15 Temmuz hain darbe teşebbüsü sırasında Tuzla Orhanlı gişelerinde darbeci askerlere karşı gayret eden Üzeyir Civan darbecilerin açtığı ateş sonucunda sol kolunu kaybetti. Gazi Civan, hain darbe teşebbüsünün 6. yıl dönümüne sayılı günler kala yaşadıklarını gözleri dolarak anlattı.
“15 TEMMUZ UNUTULMADI, UNUTULMAZ, UNUTULMASI DA MÜMKÜN DEĞİLDİR”
Civan, “15 Temmuz unutulmadı, unutulmaz, unutulması da mümkün değildir. Zira yalnız Türkiye tarihinde değil İslam tarihinde de bir dönüm noktasıdır. 15 Temmuz 2016, bir milletin bir periyodu sona erdirip yeni bir devrin başladığı bir tarihtir. Bu ülke üzerinde emelleri olan hainlere, alçaklara verilebilecek en büyük dersi biz o gün, bu vatanın evlatlarıyla bir arada verdik. Biz o gün büyük çaba verdik. O gece bu ülkenin feraha ulaşması için Kabe’de dualar edildiğini biliyoruz. Başka ülkelerde de İslam ismine gözyaşı akıtan insanların duaları vardı. Ve o duaların sonucunda elhamdülillah yüreğimizdeki
imanla birlikte bizim olan bu vatanımızı hainlere teslim etmedik, etmeyeceğiz” dedi.
“GİDEN BİR KOLUMDU ANCAK KALAN VATANIMDI”
Gazi Üzeyir Civan konuşmasına şu sözlerle devam etti: “Giden bir kolumdu lakin kalan vatanımdı. Benim için kıymetli olan da oydu. 15 Temmuz’da ben darbe haberini aldığımda burada oturmuş çay içiyordum. Televizyon izlerken Sayın Cumhurbaşkanımızın, ‘Bu bir kalkışmadır’ açıklamalarını gördüm. Köprüdeki tankları gördüm. Darbe bildirisini okuttuklarında ise yerimizde duramadık. Gişelerin olduğu kısımdan silah sesleri duymaya başladık. Bir yandan da beşerler tekbirler getiriyordu. ‘Vatan sana canım feda’ diye bağırıyorlardı. Ben yaklaşık 500 metre uzaklıktayken seyirci kalamazdım. Ben de gişelerin oraya giderek bir şeyler yapmalıydım. Çaba etmeliydim”
“HAYATIMDA HİÇ DUYMADIĞIM YOĞUNLUKTA ÇINLAMA SESİ DUYDUM”
Vurulduğu anları anlatan Civan, “Kafamı kaldırdığım esnada yolun karşı tarafında 7-8 darbecinin mevzi değiştirdiğini gördüm. Onları uyarmak ve uyandırmak için iki elimi havaya kaldırdım, üzerlerine hakikat koşarak gittim. ‘Durun, yapmayın, silahlarınızı bırakın, hepimiz kardeşiz diye bas bas bağırarak üzerlerine gerçek gittim. Onların bulunduğu yere kadar ulaşmıştım. Ortamızda 4-5 metre uzaklık vardı. Bu esnada hayatımda hiç duymadığım yoğunlukta çınlama sesi duydum. Güya o esnada sol kolumu elektrik çarpmıştı” dedi.
“AMELİYATTAN UYANINCA BİRİNCİ SORUM ‘VATAN SELAMETTE Mİ?’ OLDU”
Gençlerin ‘yaralı var’ diyerek yanına geldiğini anlatan gazi Civan, “Üzerimdeki tişörtle koluma tampon yaptılar. Hastaneye gittik, ameliyat oldum. 3 buçuk saatlik ameliyattan uyandım. Başucumda bekleyen yeğenime ‘Ne oldu, bitti mi?’ diye sordum. Birinci sorduğum soru buydu. Şaşırdı yeğenim, ‘Ne bitti mi dayı?’ dedi. ‘Olaylar bitti mi, vatan selamette mi?’ dedim. O da, ‘Bitti dayı bitti’ deyince derin bir nefes çekerek ‘Elhamdülillah’ dedim. Elhamdülillah ki ben kolumu kaybetmiştim lakin cennet vatanımı kaybetmemiştim” diye konuştu.