Kahramanmaraş merkezli 10 ili etkileyen yıkıcı zelzelelerin akabinde enkazlarda arama-kurtarma çalışmaları devam ederken, depremzedeler için yapılan yardım davetleri karşılıksız kalmıyor.
İstanbul’da 39 ilçe belediyesi, spor kompleksi, evlendirme dairesi ve kültür sanat merkezi üzere büyük alanları yardım toplama merkezine dönüştürdü.
Vatandaşlar, başta besin, hijyen eseri, kışlık kıyafet, ısınma ve barınma üzere gereksinimlere yönelik acil muhtaçlık materyallerinin yer aldığı paketleri ilçelerde oluşturulan merkezlere teslim ediyor.
Yardım toplama merkezlerinde sayısı binleri bulan gönüllüler de gelen yardım paketlerini inceleyip gönderime uygun olmayanları eliyor, gönderilecek olanları ise eser kümesine nazaran ayırıp yine paketleyerek afet bölgesine ulaştırılmak üzere tırlara yüklüyor.
AA grupları, Pendik, Tuzla, Kartal, Maltepe, Kadıköy, Üsküdar, Bağcılar ve Bahçelievler’deki yardım toplama merkezlerini görüntüleyerek, gönüllülerle konuştu.
Pendik’teki yardım toplama merkezinde istekli olarak vazife yapan Abdullah Atsever, “Yardıma geldik. Hatay’a, Adana’ya falan gidemedik, dedik meskende oturacağımıza buraya gelelim, bir işin ucundan tutarız. Öğrenciyim, Sakarya Üniversitesinde okuyorum. Elimizden geldiğince yardım etmeye çalışıyoruz. Dün gece de buradaydık.” dedi.
Kullanılmamış ya da az kullanılmış eserlerin gönderilmesinin daha düzgün olacağını belirten istekli Beğenilen Durhat, “Sabah geldik, öncelikle besin paketlemelerini yaptık. Artık kıyafetleri ayrıştırıyoruz. Sıfır ya da sıfıra yakın kıyafetler gönderirlerse daha süratli bir biçimde ayrıştırırız. Öbür türlü geri dönüşüme gidecekleri de ayrıştırmamız gerekiyor. Bu bahiste herkesin şuurlu olmasını istiyoruz. Sabahtan beri en çok bununla uğraşıyoruz.” diye konuştu.
ÇOCUKLAR DA YARDIMA KOŞTU
Gönüllülerden 12 yaşındaki İnci Algan, “Burada yardım ediyoruz. Sarsıntıda konutları yıkılan beşerler için yardım yapıyoruz. Kıyafet, yiyecek, su getiriyorlar.” dedi.
Kıyafetleri kolileyen istekli Havva Gündoğdu, “Dün 3 tane not çıktı. Çok etkilendim. ‘Sizin yerinizde biz de olabilirdik. Allah hepimizin yardımcısı olsun.’ Buradaki herkes hem ağladı hem üzüldü. Onların yerinde biz de olabilirdik gerçekten” diye konuştu.
Kendi pişirdiği bir kasa ekmeği yardım merkezine götüren fırıncı Ali Tuz, “Bunlar 1 hafta, 10 gün dayanır. Depremzedeler yesin diye gönderiyoruz. Vatandaşlık vazifemizi yapıyoruz.” dedi.
Tuzla’daki yardım toplama merkezine kolilerce yardım gereci getiren iş insanı Mehmet Mert Türk, “Çocuk bezleri var, hijyen paketleri, yiyecekler, bere üzere aklımıza gelebilecek her şeyi getirmeye çalıştık.” tabirlerini kullandı.
Yardımda bulunan Mahire Dobur, “Elimizden ne geliyorsa getirmeye çalışıyoruz. Daha da yapacağız. Ne yapabiliyorsak yapmaya çalışıyoruz. Bugün hepimiz biriz. Sıcak konutumuzda oturmak bile bizi utandırıyor. Annelere, bebeklere Allah yardım etsin, başımız sağ olsun.” dedi.
Vatandaşların kimi yardım merkezlerine özel araçlarıyla ve taksilerle yardım getirdikleri görülürken, bazılarının pazar otomobiliyle taşıdıkları erzakları görevlilere teslim etmesi dikkati çekti.
Yardımsever Rabia Kalkan, bugün ikinci kere yardım taşıdığını belirterek, “Bebek kıyafetleri, zıbınlar, bodyler getirdim. Elektrikli battaniye, mont, çorap getirdim. İnşallah yerine ulaşsın hepsi.” diye konuştu.
Yardım merkezine bakliyat, mama ve bez getirdiğini kaydeden Hatice Tanyeli, “Alabileceğimi aldım, getirdim. Burada olmak çok gurur verici. Türk halkından bunu görmek çok hoş.” dedi.
Babasıyla birlikte yardım faaliyetlerine katılan Tuna Yurt, “Evlerini zelzelede kaybeden insanlara yardım ediyoruz. Babamın verdiklerini götürüyorum. Peçete, ıslak mendil, mama üzere gereçler getirdik.” sözünü kullandı.
Kolilemede vazife yapan Gamze Temir, “Gelen eserleri ayrıştırıyoruz. Yardımlar yağıyor. Dünden beri buradayım.” dedi.
YABANCI ASILLI GÖNÜLLÜLER
Merkezlerde çoğunluğu gençlerden oluşan gönüllüler misyon alırken, yabancı uyrukluların da yardım merkezlerinde uğraş verdikleri gözlendi.
