Düzce Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü takımları, Kahramanmaraş’ın Elbistan ilçesinde arama kurtarma faaliyetlerinde bulundu. 9 gün boyunca bölgede çalışmalar gerçekleştiren gruplar onlarca canının enkaz altından kurtarılmasını sağlamasının akabinde Düzce’ye döndü.
Düzce İtfaiyesinin Elbistan’da onlarca cana dokunduğunu belirten İtfaiye Amiri Mehmet Caner Polat, Elbistan’ın Yeşilyurt mahallesinde bulunan 7 katlı bir binanın enkazından kurtardıkları 33 yaşındaki Mahmut Sami Şahin’i, zelzele şuuru sebebi ile kurtarmalarını unutamadıklarını belirtti.
Enkazda rastgele bir çalışma yapmadıklarını, ancak bir kişinin ağabeyinden bir ileti geldiğini söylemesinin akabinde kişinin canlı olabileceğini düşünerek enkaz başında çalışmalara başladıklarını belirten Düzce Belediyesi İtfaiye Müdürlüğü amiri Mehmet Caner Polat, kelam konusu olayı şöyle anlattı:
“ONLAR ÜŞÜMEZKEN BİR NASIL ÜŞÜYEBİLİRİZ”
“Çok ibretlik bir sıkıntı. Afeti yaşayanlar o anki endişe ile ya da afet hazırlıklarındaki şahıslar bu kıssadan faydalanabilirler. Mahmut kardeşimizi İsviçre’den gelen arama kurtarma takımları ve Kayseri Jandarma işçileri ile birlikte yaklaşık 25 saatlik çalışma ile bulunduğu yerden kurtardık. İğne ile toprak kazar üzere çalıştık. O kardeşimizin ayağı sıkışmıştı. Bulunduğu yer çok berbat bir noktaydı. Üzerinde onlarca blok vardı. Birinci gün telefonunu kapatıyor. Kendisi ‘İlk gün bana kimse ulaşamaz” diyor. İkinci gün de telefonu kapalı. Yakınları telefon ile arıyorlar kendisine ulaşamıyorlar.
Ailesi de huzursuz oluyor bir şey olduğunu düşünüyor. Fakat kardeşimizin şuuru ‘Nasıl olsa birinci iki gün kimse kimseye ulaşamayacak. Kimse beni buradan alamaz. İrtibat kopukluğu olmasın. Şarjım bitmesin’ niyeti ile üçüncü gün telefonunu açıyor ve kardeşine bildiri atıyor. Durumunun düzgün olduğunu, enkaz altında olduğunu belirterek takımlara bilgiyi verilmesini istiyor.”
Haberi alır almaz enkaz başına gittiklerini ve çok teknik bir çalışma ile 25 saatin sonunda Şahin’i çıkardıklarını lisana getiren Polat, şöyle konuştu:
“Bilgi bize ulaşmasının akabinde birçok binadan canlı çıkartmaya çalışırken, çabucak bu binaya gittik. Çalışmalara başladık. Çok teknik bir çalışma gerektiriyordu. O teknik çalışmada 25 saat boyunca enkazın içinden hiç çıkmadık diyebilirim. Üşüdük demediler, yorulduk demediler. Üşüdüğümüzü hissettiğimizde enkaz altındaki kardeşlerimizi canlarımızı düşündük. Dedik ki ‘Biz burada üşüyemeyiz. Bu türlü bir hakkımız yok.’ Zira onlar enkaz altında hareketsiz, aç ve susuzlar bu süreçte onlar üşümezken biz nasıl üşüyebiliriz dedik devam ettik.
“HASTANEDE GÖRÜŞTÜK”
Enkaz altında kendisi ile sohbet etmeye başladığımızda Avcı olduğunu öğrendik. Durumu pek düzgündü. Ayağı sıkışıktı, çok teknik bir çalışma gerekiyordu. İnce ince çalıştık. Kendisine ulaşıp alınabilecek duruma gelebilinceye kadar 6 saat geçmişti. Doğalgaz sayacı ayağını sıkıştırmıştı. Çok fazla dolgu gereci vardı. Onu oradan ya ayağını keseceksiniz ya da çok titiz bir çalışma ile saatlerce çaba vereceksiniz. Bölge makûs karar sizin kararınız. Cerrahlar geldi ‘Bizden bir şey talep ediyor musunuz?’ diye sordu. Biz buradan ‘Asla sizden bir şey beklemiyoruz’ dedik ve sapa sağlam çıkardık. O kardeşimiz ile hastanede de görüştük. Doku vefatları var, tedavi ediliyor. En kısa müddette yürür kendisi. Düzce’ye geleceğini söyledi”
Mahmut Sami Şahin’i 102 saatin sonunda enkazdan çıkardıkları için memnun olduklarını lisana getiren Polat, “Buradan toplumun öğrenmesi gereken şey. Şuurlu hareket etmiş kardeşimiz. Canhıraş orada uğraşmamış. Kendisini salmamış, moral motivasyonunu yüksek tutmuş. Telefonunu iradeli kullanmış, sağı solu arayarak şarjını bitirmemiş. Gittiğimizde de çok metanetliydi. Ona ulaşabildiğimiz andan itibaren bizlerle sohbet etti. Olağan yaşamdaymışız üzere sohbet yaşantısı başladı. Enkaz altında bir arkadaşımız gereç istemek için dışarı çıktığında ne oldu hani sohbeti yarıda bıraktınız dedi. Telefonunu şarj ettik. Ona orada tabip denetiminde gereksinimlerini karşıladık. Çok zahmetli bir çalışma olmasına karşın biz Mahmut kardeşimiz ile memnunduk. Onun kurtarılması sonrasında da çok mutluyuz” dedi.