CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu CHP Genel Merkezi’nde basın toplantısı düzenledi. Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarının satırbaşları şöyle:
“Dehşet içindeyim, bir üzülüyor, bir öfkeleniyorum. Hislerim karma karışık. Evlat kaybetmiş annelere sarıldım. Ölmüş evladının cenazesini bekleyen babalarla ağladım.
Bu millete ‘Devlet nerede’ diye sordurttular. Tedbirsizlik, sorumsuzluk, denetimsizlik, yıkım, çöküş, rüşvet, liyakatsizlik, yağma, hırsızlık… Devlet nerede sorusu bunları akıllara getiriyor.
Vatandaşlarımızın kanı bu iktidarın elindedir. Tek adam rejimi devleti felç etti. Devlet yönetilmiyor, devlet yok edildi. Bu yaşadıklarımızın tek sorumlusu, tek adamdır.
İnsanlarımız donarak öldüler. İnsanlarımız ölürken, onlar bu işi nasıl siyaset üstüne taşırız diye özel uğraş harcadılar. Beceriksizlikleri on binlerce cana mal oldu. İnsanlarımız enkaz altında inlerken, Mehmetçiğimiz kışlada bekledi. Bu nasıl bir korkaklıktır… Birinci 12 saat içinde bütün sıkıntıları çözebilecek kapasiteye sahip fakat kışlada beklettiler.
Tüm akli melekelerini kaybettiler. Tüm kurtarma alanlarının koordine olduğu alan toplumsal medyaydı, yasak getirdiler. Haber kanallarına sorumluluğu hafifletme talimatları verdiler. İsyan eden vatandaşlarımızın önünden mikrofonları çektiler. Bir de ‘Kader planı’ dediler.
Sevgili halkım senin yazgı planında donarak ölmek var. Onların baht planında ise saraylar ve ışıltılı hayat var.
İLETİŞİM BAŞKANLIĞI
Sonra İrtibat Başkanlığı’nı devreye isimliler. Asrın Felaketi kampanyasını öne sürdüler. Bölgede hala arama kurtarma faaliyetlerini koordine edemeyen Erdoğan kendi bağlantının uyumunu yaptı. Beşerler molozlar altındayken görüntü servis etmeye başladılar. Hakikaten akıllarını kaybetmişler.
Aslında biz bu Bağlantı Başkanlığı’nı daha evvel de izlemiştik. Bu vitaminsiz Goebbels bunu daha evvel de yapmıştı. Türkiye Yüzyılı dediler, asrın felaketini konuşuyorlar. İrtibat Başkanlığı, Erdoğan ne vakit batırırsa, yeni bir kavram servis etmeye başlıyor. Yaptıkları PR acizliklerini olağanlaştırma gayretidir.
Artık yetti, milletin canına tak etti. Bu ülke için asrın felaketi tek adam rejimidir, Erdoğan’dır. Halkımıza yaşatılan koordinasyonsuzluk asrın beceriksizliğidir. Saygın kuruluşlar açıklanandan daha fazla can kaybından ve 84 milyar dolarlık hasardan bahsediyorlar.
Vefat edenlerin sayısı 30 bini geçti lakin bir kişi istifa etmedi. Nasıl bir koltuk merakıdır, nasıl bir rant anlayışıdır. Rüşvet ve yandaş siyasetlerin affı olmaz.
Halkıma kelam veriyorum asla yakalarını bırakmayacağım ve hesabını soracağım.
“ÜNİVERSİTELERİ AÇIN”
O kadar saçmaladılar ki akılsız işlere devam ettiler. Üniversitelerimize ve öğrenci yurtlarına çökmeye çalışıyorlar. İstanbul’da 750 bin konut boş, turizmde 1,6 milyon kapasite var. Derhal üniversiteleri açın, öğrenciler yurtlarında kalsın. Büyükşehirlere gelenlerin tamamının yerleşim problemini çözeceğiz.
“DEMOKRASİYE DARBE TALEBİ”
Seçimleri ertelemeye çalışıyorlar. Rolü belirli isimleri öne sürüyorlar. Seçimler vaktinde olacak. Hukuk devleti, Anayasa ve kurumlar bunu çok düzgün bilsin. Seçim savaş dışında ertelenemez. YSK bu türlü bir talebi dillendirirse demokrasiye darbe olur.
Savaş için bile TBMM kararı verir. Anayasa unsur 78 çok açık. Tıpkı Anayasa 101. Hususta olduğu üzere. TBMM’de de YSK’da da afet halinde seçimi erteleme diye bir olay yoktur, bu türlü bir yetki de yoktur. Söylüyorum, aklınızdan bile geçirmeyin. Bunu YSK talep ederse demokrasiye darbe talebinde bulunmuş olur.
“1 YIL DAHA DEĞİL…”
Erdoğan çıkmış bana bir yıl daha verin bildirisiyle ortada geziniyor. Erdoğan bu ülke tam 20 yıl verdi. Bu saatten sonra sana bir yıl değil, bir saat bile veremez.
Deprem aslında bu köhnemiş zihniyetin ve maharetsiz sistemin de yıkılışı. Ancak Türkiye’nin büyük bir değişime muhtaçlığı var. Sarsıntı aslında bu köhnemiş zihniyetin ve maharetsiz sistemin yıkılışı. Türkiye’nin büyük bir değişime muhtaçlığı olduğunu söz ettim.
Bu iktidarı biz değiştireceğiz halkın oylarıyla. Yalnızca iktidarı değiştirmek yetmez, zihniyetini değiştireceğiz. Bu zihniyet tek adam zihniyetidir.”