Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Lideri Ahmet Asoğlu, AA muhabiri Yasin Dikme’ye, sarsıntının yaşandığı andan itibaren 360 işçiyle kent genelinde alanda misyon aldıklarını söyledi.
Birçok çalışanın daha meskenine gitmediğini belirten Asoğlu, şöyle konuştu:
“Depremde kent merkezinde ve tüm ilçelerimizde çalışanımız alanda etkin çalıştı. Zelzelenin akabinde ailelerimizi bırakıp misyonumuzun başına geldik. Koordineli bir çalışmayla gruplarımız alandaydı. Ağır bir biçimde çalışan mesai arkadaşlarım kimi vakit yaralıları kurtardı, kimi vakit da hayatını kaybedenleri enkazın altından çıkardı. Allah inşallah bu türlü felaketleri bir daha yaşatmaz. İkinci gün Adıyaman’da misyon aldık. Adıyaman, Şanlıurfa’dan daha makûs durumdaydı. Orada da arkadaşlarımız hayat kurtardı. Hepsine teşekkür ediyorum.”
“BABA SEN MİSİN?”
Grup amiri Yasin Bengi de birinci olarak Veysel Karani Mahallesi’nde yıkılan binada arama kurtarma çalışmasına katıldığını söz etti.
İlk enkazda 5 kişi kurtardıklarını anlatan Bengi, “Enkazda babasının kucağında olan 7 yaşında Zeynep isimli çocuğu uzun mühlet kurtarmaya çalıştık. Çocuğun sakinleşmesi için onunla konuşuyorduk. Zeynep’i çıkardığımız sırada kucağıma alıp öptüm. Bana ‘Baba sen misin?’ dedi. Kendisini babasının kucağında zannediyordu. Tüm takım olarak gözyaşlarımızı tutamadık. Sesi hala kulaklarımda. O anı hatırlayınca ağlıyorum. Hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet diliyorum. Şanlıurfa’daki misyonumuzun akabinde beklemeden Adıyaman’a gittik.” dedi.
ZEYNEP’İN “BENİ DE KURTARIN” DİYEN BABASI HAYATINI KAYBETTİ
Depremde yaşadığı anları hala unutamadığını lisana getiren itfaiye eri Mehmet Dursak ise kendisinin de Veysel Karani Mahallesi’nde çöken binada vazife aldığını kaydetti.
Hayatında unutamayacağı anlar yaşadığını vurgulayan Dursak “Gelen ihbarla Veysel Karani Mahallesi’nde yıkılan binada arama kurtarma çalışması katıldım. Bina çok makus durumdaydı. Enkazın altına kurtardığımız Zeynep’in babasının sesi hala kulağımda. Beni de kurtarın diyordu. Baba hayatını kaybetti. O anları hatırladıkça ağlıyorum. Çocuklarım alkıma geliyor. Zeynep de bizim kızımız, onu hiç unutmayacağım.” sözlerini kullandı.
“İÇİNİZDE BENİ HAYATTAN KOPARACAK KİMSE YOK MU? HERŞEYİM GİTTİ”
Depremin akabinde ailesini bırakıp kısa müddette misyonunun başına geldiğini anlatan Küme Çavuşu Mustafa Umut da yıkımın yaşandığı binalarda çalıştığı sırada duygusal anlar yaşadığını belirtti.
Depremin ıstırabını hala yaşadığını söyleyen Umut, yaşadıklarını şöyle lisana getirdi:
“Ekip arkadaşlarımla birlikte İpekyol Mahallesi’nde yıkılan binanın enkazında misyon aldım. Orada anne kızına sarılarak hayatı kaybetmişti. Onu görünce çok ağladım. Enkazın altındaki baba ise bizlere ‘İçinizde beni hayattan koparacak kimse yok mu? Her şeyim gitti, beni de sevdiklerime kavuşturun.’ diyordu. Bu bizleri çok ağlattı. Babayı yaralı kurtardık. Orada misyonumuz tamamlanınca Adıyaman’a hareket ettik. Orada da arama kurtarma çalışmalarına katıldık.”