Dışarıda Yemek mi Evde Yapmak mı Daha Pahalı? Ekonominin Hali Yemek Düzenini Değiştirirken, İştah Bırakmadı

Günümüz modern dünyasında diye klişe bir giriş yapalım, hayatın daha hızlı aktığı bu dönemde yemek kültürlerinde de 30-40 yıl önceye göre oldukça büyük değişimler yaşadığımız aşikar. Fast food kültürünü almakla kalmadık her anlamda ‘fast’ yaşıyoruz, çalışıyoruz, tüketiyoruz. Dışarıda yemek yemek ya da dışarıdan yemek söylemek de artık lüks değil bir ihtiyaç. Ailelerde kişi sayısının azaldığı ya da yalnız yaşayanların arttığı bu dönemde, sosyalleşmek bu akışın içinde dostlarla yemek, içmek de en doğal günlük faaliyetlerden olurken, alışveriş alışkanlıkları da haliyle bu yönde gelişiyor. Hayatın olağan akışında, insanın en temel ihtiyaçlarında oluşan değişimler en tabi haliyle ekonomiden de etkileniyor. Yine söz döndü dolaştı ekonomiye geldi, işimiz bu olsa da içinde yaşadığımız günler de bizi buna zorlamıyor değil.

Zamlarla başlayan yeni yıl…

2021’e başlarken, halen içinde bulunduğumuz pandemi koşulları ile bir bıkkınlık bir yorgunluk hali ile umutlanırken, 2021 biterken pandemi tam bitti mi sorularının yanına bir de ekonomiyi eklemiştik. Dolar, enflasyon derken 2022 için geri sayımda zamların havai fişeklerle patlayacağından habersizdik. Elektrik, su, doğalgaz derken, zam gelmeyen yer ürün kalmadı.

Gıda enflasyonundaki yükseliş, hayvancılık ve tarım politikalarının yıllardan gelen birikimli etkiler ve maliyetlerle buluşması sonucunda büyük şoklar yaşadık

Üzerine bir de yanı başımız denilebilecek ki ilişkilerimizin iyi olduğu nadir ülkelerden ikisi savaşmaya başlayınca işler kontrolümüzden çıktı. Rusya-Ukrayna savaşı tüm dünyada gıda, metal ve enerji emtia fiyatlarında oynaklık yaratırken, bizi fazlasıyla etkiledi.

Bizim bir sipariş vardı? Dışarıdan yemek ya da dışarıda yemek menü engeline mi takılıyor?

Gıda fiyatlarında görülen yüksek artış lokanta, restoran, cafe menülerine yansıyınca herkes bir kabuğuna çekilmeye başladı. Yavaş yavaş ‘aaa senin paran burada geçmez’ tartışmaları, kalabalık aile sofraları, felekten gece çalmalar sonlanmaya başladı. 

Çalışanların öğle yemekleri bile değişmeye başladı. Haber Global’den Eren Sarıkaya’nın yer verdiği tartışmalara bakarken, diğer yandan da sosyal medyada da ifşa olan fiyatları inceleyeceğiz. Sarıkaya’nın haberine göre, çalışanlar öğle yemekleri için iki farklı görüşü savunuyor. Bir kesim maliyetin evde arttığını belirtirken, diğer kesim dışarıda fiyatların fahiş boyutta olduğunu belirtiyor.

Dışarıdan yemeğe azaltsa da devam edenler

İstanbul’da bir firmanın bilgi sistemleri sorumlusu kişi, şirketin verdiği yemek kartı ile bir şekilde dışardan yemek yemeye devam ettiğini söylerken, ‘Ama azaltmak zorunda kaldım. Bazı yemekleri evde yapmak daha pahalı hale geldi’ derken, vatandaşların çoğunda durumun aynı olduğu görülüyor. Ankara’da yaşayan bir heykeltıraş ve İstanbul’da yaşayan reklamcıdan alınan görüşler de fiyatlar yüzünden dışarıdan yemeyi azalttıkları doğrultusunda oluyor.

