Diyarbakır’ın Sur ilçesinde 12 yaşındaki kız çocuğunun fotoğrafını çektiği savıyla bir küme tarafından darp edilen ve bıçaklanarak öldürülen Ergün Arslan’ın günahsız olduğu ortaya çıkmıştı. Aslan’ın cinayeti ile ilgili İsimli Tıp Kurumu raporunda yer alan bilgide; darp sonucu burunda, dudakta ağır kanama olduğu ve dişlerinin yerinde bulunmadığı belirtildi.
Mahkeme taammüden adam öldürme kabahatinden başka ayrı cezalandırılmalarını istedi
Diyarbakır’ın Sur ilçesinde 3 Nisan’da meydana gelen olayda, parkta oturan kız çocuğunun fotoğrafını çektiği savıyla bir küme tarafından darp edilip bıçaklanan Ergün Arslan kaldırıldığı hastanede kan kaybından hayatını yitirdi. İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Ofis Amirliği’nin araştırması sonucu olaya karışan 7 kişi gözaltına alındı.
Emniyetteki süreçlerinin akabinde adliyeye sevk edilen şüphelilerden S.D. (16), E.H.T. (16) tutuklandı, 5 kişi hür bırakıldı. İtiraz üzerine şüphelilerden B.E. (23) yine gözaltına alınıp, çıkarıldığı mahkemece bu defa tutuklandı. Ergün Arslan ise Diyarbakır’da toprağa verildi.
Çocuk ve annesinin sözünde fotoğrafı çeken kişinin diğeri olduğu anlaşıldı
Emniyet işçisi, fotoğrafı çekildiği argüman edilen kıza ve annesine Ergün Arslan’ın fotoğrafını gösterdi ve sözünü aldı. Çocuk, fotoğrafı çeken kişinin diğeri olduğunu söyledi.
Tutuklanan şüpheliler de Ergün Arslan’ın nasıl bıçaklandığını görmediklerini ve yaralıyı polis merkezine götürmek istediklerini, hatasız olduklarını öne sürdü.
Adli Tıp Kurumu’ndan yapılan açıklama vahşeti gözler önüne serdi
Polis gruplarının yaptığı kamera kayıtlarının incelenmesinde sanıkların Ergün Arslan’ı tacizci olduğu savıyla döve döve polis merkezi önüne kadar getirdikleri belirlendi. İmajların incelenmesinde Arslan’ın kollarını tutan ve döven şahısların kamera kayıtlarıyla tespit edilen şüpheliler oldukları saptandı. 6 şüphelinin Arslan’ı döve döve linç ederek öldürdükleri kaydedildi. İsimli Tıp Kurumu’nca yapılan otopsi raporunda ise şu sözler yer aldı:
‘Koltuk altında bıçak yarası, her iki kalçada derin bıçak yarası, darp sonucu ağzındaki dişlerin yerinde olmadığı, burunda, dudakta ağır kanama, burunda çok morarma, sol diz altında yaralanmaya bağlı morarma ve kanama, bedende çok yaygın kan bulaşması.”
Kasten adam öldürme cürmünden cezalandırılmaları istendi
Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı’nca yürütülen soruşturma tamamlandı. İddianamede 3’ü tutuklu 6 sanığın kendiliğinden gelişen olayda daha sonra fikir ve hareket birliği içinde hareket ettikleri vurgulandı. Sanık S.D.’nin elindeki bıçakla Ergün Arslan’ı bıçakladığı, başka sanıkların da tekme ve tokat biçiminde Arslan’ı döverek öldürülmesine neden oldukları için taammüden adam öldürme kabahatinden başka ayrı cezalandırılmaları istendi. Sanık B.E.’nin de elindeki metal tesisat anahtarıyla adamı döverek linç teşebbüsünde yer aldığı belirtilen iddianamede Ergün Arslan’ın maruz kaldığı şiddet sonucu vefatıyla sanıkların saldırısı ortasında illiyet bağı bulunduğu kaydedildi. Sanığın her ne kadar adamı dövmeyip aksine polise götürüp yardım ettiğini belirmiş ise de Sulh Ceza Hakimliği’ndeki sözünde ölenin başına yumruk, yüzüne tokat attığını itiraf ettiği hatırlatıldı. İmgelerde yaralı adamın ayağa kalkıp kaçmaya çalıştığı esnada sanık B.E.’nin ölenin kolundan tutarak polise götürmek istediği tezinin hayatın olağan akışına aykırı olduğu, polise götürmek yerine olay yerine polis yahut ambulans çağırabilecekken bunu yapmayıp darp ederek vefatına neden olduğu söz edildi. Sanıklar her ne kadar sözlerinde ölen Arslan’ın küçük kızı taciz ettiği için dövdüklerini belirtmiş olsalar bile adamın kızı taciz eden kişi olmayıp temiz olduğu vurgulandı.