Merkeze bağlı Barçın ile Haciali köyleri ortasındaki Ağıl köyü, 1980 yılında bölgede yaşanan siyasi olayların da tesiriyle büsbütün terk edildi. 1980 öncesinde 400 civarında insanın yaşadığı yerleşim yeri, vakitle atıl kalınca köy statüsünü de kaybetti.
EVLERİ TALAN ETTİLER
Geçmişte Ermenilerin yaşadığı yerleşim yeri olarak bilinen Ağıl, bilhassa bu nedenle kaçak define avcılarının gayesi hale geldi. Defineciler, Ermenilerden kalan altın ya da pahalı eşyaların olabileceğini düşünerek meskenlerin birçoğunu talan etti.
Harabe konutları ve terkedilmiş hayat alanları ile dikkat çeken ‘gizemli köy’de yıllar evvel yapılan çeşmenin ise hala akmaya devam ettiği görüldü. Bugünse ‘gizemli köy’, maceraseverler ile fotoğrafçıların ilgi odağı haline geldi.
‘AŞIRI DERECEDE DEFİNECİ TAHRİBATI OLMUŞ’
‘Gizemli köyü’ fotoğraflamaya gelen amatör tabiat fotoğrafçısı Gökhan Karoğlu, “Tarihe olan merakımdan memleketim Sivas’ın tarihi yerlerini araştırıp, fotoğraflaştırmaya çalışıyorum. Terk edilmiş köylerin araştırmasını yaparken; Sivas’ta da bu türlü bir yer olduğunu fark ettim. Merkeze de çok yakın olduğunu gördüm. Karayün ve Hacı Ali köyü ortasında hakim bir dorukta. Bu köyde cumhuriyet devrinden evvel Ermeniler yaşıyormuş. Birebir vakitte İpek Yolu’nun üzerinde bulunan bu köy, gelenin geçenin uğrak yeri olmuş. Ancak 1980 yıllarında boşaltılmış” dedi.
“BU KÖY BÜSBÜTÜN YIĞMA TAŞLARLA YAPILMIŞ”
“Türkiye’nin en çok göç veren vilayetlerden biri Sivas” diyen Karoğlu, şöyle konuştu:
“Ama bu kadar göç vermesine karşın Ağıl, dışında öteki köyler dolu. Burası neden terk edilmiş sorusunun karşılığı tam olarak bilinmediği için gizemini koruyor. Defineciler, köyü harap etmiş. Biz de merak ettik, geldik ve çekimler yaptık. Bu köy büsbütün yığma taşlarla yapılmış, çok eski yapılar olduğu aşikâr. Köyün yanında bir dere yatağı var, çeşmesi hala akıyor. Faal ziyaretçisi olan bereketli bir yer. Ama çok derecede defineci tahribatı olmuş. İnşallah bu türlü bir pahası Sivas Valiliği himayesi altına alır ve kıymetlendirir.”