Evde yapmaktan daha ucuza geliyor diyenler de var.

İzmir’den bir doktor ise dışardan yemeye devam ettiğini söylerken, bunun evde yapmaktan daha ucuza geldiğini belirterek şöyle konuşuyor: 

Evimin yanında ev yemekleri yapan bir yer var. 4 çeşit yemek, evde yapmaktan daha ucuza geliyor. 

İstanbul’da yaşayan bir sosyal medya uzmanı ise, artık evde yapmanın da dışarıyla aynı fiyat olduğunu o yüzden hiç fark etmediğini belirtiyor.

Fiyat artarken, kalite de düşüyor.

Telekomünikasyon şirketinde yazılım geliştirme uzmanı olarak çalışan bir vatandaş fiyatlardan yakınarak, ‘En kötü yerde bile 2 lahmacun 40 lira oldu. Kebap yemek 110 – 120 lira. O yüzden dışarıdan yemeyi pek tercih etmiyorum’ derken, İstanbul’da yaşayan bir vatandaş ise artan fiyatlar için değil düşen kalite için dışarıda yemek yemeyi tercih etmediğini söylerken bu konuda teçhizatını da hazırladığını şöyle anlatıyor: 

Pizza/pide için fırın taşı bile aldım. Beni tetikleyen mevzu tam olarak zam değildi. İşletmelerde kullanılan malzemenin kalitesi iyice düştü. Evde daha ucuza hem de daha kaliteli yiyorsun. Dışarıda 60 lira olan pide kendi fırınımda 20 liraya mal oluyor.

Ya müşteriyi bekleyenler?

Restoranlar tarafında durum ise müşteri azlığından yakınma şekilden olurken, Kadıköy’de bir köftecinin sahibi dışarıda yemek yiyenlerin sayısının azaldığını söylüyor. Maliyetlerden de yakınan işletmeci, yap ve stok kelimelerini aynı cümlede kullanarak risk alsa da haklılığını şöyle savunuyor: 

Pandemi öncesi gıda stoğu yapmasam oldukça zorlanırdım. 14 ay önce tenekesi 140 liradan yağ aldım şu an 800 lira. Bunun eti var, personel maaşları var.

Döner işletmesi sahibi başka bir sektör temsilcisi de müşteri sayısı ve maliyetlerde hemfikir olurken, turistik, lüks bir mekanın işletmecisi ise biraz farklı bir yerde: 

Zamlar Kadıköy’e hiç uğramadı. Müşteri sayımızda bir değişiklik yok.

Öncelikle kartal ve kahvaltısıyla ünlü Beşiktaş’tan selamlar!

Gençlik ve hareket deyince İstanbul’da ilk akla gelen Beşiktaş’ta meydanda pilav ve kavurma satan bir işletmeci, bulundukları bölgede sirkülasyonun müşteri sayısında çok etkili olmadığını ama öğrenci kesimin artık dışarıda yemekte zorlandığının da altınız çiziyor. 

Balıkçılar tarafında duruma bakıldığında ise yine Beşiktaş’ta bir balık restoranı işletmecisi şunları söylüyor: 

Haftada iki üç kere gelen müşteri, artık ayda bir bile gelmez oldu. Elektrik, kira bedeli, gıda maliyetleri de cabası.

Enflasyonun zulmü varsa bizim de lahmacunumuz var! mı?

twitter.com

Dışarıda yemek ya da dışarıdan yemek söylemek derken, ABD’nin hamburgerine, Japonların sushi’sine karşı bizim de lahmacunumuz var dedik. Bakalım nerede, ne kadar olmuş?

2,19 bölü 2 ????1,095 çarpı 17,86 ????19.5567 TL

3,75 çarpı 17 dersek 63,75 TL ediyor. ABD’de enflasyon mu hayat pahalılığı mı var?

Tanesi 26 TL

Limit: Gökyüzü

Sizin orda ne kadar lahmacun? Dışarıda yemek yiyebiliyor musunuz? Haydi yorumlara bekliyoruz!????

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir