Savcılığın 12 yıla kadar mahpus cezası istediği 12 emekli askerden biri olan emekli Tuğamiral Türker Ertürk “Bu bir iddianame değil, dedikodunamedir. Mahpusu istenen 12 bireye bakın, ortak özellikleri çıkıp konuşuyor olmaları. Bizim üzerimizden topluma endişe salmaya çalışıyorlar” dedi.
Montrö Bildirisi yayımlayanların ortasında bulunan emekli Tuğamiral Türker Ertürk, Sözcü müellifi Ruhat Mengi’ye konuştu.
“Bu dava türel bir dava değil, siyasi bir dava”
-Sayın Ertürk, savcı sizin de ortasında bulunduğunu 12 amiral için 12 yıla kadar mahpus talep etti, ayrıyeten bir asker için en ağır ceza olan “rütbelerinin sökülmesi” de talep edildi. Biz vatandaş olarak, bir yanda gerçek hatalılar için seçim öncesi af çalışması yapılırken sizlere bu türlü bir ceza talebini şaşkınlıkla karşılıyoruz. Sizin bu husustaki görüşünüz nedir?
Bu dava hukuksal bir dava değil, siyasi bir davadır ve hatırlayın başlangıcı prestijiyle emir-komuta ile başladı, emir-komuta iktidardan kaynaklandı. Savcının temel hakkındaki mütalaasını okudum, bana tekrar kumpasları anımsattı ve yargının üzerinde iktidarın çok ağır bir vesayeti olduğunu bir kere daha somutlaştırdı. Artık, mütalaaya bakıyorum, tek bir hukuksal münasebet yok. 91 beraat, 12 cezalandırma, neye nazaran biliyor musunuz? Ben söyleyeyim; mütalaada adım yok, şöyle yaptı, bu türlü yaptı, şu nedenle ceza istiyorum üzere hiçbir şey yok, adım yazmıyor ancak sonunda “cezalandırılsın” diyor.
-Nasıl yani, mahpus cezası verilmesi istenen amirallerin ismi yazmıyor mu?
Benim yazmıyor, isterseniz bakabilirsiniz. Mesela “O onunla konuştu, bu şununla konuştu, bu bilmem ne yaptı” diyor, bende hiçbir şey yok ancak altta “cezalandırılsın” diyor. Artık, niye bu türlü söylüyor biliyor musunuz; zira ben karşım, toplumda bir karşılığım var, yazıyorum, çiziyorum, ekranlara çıkıyorum, işte artık sizinle konuşuyorum ve toplumda özgül ağırlığım var, seçimlere gerçek gidiyoruz… Bakın, seçimlere hakikat gidiyoruz, endişe iklimine, muhalif seslerin susturulmasına, halka palavra bombardımanına muhtaçlık var, bu sanal yaratışa, palavraya birisi müdahale etmesin diye bizim üzerimizden topluma dehşet salmaya çalışıyorlar ve dikkat ediyorum; o 12 kişinin ortak özelliği “çıkıp konuşanlar.” Yani ayrım burada. Bugünkü mütalaa, bir de iddianamesi var daha evvel, ona bakıyorum “dedikoduname” “O dedi, bu dedi” diye gidiyor, bir fiilin cürüm olabilmesi için kanunla tanımlanmış olması lazım. Somut kanıt var mı yok, cürüm oluşturan öge nedir o yok, savcı iddianameyi tepkisellik üzerine inşa etmiş.
TIKLAYIN | ‘Montrö Bildirisi’ davası: 12 emekli amirale 12 yıla kadar mahpus istemi