Sözcü yazarı Ege Cansen, “Türkiye bugün, Osmanlı atalarından devraldığı ‘el parasıyla kalkınma’ iktisat siyasetinin doğal sonucu olan yeni bir ‘döviz bitti krizi’ içindedir. Buna bir de pandemi ve Ukrayna savaşının yarattığı aksilikler eklenmiştir. Pahalılık bu yüzden patlamıştır. Türkiye ‘cari fazla’ veren bir ülke olsaydı ne dolar ne de fiyatlar bu kadar fırlardı. Bu patlamayı ‘nas var diye faizi indirmek’ tetikledi. Nokta” değerlendirmesinde bulundu.
“Cari açığa dayalı büyüme siyasetini kıyasıya eleştirmeme karşın bazen de ‘herhalde diğer türlü olamadığı için bu türlü oluyor’ diye düşünmekten kendimi alamıyorum” diyen Cansen şöyle devam etti:
“Tezimden vazgeçmiyorum, lakin ister AKP ister muhalefet seçimi kazansın bunun değişmeyeceği gerçeğini de kabullendim.”
Cansen devamında da “Bu seçimleri muhalefet kazanabilir. Ancak bu AKP+MHP ‘sıfır’ oy alacak demek değildir. Kim iktidara gelirse gelsin, karşısında nüfusun taban %40’ınca desteklenen öteki adayı bulacaktır. Erdoğan’a yahut rakibine oy verenler, seçimden sonra buharlaşıp yok olmayacağına nazaran, başkanları de ehemmiyetini koruyacaktır. Seçimden evvel ve sonra huzur istiyorsak, öncelikle rakibi düşman olarak görmekten kaçınmak gerek. Seçilene hürmet duy, seçenlerden dolayı” tabirlerini kaydetti.
Yazının tamamını okumak için .