tenkitlere karşın Cumhur İttifakı’nın oylarıyla meclisten geçen Sansür Yasası’na karşı CHP vilayet örgütleri 81 vilayette eş vakitli düzenlediği basın açıklaması yaptı.
AKP ve MHP oylarıyla Meclis’ten geçen, ‘’Sansür Yasası”na karşı CHP vilayet örgütleri 81 vilayette eş vakitli düzenlediği basın açıklaması yaptı.
Antalya’da yapılan açıklamaya CHP Antalya Miletvekillieri Aydın Özer, Rafet Zeybek, İlçe Liderleri, Vilayet Bayan Kolları Lideri Nilüfer Deveci ve partililer katıldı.
“MUĞLAK VE UCU AÇIK”
Basın açıklamasını yapan CHP Vilayet Lideri Nuri Cengiz, şunları söyledi:
*Bu sansür yasasının, seçimlere en fazla 8 ay kaldığı bir periyotta Meclis’te kabul edilmesi, seçimler yaklaştıkça iktidarını kaybedeceğini anlayan Saray’ın içinde bulunduğu dehşet ve acizliğin boyutunu göstermektedir.
*İktidarın, 40 unsurluk bu kanunla, başta niyet ve tabir özgürlüğü olmak üzere temel hak ve özgürlüklerin, gazeteciliğin ve basın özgürlüğünün altına son bir dinamit daha koymak istediği açıktır.
*Yasanın 29. unsuruyla, ‘Halkı Aldatıcı Bilgiyi Alenen Yayma Suçu’ diyerek hudutlarının ve içeriğinin ne olduğu meçhul yeni bir cürüm tarifi yapılmaktadır.
*Muğlak ve ucu açık tabirlerle, Saray yargısına ve iktidar partisinin bürokratlarına hangi bilginin halkı aldatmaya, kaygı ve telaş yaymaya yönelik olduğunu belirleme yetkisi verilmiştir.
*Aynı vakitte toplumsal medyada yapılan tenkitler, ‘dezenformasyon’ olarak yaftalayabilecektir.
*‘Hangi haber halkta endişe ve kaygı yaratır, hangi paylaşım kamu nizamını tehdit eder’ sorusunun cevabı ise yasa metninde yoktur.
*1 yıldan 3 yıla kadar mahpus cezası getirilen bu muğlak cürüm tarifinin kapsamı, Saray talimatıyla hareket eden yargı mensuplarının ve iktidar partisi bürokratlarının inisiyatifine bırakılmıştır.
Buradan soruyoruz:
* TÜİK’in açıkladığı enflasyonun gerçeği yansıtmadığını, Türkiye’de gerçek enflasyonun çoktan üç hanelere ulaştığını söyleyen bir toplumsal medya kullanıcısı dezenformasyon mu yapmış olacaktır?
*8,5 milyon insanımız işsiz, beşerler iş arama ümidini kaybediyorlar, işi olanlar da açlık sonunun altındaki taban fiyatla çalışıyor” demek palavra haber yaymak mı sayılacaktır?
*Kamu ihalelerinin, kelamda pazarlık formülüyle beşli çetelere adrese teslim verildiğini, halkın sırtından milyarlarca dolarlık yağma yapıldığını ortaya çıkaran gazeteciler hatalı mu sayılacaktır?
*”128 milyar dolar nerede?” demek, kamu barışını bozmak mı olacaktır?
* “Ormanlarımız yanıyor, uçaklar neden kalkmıyor?” diye sorgulamak, kimi savcılar tarafından halkı paniğe sevk etmek mi sayılacaktır?