Sosyal medya platformları için eğlenceli görüntüler çeken Mazlum Güçlü ve Mesut Can Eray isimli iki fenomen arkadaşın görüntüleri milyonlarca kişi tarafından izleniyor. Görüntülerde birbirlerine misyonlar veren ve bu anları kaydeden gençlerin görüntüsü, bu defa eğlenceli bitmedi. Mesut Can Eray’ın isteği üzerine süs havuzuna girmeye hazırlanan Mazlum Zengin’in bu sırada ayağı kaydı. Bunun üzerine süs havuzuna baş üstü düşen Güçlü, bir müddet havuzda yüzdükten sonra boynunda büyük bir acı hissetti. Hafıza kayıpları da yaşayan Güçlü, arkadaşıyla birlikte hastaneye gitti. Çekilen tomografinin akabinde Zengin’in boynunda ve omurgasında kırıklar olduğu ortaya çıktı. Adeta vefattan dönen ve bir müddet boyunluk takmak zorunda olan fenomen genç, buna karşın görüntü çekmeye devam edeceğini söyledi. İkilinin, bu olaydan evvel de birçok tehlikeli hareketlerde bulundukları görüntüler da dikkatlerden kaçmadı.
“İLK ANDA BANA İNANMADI, LATİFE YAPIYORUM ZANNETTİ”
Video çekerken bir süs havuzuna atlaması gerektiğini söyleyen Mazlum Güçlü, “Halka açık bir yer burası. Süs havuzuna çıkarken ayağım kaydı. Ben de baş üstü direkt havuza düştüm. Aslında süs havuzları çok kısa oluyor. Baş üstü çakılınca boyun bölgem, başım, gözüm baya bir elektriklenmeye başladı, sancı olmaya başladı. Zati ben orada direkt anladım, ‘Kesin bir şey var’ diye düşündüm. Allah korusun felç kalabilirdim. Birinci 2-3 saate dair hiçbir şey hatırlamıyorum. Ne yaptığımı hiçbir biçimde hatırlamıyorum. Hastaneye gittiğimiz vakit tomografi falan çekildi. Sonrasında biraz kendime gelmeye başladım. Ben bu elektriklenmeyi yaşayınca aklıma çabucak hastane geldi. Mesut ile bir arada görüntüler çekiyoruz. Direkt ona beni hastaneye götürmesini söyledim. Zira ben o lokasyonu bilmeme karşın hastanenin nerede olduğunu unuttum. Başımı vurduktan sonra anında hissettim. Daha sonra havuzdan çıkarken arkadaşım bana yardımcı oldu. Birinci anda bana inanmadı, latife yapıyorum zannetti. Daha sonra ben bu hafıza kayıplarını yaşayınca anladı” dedi.
“FELÇ KALABİLİRDİM. YA DA DAHA BERBATI, ÖLEBİLİRDİM”
Ölümden dönmesine karşın bu üslup görüntüler çekmeye devam edeceklerini kaydeden Varlıklı, “Sağlık çalışanlarına çok teşekkür ederim. Ellerinden gelen her şeyi yaptılar. Boynum kırıldı ve omurgada kırıklar var. Allah’tan hudutlara hiç bir şey olmamış. Ancak az kalsın felç kalabilirdim. Ya da daha berbatı, ölebilirdim. Vefattan döndüm. Tabip, o an benim nasıl ayakta durduğumu şaşkınlıkla karşıladı. Allah düşmanımızın başına vermesin. Çok berbat bir şey bu. Çok daha berbatı olabilirdi. Bu stil görüntüleri çekmek adrenalin bağımlılığı üzere bir şey. Görüntüleri çekerken kendimizi buluyoruz, kendimiz oluyoruz. Ben hala bu biçimdeyken bile görüntü çekmeye devam ettik. Fakat şu an biraz daha denetimli biçimde yapıyoruz. Bu görüntüleri çekmeye devam edeceğiz. Daha çılgınlarını da çekeceğiz. Beğeni ve izlenme için yapıyoruz lakin yalnızca bunun için yaptığımız bir şey değil bu. Zira bu işi yaparken kendimiz oluyoruz aslında. O adrenalin bize kendimizi çok daha uygun hissettiriyor. Macera ve çılgınlık seviyoruz. Küçüklüğümden beri bu türlü çılgınlıklar yapıyorum. Görüntüye çekince kitleler peşimizden gelip bizi desteklediler. Toplam 3 milyona yakın takipçimiz var” diye konuştu.
“BU CÜMBÜŞ GÖRÜNTÜSÜ, BU TÜRLÜ BİR ŞEY OLMAMASI LAZIMDI”
Boynunda büyük bir acı olduğunu söyleyen arkadaşının birinci başta latife yaptığını düşünen daha sonra da gerçeği öğrendiğinde şaşırdığını lisana getiren Mesut Can Eray ise, “O gün aslında görüntü çekiyorduk ve bu görüntünün eğlenceli olması gerekiyordu. Sonra bir anda aklıma Mazlum’un süs havuzuna atlaması fikri geldi. ‘Atla’ dedim, atladı. Aslında bu türlü bir şey olmasını beklemiyordum. Adam boynunu kırdı sonra. Birinci başta muhabbet çıksın diye, latife olsun diye söylediğini sandım. Ancak doktora gittiğimizde hekim kırıldığını söyledi ve benim aklım gitmişti orada. Bu cümbüş görüntüsü, bu türlü bir şey olmaması lazımdı. Lakin Mazlum atlarken baş üstü düşmüş. Artık bu durumdayız. Lakin tekrar de görüntü çekmeye devam edeceğiz. Bırakmak yok. Mazlumla biz iki yumurta üzereyiz. O kırılırsa ben de kırılırım, o denli bir his. O ‘Devam’ diyorsa ben de varım. Lakin ben de atlardım o havuza. Benim de boynum kırılabilirdi” formunda konuştu.