Üsküdar’daki yardım toplama merkezinde bulunan Tanzanyalı Lokman Ali, “Muhtaç insanlara yardım için buradayız. Yardımlar Kahramanmaraş, Gaziantep ve Hatay’a gönderilecek.” diye konuştu.
Cezayirli Asya Haydar ise “Türkiye’de çalışıyorum. Biz daima yardım etmek istedik bu yüzden dün geldik, bugün de burayız. Müspet bir şey yapıyoruz bu yüzden çok memnunuz.” sözlerini kullandı.
Bağcılar Belediyesi Afet Uyum Merkezindeki çalışmalara katılan mesken hanımı Tülay Kuru, milletçe birlik ve beraberlik vakti olduğunu belirterek, “Evlerimizde oturamıyoruz. Haberleri izleyip başında ağlıyoruz. Orada ağlamaktansa gelip burada insanlara yardım etmek istiyoruz. Ülkemiz bu haldeyken konutumuzda televizyon başında oturamıyoruz. Sofrayı kurup aç kalkıyoruz, yiyemiyoruz.” diye konuştu.
Akşam da çocuklarının farklı noktalarda yardıma gittiklerini aktaran Kuru, “Büyük oğlum buraya geliyor. Küçük oğlum da Kızılayın Hayır Çarşısı var oralarda. Gençlerimiz olsun, arkadaşlarımız, komşularım herkes burada, elimizden geleni yapmaya çalışıyoruz. Çorbada bizim de tuzumuz olsun istiyoruz.” dedi.
Bağcılar Belediyesi Afet Uyum Merkezindeki çalışmalara dayanak veren Hayriye Çelebi, depremzedelerin ıstıraplarını paylaştığını lisana getirerek, çok istediği için kızını da getirdiğini, onunla birlikte kıyafetleri tiplerine nazaran ayırarak paketlediklerini anlattı.
Çelebi’nin kızı 9 yaşındaki Belinay Çelebi, annesine ve yardım toplama merkezindeki abla ve ağabeylerine dayanak için geldiğini söyledi.
ULUSLARLARASI ÖĞRENCİLER
Bağcılar’da yardım merkezindeki çalışmalara dayanak veren İstanbul Üniversitesi doktora öğrencisi Kamerunlu Abraham Ename Minko, depremzedelere yardım etmek istediğini, dünyadaki her insanın eşit olduğunu ve tıpkı kaygıları taşıdığını, bu yüzden çalışmalara katıldığını söyledi.
Marmara Üniversitesi öğrencisi Etiyopyalı Murad Ahmed Aliyi, Türkiye’nin güneydoğusunda bir felaket, bir sarsıntı yaşandığını belirterek, “Yürekten üzülüyorum bu olaya. Elimden geldiğince yardım edebilmek istiyorum Türklere.” dedi.
Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) aracılığıyla geldiği İstanbul’da yüksek lisans yapan Afganistanlı öğrenci Ghulam Sakhi Mohammdi, kaldığı yurtta dünyanın dört bir yanında gelen memleketler arası öğrencilerle depremzedeler için yardım topladıklarını kaydetti.
Zor durumda olan Türk milletine yardım etmek istediğini lisana getiren Mohammdi, “Zor durumda kaldığında Türkiye her vakit Afganistan’ın yanındaydı. Bugün biz de elimizden geldiği kadarıyla Türk milletinin yanında olmaya çalışıyoruz.” sözlerini kullandı.
Memleketi Hatay’da ailesi zelzeleden etkilenen ve birtakım yakınları enkaz altında bulunan Melis Narin, Bahçelievler Belediyesi Hasan Doğan Spor Kompleksinde yardım çalışmalarına dayanak veriyor.
Depremden bir gün evvel kalp rahatsızlığı olan babasıyla denetim için İstanbul’a gelen Narin, “Antakyalıyım, orada doğdum büyüdüm. 27 yılım orada geçti. Akrabalarım, arkadaşlarım, her şeyim orada. Şu anda çocukluğum göçük altında kalmış durumda.” dedi.
Ağabeyi ve yengesinin son anda konutlarından dışarıya çıkabildiklerini ve sonrasında meskenlerinin büyük hasar aldığını, kuzeninin ikiz çocuklarının enkaz altında olduğunu anlatan Narin, “Sabah olur olmaz kendimi buraya attım. Konutta oturup üzülmeyip buraya gelip bir şey yapayım, bir işe yarayayım istedim. İnsanlarımız çok güzeller. Allah razı olsun herkesten. Canla başla burada her şeye katkı yapan, hem eşya getiren hem katkı yapan hem taşıyan bir sürü insan var. Hepimiz bir olduk, burada herkes birbirine yardım ediyor. İnanılmaz hisler bunlar.” diye konuştu.
KUMBARASINDAKİ PARAYİ GÖNDERDİ
Bahçelievler’deki yardım toplama merkezine kumbarasını getiren 10 yaşındaki Asya Elaldı, zelzele bölgesindeki çocukları televizyonda gördüğünde çok üzüldüğünü söz ederek, çocukların sıkıntı durumda olduğunu, kimilerinin konutlarının yıkıldığını, kimilerinin meskenleri olduğunu lakin içeriye giremediklerini söyledi.
Kumbaradaki parayla çocukların az da olsa gereksinimlerini karşılamak için dayanak olmak istediğini lisana getiren Elaldı, “Babamla buraya yardım getirmek için geldik. Ben de dedim ki kumbaramı getireceğim. Tahminen bir yararı olur onlara.” biçiminde konuştu.